English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ F ] / Falconer

Falconer traducir inglés

64 traducción paralela
- Şahin sevgili Torquil.
- Falconer, my dear Torquil.
- Western Isles'ın en iyi şahin eğitmeni.
- The greatest falconer in the Western Isles.
- Hemşire Falconer!
- Sister Falconer!
Nasıl yani, Hemşire Falconer.
Why, Sister Falconer.
Hemşire Falconer'den mi?
From Sister Falconer?
Hemşire Falconer'in yanındaki bey.
The gentleman with Sister Falconer.
Ama Hemşire Falconer gülmedi.
But Sister Falconer didn't laugh.
Billy Sunday, Peder Biederwolf, Gypsy Smith, iki kere de Hemşire Falconer tarafından.
Billy Sunday, Reverend Biederwolf, Gypsy Smith, and twice by Sister Falconer.
Söylesene, bütün bu zaman boyunca... Sarah ve benim... Hemşire Falconer ve benim...
Say, all the time Shara and me - uh, Sister Falconer and me...
Hemşire Falconer'le pişman olun!
Repent with Sister Falconer!
Sharon Falconer Ekspresi'nde, doğrudan en tepeye!
Straight to the top on the Sharon Falconer Express!
Hemşire Falconer kiliselerinizi doldurabilir.
Sister Falconer can fill your churches.
Hemşire Falconer "İsa için tokalaşın" dediğinde, koro şarkı söylemeye başlıyor.
When Sister Falconer says "Shake hands for Jesus", the chorus starts singing.
Altı yıllık taşra başarısından sonra, Hemşire Sharon Falconer F-A-L-C-O-N-E-R huysuz ve coşkulu metropol halkıyla karşı karşıya geldi.
After six years of backwoods success, Sister Sharon Falconer - F-A-L-C-O-N-E-R - faced a fractious, overflowing, metropolitan crowd.
"... Falconer, Gantry, Morgan "
- Falconer, Gantry, Morgan - save Nebraska. "
Ona Hemşire Sharon Falconer deyin.
Tell him it's Sister Sharon Falconer.
Sahip olduğum tek üst tabaka şey Falconer adı.
The only class I've got is the name Falconer.
Ben artık Sharon Falconer'im.
I am Sharon Falconer now.
Birazdan Hemşire Sharon Falconer'in sesini duyacaksınız, ama korkarım Elmer Gantry'ninkini değil.
Any minute now, you will hear the voice of Sister Sharon Falconer, but not that, I'm afraid, of Elmer Gantry.
Şu küçük adam, sizin şahinciniz değil mi?
Isn't... isn't that your falconer? The little man?
Falconer.
Falconer.
Binbaşı Falconer.
Major Falconer.
- Binbaşı bir savaş çığırtkanı.
- Major Falconer is a warmonger.
- Binbaşı Falconer ve düşes.
- Major Falconer and the duchess.
Falconer, Nazi ordusunu burada durdurmayı deneyecektir bu bir şatoya mal olsa bile.
Falconer will try to stop the army of the Nazis right here if it costs a castle.
Binbaşı Falconer deli.
Major Falconer is mad.
Savaş Binbaşı Falconer'ın tarafında.
Major Falconer has the war on his side.
Binbaşı Falconer, kıçı çiçekli bir şövalye falan mı?
Is Major Falconer some knight with a flower in his ass?
Bu tankı Binbaşı Falconer'ın asmalı köprüsünden içeri sokacağız.
We'll run this tank right up Major Falconer's drawbridge.
Binbaşı Falconer nerede?
Where is Major Falconer?
Şimdi de Falconer'a savaşı nasıl kazanacağını anlatmalıyım.
Now I've gotta tell Falconer how to win a war.
Binbaşı Falconer?
Major Falconer?
Sonunda çırak ustasını dinledi, ha?
So the falcon's heard the falconer, huh?
Ona bununla ilgilenmesini söyle. Sonunda çırak ustasını dinledi, ha?
So the falcon's heard the falconer, huh?
John Cheever'ın, Şahinci kitabı.
The Falconer, by John Cheever.
Erkek şahin dişi şahinin sesini duymuyor.
"The falcon cannot hear the falconer."
Şahin şahinciyi duyamaz ;
" the falcon cannot hear the falconer.
Şahin duyuyor şahinciyi.
The falcon hears the falconer.
Bay George Falconer'ı aramıştım.
I'm calling for Mr. George Falconer.
- Hoşça kalın, Bay Falconer.
- Goodbye, Mr. Falconer.
- Profesör Falconer?
- Professor Falconer?
Merhaba, Bay Falconer.
Hello, Mr. Falconer.
Buyurun, Bay Falconer?
Yes, Mr. Falconer?
Tatlım, Bay Falconer'ı neden böyle rahatsız ediyorsun?
Sweetheart, what are you doing bothering Mr. Falconer?
Jennifer, Bay Falconer'ı rahat bırakalım da işlerini yapsın.
Jennifer, let's let Mr. Falconer get back to his banking.
16. yüzyıldan Falconer el yazmalarıdır.
It's the Falconer manuscript from the 16th century.
Şahincibaşım, Pargalı İbrahim'i tanırsın.
You know my grand falconer Pargalı İbrahim.
Şahincibaşı'lıktan, Hasodabaşı'lığa...
From grand falconer to concierge.
Tut şunu.
Falconer!
'Şeyler ayrılıyor.
The falcon cannot hear the falconer Things fall apart
İçinden dönen yine içe gider, seni senden başkası duyamaz hiçbir kelimen dünyada kaybolmak kadar yeterli olmaz ama masumsan eğer bunu her an her yerde hisset
Bullshit. Turning and turning in the widening gyre, the falcon cannot hear the falconer. Things fall apart, the center cannot hold.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]