Fizzy traducir inglés
125 traducción paralela
Sersemim, komik ve iyi ve o kadar güzel ki, Bayan Amerika olmalı emekli
I feel fizzy and funny And fine And so pretty Miss America can just resign
Evlere doğru dönsek iyi olur. Bana içecek bir şeyler ısmarlarsın.
We'd better turn back towards the houses and you can buy me a fizzy drink.
Hani şu... ismi gazlı içeceğe benzeyen Şişman adam vardı...
Wait... The fat guy with the name of a fizzy drink...
Yükseltici içecekler yapıyor.
Fizzy-Lifting drinks.
Yükseltici İçecek çaldınız!
You stole Fizzy-Lifting drinks!
- Tabii. - İyi geceler, Fizzy.
- Good night, Fizzy.
- Selam, Fizzy.
- Hey, Fizzy. - Hey, Bugsy.
Kes şu ıslığı, Fızzyl Sinirime dokunuyor!
Quit whistling, Fizzy. It makes me edgy.
- Fizzy! ...
Fizzy...
Ve şuradaki şekerlere de ihtiyacım olacak.
And I'm going to need some of these fizzy dealies here.
Bonibon.
Fizzy dealies.
Uzun kadehte kırmızı bir içki. - İçinde kiraz ve iki kamış var.
You know, it's that red fizzy shit in a tall glass got a cherry and a couple straws in it.
Köpüren su...
For fizzy water...
Bu su... gazlı su.
It's water. Fizzy water.
Fizzy pop.
Fizzy pop.
İşte burdayız.
HON, COULD YOU GET ME SOME ICE AND MAYBE SOME - THING FIZZY?
Fizzy.
Fizzy.
Coşkulu.
Fizzy.
Garip ve coşkulu.
Kind of weird and fizzy.
Karbonatlı bişeylerin var mı?
YOU GOT SOMETHING FIZZY?
Polis beni korkutamaz.
We would go down to Bob's and buy those combos with fries, fizzy drinks and ice creams.
Hamurunu bu kadar vızıltı nasıl yaptınız?
How do you make the crust so fizzy?
Gazlı bir içecekti, yani işte...
It's a fizzy drink, you know, it just...
Tamam, bu gerçekten çok köpüklü
Okay, that's really fizzy.
- Bu sade gazoz mu?
- It's that fizzy pish.
- Karbonatlı içecekler yüzünden.
That's fizzy drinks.
Ancak Jenny Lee'nin karnında olağandışı bir şey var.
However... Jenny Lee had a very unusual... abdominal condition. A fizzy navel.
Benim için köpüklü içeçekler.
For me, it's fizzy drinks.
Köpüklü içecekler.
Fizzy drinks.
İçinde patlamalar oldu.
GREGG : He began to feel fizzy inside.
Maden suyu olabilir.
Maybe just a fizzy water.
Şeker ve gazoz almanıza izin veren türden. Uyanık kalıp televizyon izlemenize izin veren türden. Daniel!
The one that lets you have lollies and fizzy drinks he lets you stay up late, and watch movieslate at night.
Ben limonlu eriyen toplarından biriyle köpük banyosu yapacağım.
I'm gonna take a bubble bath with one of her citrus fizzy balls.
Benim limonlu eriyen toplarımı mı kullanıyorsun?
Have you been using my citrus fizzy balls?
Yemin ederim hepsi asitli olsa bütün sebzeleri yerim.
I swear I would eat my vegetables if only they were fizzy.
- Hayır, yiyecek makinesi çalışmıyordu. Ben de markasız mallar satan mağazaya gidip "Fizzy-Pebbles" aldım.
- No, the vending machine was out, so I went to the generic store and got some "Fizzy Pebbles."
Hadi bana bir soda getir.
Go get me a fizzy water.
- Köpüklü bir şeyler.
- Something fizzy.
Bir soda rica edebilir miyim lütfen?
May I have some fizzy water, please?
Fizzy Bubblech ister misin?
Have some Fizzy Bubblech.
Fizzy Bubblech, ağzıma layık.
Fizzy Bubblech for me.
Ben bir Fizzy Bubblech alayım, ahududulu olsun.
You know what! I'll take one Fizzy Bubblech, a raspberry.
Al bakalım. FIZZY BUBBLECH
Here.
Fizzy Bubblech'a nasıl baktığını gördüm.
I see how you look at the Fizzy Bubblech.
Fizzy Bubblech.
Fizzy Bubblech.
Şikayetten vazgeçmesi için makul birşey uydurmam gerekiyor
I have to come up with something fizzy for the board to leave this.
- İyi geceler, Fizzy!
Good night, Fizzy.
Yarın, Fizzy yarın.
Tomorrow, Fizzy, tomorrow.
Hey, Fizzy.
Hey, Fizzy, will you cut the ivory and hit the shoe leather?
Fizzy Bubblech?
Fizzy Bubblech!
Fizzy Bubblech o.
Is Fizzy Bubblech.