Eve geldim traducir inglés
1,339 traducción paralela
Eve geldim sayılır.
I'm almost home.
Neredeyse eve geldim sayılır.
I'm almost home.
Daha şimdi eve geldim.
I just got home.
Sonra eve geldim ve hiç kimse yoktu burada.
Then I get home and there's no one here.
Eve geldim, 180 pound. 180 pound harcamışım!
I came home, 180 pounds. 180 pounds!
Tek başıma eve geldim.
I just got home myself.
O sırada Joan Berry adlı bir artist adayından yeni ayrılmıştı. Akli dengesi bozuk olan Joan bir gece Chaplin'in evini bastı. Eve geldim.
But he had recently had and broken off an affair with Joan Berry a very disturbed would-be actress who desperately broke into his home one night.
Eve geldim ve onu kanepede ölü buldum.
I came home and I found her dead on the couch.
Anne, benim, Lorelai. Eve geldim.
Mom, it's me, Lorelai, I'm home!
Çocuklar, biliyor musunuz annenizin arabasını bırakmak için eve geldim.
You know what, kids, I'm just home to drop off Mom's car.
Bak, eve geldim ve... kızımı bir gömme dolabın içinde buldum!
Look, I came home... and found my daughter hysterical in the closet!
16 yaşındayken bir gün okuldan eve geldim.
I came home from school one day when I was 16.
Ben aniden perili eve geldim... Ben istasyondaki boş trene geldim.. Güzel mavi gözleri sayesinde.
The way I arrived at the bungalow... brought an empty train to the station... is all thanks to this blue-eyed girl!
Okuldan eve geldim.
I came home from school.
Bu yüzden eve geldim.
That's why I came home.
Saat 4'te eve geldim. Bram'ın yüzünü görecektin!
I came home at four a.m. You should've seen Bram's face!
Eve geldim, babamı gördüm.
Came home, saw my pa.
Her zamanki gibi öğlen eve geldim.
I came home at noon as usual.
Çalışmak için erkenden eve geldim.
I came home earlier to work in peace.
İyidir. Biraz işim vardı sonra eve geldim.
Um, last night was fine I just kinda finished work and came home.
Bunun için eve geldim zaten.
That's why I came home.
Bir futbol ile, eve geldim.
With a football, when I'm at home.
Bu eve geldim çünkü... çocuğumun bir babaya ihtiyacı olduğunu düşünüyordum.
I came into this house with my girl... So you'd be a father to her
Eve geldim!
I've come home!
Bir gece eve geldim.
I came home one night.
Altı gibi eve geldim.
I got home around 6 : 00.
Sonra eve geldim. Sonra da kaza yaptığımı söylediler.
I came home, and then they told me
Sonra eve geldim ve masadaki o iki bardağı buldum.
Got home and don't I found those two glasses on the table.
Eve geldim, mesajlarıma baktım ve Emily'i aradığını duydum.
I got home and checked my messages and heard you calling Emily.
İşten eve geldim ve bunları kapının önünde buldum.
I came home from work and I found these on the doorstep.
Özel görevlerimin birinden sonraydı... eve geldim ve Jillian'a evlilik teklif ettim.
It was right after one of my special assignments... that I came home and asked Jillian to marry me.
Eve geldim, duştan çıkıyordum ki içerden sesler geldiğini duydum.
Got home, just getting out of the shower and I heard someone in my apartment.
Eve tekrar geldim, ama tuhaf bir şeyler dönüyor.
Because you're don't get these chichis tonight! Well, I'm back at this house, but something funny is going on.
Eve hoş geldim, benim sevgilim.
Welcome home, my darling.
- Onu eve götürmeye geldim.
- I've come to take him home.
- Ned, eve geldim.
- Ned, home.
Burada öldü. Onu eve götürmeye geldim. Bu bilgiyi yeterli bulacağınızı umarım.
He died here... and I'm here to take him home.
Eve bu yüzden erken geldim.
That's why I came home early today.
Seni eve götürmeye geldim.
I've come to take you home.
Eve geldim ve kazağımı çıkarıyorum.
I'm home and I'm taking my sweater off.
Bugün eve geldim, içeri girdim.
- What?
- Eve geldim. Biraz çiçek aldım. Kadehleri hazırladım.
I came home and I got some flowers and I chilled some glasses and I put some music on and I opened a bottle of champagne, and the cork broke the window so I had to clean up the glass,
Eve yedi gibi geldim. O zaten evdeydi.
I got home around 7 : 00 p.m. She was already there.
Terledim... Eve duş almaya geldim.
I had to... come home and take a shower.
Sütçü işimi kaybettim ve bunu üzerine de eve bunun üzerine geldim!
I've lost my milk round, and to top it all, I have to come home to this!
- Eve... 7-7 : 30 gibi geldim.
- I got back at.. .. 7-7 : 30.
Eve güvende döndüğünden emin olmaya geldim.
I came to make sure you got home safely.
Hayır baba. Eve geç geldim sadece o kadar.
No, dad, I came home late, that's all.
Bir daha eve dönmemeye karar vermişti. - Servise geldim.
And he decided to never go home again.
Eve erken mi geldim ben?
Hey, did I come home a little early?
Şimdi eve geldiğinde, " Selam! Ben geldim.
Now when you come home you're like, " Hey, I'm home.
geldim 384
geldim işte 33
eve gidiyorum 210
eve gel 70
eve gitti 30
eve gitmek istiyorum 292
eve git 260
eve gittim 19
eve gidelim 249
eve gidiyoruz 153
geldim işte 33
eve gidiyorum 210
eve gel 70
eve gitti 30
eve gitmek istiyorum 292
eve git 260
eve gittim 19
eve gidelim 249
eve gidiyoruz 153