Exhibit traducir inglés
1,807 traducción paralela
Evet, sergi aksamadan daha dün açıldı.
Yes, well the exhibit just opened yesterday afternoon without a hitch.
Bak, kameraları nasıl atlattığını anlamaya çalışırken ilgi uyandıran bir çok şey keşfettim, birisinin çoktan ziyaret ettiği sergi de buna dahil. Bana göre, bunu yapan her kimse bir daha geri gelebilir çünkü gece bekçisinin görevde olmadığını biliyor.
Look, I discovered a number of intriguing things when I was figuring out how to crack the security cameras, including an exhibit that looked like it had already been broken into, so what I'm thinking is whoever did it might come back because anyone on the inside
Gerçi, niye sergilenen bir şey çalışır ki?
Of course, why wouldan exhibit be plugged in?
Bu yüzden serginin kapanması için bu kadar çok uğraştın.
That's why you worked so hard to get that exhibit closed.
Bu öğleden sonra okulda bir sergim var.
There's an exhibit at my art school this very afternoon.
Bir öğrenci fotoğraf sergisi mi?
A student photography exhibit?
Sergi harikaydı, müthiş bir iş çıkardın.
The exhibit is amazing, you did a great job.
- Bugün sergiyi kapattılar.
- They took down the exhibit today.
Savcılığın sunduğu deliller, F ile H arası.
People's exhibit "f" Through "h."
Onu bir sergiye götürmek istiyorum.
Lucie to a drawing exhibit on Saturday?
Teknik olarak, bu sergi yarın sabah ziyaretçilere açılacaktı ama ben bir kaç kişiyle...
Technically, this exhibit isn't open to the public until tomorrow, but I was able to pull a few strings, and...
Bir teşhis koymak için çok erken. ama bazı muhtemel Asperger belirtileri gösteriyor.
It's too early to diagnose, but she does exhibit possible asperger's symptoms.
Kanıt A!
Exhibit A!
Kanıt B. Oğlumun Noel için bana verdiği saat.
Exhibit B. The watch that my son gave me for Christmas.
Kanıt C. On altı eksi sekiz, sekizdir.
Exhibit C. 16 minus 8 is 8.
Leslie Winkle sergisinden kurtulana dek orada hiç boş yer olmayacak.
There won't be any room until they get rid of the permanent Leslie Winkle exhibit.
Şempanzeler ellerini aynen bizim gibi kullanırlar, değil mi?
You know chimps exhibit handedness just like people do, right?
Kanıt A.
Exhibit a.
Ama hiçbir zaman ödemedin. Ve sonra da Kanıt B.
But you never did... and then, there's exhibit b.
Kıdemli Başçavuş, emekli, Wallace Brent, ulusal hava sahası ve hava müzesi çalışanı, beni sergilerden birine götürecek.
sergeant major, retired, wallace brent, employee of the national air and space museum, he's gonna swap me one out of the exhibit.
Plastikleştirilmiş insan cesetleri sergisinden geliyoruz.
We just got back from that exhibit of those plasticized human cadavers.
Sayın Yargıç, 1 numaralı kanıt olan çekici görmek istiyorum.
Your Honour, I would like to see Exhibit 1, the hammer.
1 numaralı kanıtı getirin.
Bring Exhibit 1.
Kenya'da, insanoğlunun beşiğinde, dini gruplar, insan fosillerinin sergileneceği Ulusal Müze sergisinin açılışını engellemeye çalışıyorlar.
In Kenya, the cradle of mankind, religious groups are trying to block the opening of the National Museum's exhibit of human fossils.
'Yaşayan en yakın akrabalarımızın, aile fedakarlığının've bugün sana yarın bana anlayışının'ötesine giden empati ve ahlaki ilgi sergilediklerine inanıyor.'
'He believes that our closest living relatives'exhibit empathy and moral concern'that goes beyond the kin altruism and tit-for-tat of selfish genes.'
Mütevazi yelpaze, siz bir duygu altındayken başka bir duyguyu göstermenizde yardımcı olur.
The humble fan, for when one is consumed by one emotion but is constrained to exhibit another.
Toplumsal açıdan kabul görmeyecek davranışlar sergileyen kişilerin saptanması konusunda polis teşkilatındaki dostlarımıza güveniriz.
We rely on our good friends in the police department to point to us those people who exhibit behavior which is socially unacceptable.
Sergi nasıldı?
How did you like the exhibit?
Jillian onu, Mütter Müzesi'ndeki anormal kafatasları sergisine götürmemi istiyor.
Jillian wants me to take her to an exhibit of abnormal skulls at the Minster Museum.
Sen Tijuana'da sınır sergisindeyken oldu.
It happened while you were in Tijuana for the border exhibit.
Claire ve Michael, işte kanıt. Bize hiç benzemiyorlar.
Claire and Michael, exhibit A. Nothing like us.
Bunları her zaman sergilemek istemişimdir.
I've always wanted to exhibit them.
Turist merkezinde bir sergi var ve duydum ki...
The visitor centre has an exhibit on that's really supposed to be...
Şehir müzesindeki mumya sergisini görmeye gidiyoruz.
We're going to see the mummy exhibit at the city museum.
Garip fikirleri benimseyip, ilginç davranışlar sergileyebiliyorum.
I exhibit eccentric behavior and unconventional ideas.
Kim olduklarını bilmiyorum ama görünüşe göre onlar da burada sergileniyorlar.
I don't know who they are, but they're on exhibit here, too, apparently.
kaynaklara bakınca bunu anlamak zor.
And still, they exhibit no concern regarding it's source?
O bunun bir örneği.
He's exhibit "A".
Pekala Bay Barlow, ne duydunuz bilmiyorum ama sergiyi taşımayı düşünmüyoruz.
Well, Mr. Barlow, I don't know what you've heard, but we are not thinking of moving the exhibit.
Sergiyi taşıyoruz.
We are moving the exhibit.
Bu sergi 30 yıldır bizdeydi.
We've had that exhibit 30 years.
Belki yeni sergiyi de severler.
Maybe they'll like the new exhibit.
Sergiyi taşıyacaklarını biliyorsunuz, değil mi?
You know they're moving the exhibit, don't you?
Koridordan ana sergi salonuna doğru ilerleriz.
Make our way down the corridor to the main exhibit hall
Haftanın geri kalan günleri yeni serginin kurulmasına ayrılacak.
The rest of the week will be dedicated to the installation of the new exhibit.
Gelecek hafta sergiyi taşıdıklarını söylediğimi hatırlıyor musun?
Remember I told you they're moving the exhibit next week?
Kalp naklinin kutsal kasesi gibiyim zaten.
I'm like the fucking Holy Grail of transplant receptacle. Holy shit, there's a special exhibit from the Korper Museum.
Kanıt A :
Exhibit A.
Kanıt B :
Exhibit B.
Biz asla maymunlardan ayrılmadık, sadece birçok şeyi farklı şekilde yapıyoruz. Ben çoğu kez, büyük hayvanat bahçelerinin birindeki maymun gösterilerine gitmeyi eğlenceli bulurum.
I've often found it fun to go to an ape exhibit in one of the big zoos and you can watch people looking at a group of chimpanzees, and what is very clear, if you watch their facial expression,
Bunlar birkaç dakika içerisinde saldırganlaşmasına neden olmaz.
Most die immediately with exposure. Those that don't, exhibit violent behavior within minutes.