Fraser traducir inglés
585 traducción paralela
Thayer, Collins, Fraser.
Thayer, Collins, Fraser.
- Fraser efendim.
- It's Fraser, corp.
Fraser öylece bakıyordu, ve sonra... ve sonra öyle ani oldu ki... - Yaralılara yardım ediyor.
- He's helping the wounded.
Barlow, Fraser'in enselendiğini gördü.
Barlow saw Fraser cop it.
- Fraser kötü mü yaralandı onbaşı?
- is Fraser badly hurt, corp?
Hayır Bay Fraser.
No, Mr Fraser.
- Fraser bize bir şey göstermek istiyor.
- Fraser wants us both to see something.
- Fraser sizi yere göğe sığdıramıyor.
- Fraser thinks very highly of you.
Fraser sizi yere göğe sığdıramıyor Eberlin. Bu yüreklendirici bir şey olsa gerek.
Fraser speaks very highly of you, Eberlin, which should be encouraging, don't you think?
Fraser, Berlin havaalanında karşılanacağını söylememi söyledi.
Fraser told me to tell you that you'll be picked up at Berlin airport.
Şey, Fraser.
Well, Fraser.
Tabii, Fraser.
Fraser, of course.
Yani işte, sonra Fraser buraya gelmemi sizin planlarınız neymiş onu sormamı istedi aslında.
And so, you see, Fraser asked me to sort of come along here and find out what your sort of plans were, actually.
Fraser'ın tepkisini tahmin edebilirsin.
Well, you can imagine Fraser's reaction to that.
Fraser'ın tepkisi ne oldu?
What was Fraser's reaction?
Fraser'ı, Quince'i ve o zenci çocuğu da, adı neydi?
And Fraser and Quince and that negro, what's his name?
Fraser ordu uçağına binmemizi söyledi.
Fraser said we should fly out with the military.
- Bay Fraser?
- Mr. Fraser?
Ben Bay Fraser'in avukatıyım ve sizi uyarıyorum...
I'm Mr. Fraser's counsel and I warn...
- Beni anlıyor musun Fraser?
- Do you follow me, Fraser?
Bol şans Bay Fraser.
Best of luck, Mr. Fraser.
- Fraser.
- Fraser.
Fraser!
Fraser!
Fraser bizi öldürmeden bu işten sıyrılmalıyız.
Get ourselves out without Fraser killing us.
Abe Fraser!
Abe Fraser!
Fraser bir an önce buraya gelmezse her şey için çok geç olacak.
If Fraser don't get here quick, it'll be too late.
Buradayım Bay Fraser.
Right here, Mr. Fraser.
Ben bildiğin Abe Fraser'ım.
Boy, this is old Abe Fraser.
İşte sizin payınız Bay Fraser.
There's your share of the money, Mr. Fraser.
İyi günler Bay Fraser.
Goodbye, Mr. Fraser.
- Fraser kendi payını aldı mı?
- Fraser's taken his share already?
Benim hakkımda hüküm vermeden önce şunu bil ki Fraser'ı açıkta yakalamak için başka seçeneğim yoktu.
Before you form any lasting judgment on me... it was the only way I could get Fraser out into the open.
E. Bickerstone, J. Curtis E. Fraser, L. Humphrey G. Nixon, A. Schofield L. Chandler, A. Flower S. Horan, C. Nixon...
E Bickerstone, J Curtis, E Fraser, L Humphrey, G Nixon, A Schofield,
Artık uzaklaşıyoruz.
( Fraser ) We're moving away now.
- Ana çıkış kapatıldı.
- ( Fraser ) Main outlet closed.
Fraser, üs bilgisayarından yardım almadan uçabilir misin?
Fraser, could you fly without guidance from base computer?
Fraser, hiç yaşam belirtisi var mı?
( Koenig )'Fraser, any signs of life? '
Fraser, mineral bileşimlerini tara.
Fraser, scan for mineral compositions.
- Konumu?
( Fraser )'Position?
Sakınma manevraları Fraser!
Evasive action, Fraser!
Hadi Fraser!
Come on, Fraser!
Deniyoruz!
( Fraser )'We're trying!
Fraser, Torens, gemide değiller!
'Fraser, Torens, they're not on it!
Helena, sen ve Fraser Torens'ı alın.
Helena, you and Fraser get Torens.
- Fraser?
-'Fraser?
Fraser, McDougall, çabuk uzaklaşın oradan!
Why do you disobey?
Fraser Associates'de sekreterlik, çok seçkin bir P :
Secretarial : With Fraser Associates : It's a very select P :
Evet, Mr.Fraser...
Yes, Mr. : Fraser :
- Ama Mr.Fraser, o eski bir baskı.
- But, Mr. : Fraser, that's a back issue :
Şimdi Yüzbaşı Fraser'i çağırıyorum.
I now ask for Captain Fraser.
Korkunçtu.
It was horrible, Fraser was just...