Gale traducir inglés
1,003 traducción paralela
Bora mı esiyor?
Blowing a gale?
- Sağolun Bn. Gale.
- Gosh, Mrs. Gale.
Bay Gale.
Mr. Gale.
Ben Kansas'lı, Dorothy Gale'im.
Im Dorothy Gale, from Kansas.
Kar, dolu ve sulusepkeni tipiyi, fırtınayı rüzgar ve yağmuru dağların tepesini, düzlükleri çakıp duran şimşekleri ve göğün gürlemesini aşar gider hep güvenilir, hep doğru hiçbir şey durduramaz onu.
Through the snow and sleet and hail... through the blizzard, through the gale... through the wind and through the rain... over mountain, over plain... through the blinding lightning flash... and the mighty thunder crash... ever faithful, ever true... nothing stops him.
FBI, 1939'da bilinen bilinmeyen binlerce düşman casusu Amerika'yì isş gale başlayìnca, ajanlarìnìn ve çalìşanlarìnìn sayìsìnì 2. 000'den 1 5. 000'e çìkardì.
In 1939, with thousands of known and suspected enemy agents... invading the Americas... the F.B.I. started building up its force of special agents and employees... from 2,000 to a war peak of 15,000.
- Fırtına uyarısı verildi.
- We've had a gale warning.
- Fırtına ne kadar sürecek?
- How long will the gale last?
Bu fırtına diner dinmez seni oradan aldıracağım.
I'll be over to fetch you as soon as the gale blows out.
Bu fırtına sonsuza denk sürmeyecek.
This gale can't blow forever.
Lütfen fırtına dinsin.
Please let the gale drop.
Fırtına onları alıkoydu.
It was the gale stopped them.
Lütfen... Fırtına dinsin ya da bir şekilde adaya ulaşmama müsaade et.
Please... let the gale drop... or let me get to the island somehow.
- Hayır, ama şimdi gitmezse sonraki fırtınanın nerede kopacağı belli.
- No, but if he doesn't go now, there's no saying when the next gale will be.
Fırtınalarda yeteri kadar açılmıştır zaten.
He's been out in a gale often enough.
Ama fırtınada hiç açılmadı!
But never in a gale!
Delirdim. Ne yapacağımı bilmiyordum. Dr. Gale'i çağırdım.
I was frantic. I didn't know what to do. I sent for Dr. Gale.
Bunun gibi, rüzgarın güney-güneybatıdan pencereden içeri sertçe estiği fırtınalı bir geceydi. Bu yüzden her aklı başında insanın yapacağı gibi pencereyi kapadım.
It was a stormy night like this with half a gale blowing from the south-southwest into my windows, so I shut them as any sensible man would.
Kuzey kutbunu ne kadar sevebilirdin. Ya fiyortları ve gece yarısı güneşini. Mavi suların yeşile döndüğü Barbados'sun kayalıklarından, güneyli fırtınaların denizleri beyaza çevirdiği Falkland adalarına yelken açmak ne kadar hoşuna gidebilirdi.
How you'd have loved the North Cape and the fjords and the midnight sun, to sail across the reef at Barbados, where the blue water turns to green, to the Falklands where a southerly gale rips the whole sea white!
- Günaydın Bayan Gaynor.
─ Good morning, Mrs Gale.
Daha iyi bir havayı bekleyebilirsiniz!
You hear me,'Ntoni? The gulf wind is like a gale.
Gövdesini fırtınaya soktum, kendimi dümene yapıştırdım - ve onu bu tümseğe çıkardım.
I put her bow into the teeth of the gale, lashed myself to the wheel and beached her on that pinnacle.
Fırtınadan korkmamak, balina kuyruğu kovalamak.
To have no fear for storm or gale Oh to chase the tail of a whale
Bu fırtınada resim yapamazsın.
You can't paint in this gale.
Doğruluk kisvesi altında sahtekârlık!
To preach the truth in the face of falsehood! Woe to him who seeks to pour oil on the troubled waters... when God has brewed them into a gale. No, shipmates.
Fırtına batıya doğru ilerliyor.
This gale is blowing due west.
Aksi halde Yankiler, bu fırtınada öbür dünyaya kadar yolunuz var.
Otherwise, Yankees, you can just let this gale blow you to kingdom come.
İngilizlere göre fırtına bir anda bitebilirmiş.
RAF says the gale can stop as suddenly as it began.
Örtüler buzla kaplı, bir fırtına patlamış.
The shrouds are covered with ice. A gale is blowing.
Signor Petruchio, hangi rüzgar attı sizi Verona'dan buraya, Padua'ya?
Signor Petruchio, what happy gale blows you to Padua here from old Verona?
Bir zamanlar Atlantik'de, "Monita" isimli bir gemide bir fırtınanın ortasında, iskelede bekliyordum.
Once upon a time in the Atlantic, on a ship named The Monita I was lookout on the port side, in the midst of a gale.
Ne kadar soğuktu? Fırtına mı, ayaz mı?
A gale, or a breeze, or what?
Ama fırtınayı arkanıza alıp Grönland'a doğru gitmiş olsaydınız... burada Kuzey Buz Denizi'nde olurdunuz.
But if you were running towards Greenland with the gale behind you... then you were over the Arctic Ocean here.
Fırtına, buz kütlelerini parçalıyor.
Winds of gale force are cutting up the pack.
- Adım Gale.
- My name's Gale.
- Bu muhteşem bir şaka, Gale.
- That's an amazing joke, Gale. - Yeah, it is.
Bu Gale, bu da Shirley.
This is Gale, this is Shirley.
Gale!
Gale!
Son çarpışmalarda büyük başarı göstermiş olan... Tuğgeneral Charles Gale'in komutasındaki Piyade Alayı... günde bir şilin maaşla emekliye ayrılmayı hak eden... kıdemli askerlerinin yerini alacak adamlar arıyor.
Gale's Regiment of Foot, commanded by Lieutenant General Charles Gale which has distinguished itself during the recent troubles wants several men to supply the places of those veterans who have deserved to be pensioned at one shilling a day.
Ben Teğmen Fakenham, Gale'in Piyade Alayından.
I'm Lieutenant Fakenham, Gale's Regiment of Foot.
Hızı saatte. 400 km.'ye ulaşan şiddetli rüzgarlar........ ülkeyi vururken bir günde 30 cm. Yağmur kaydedildi.
Gale force winds up to an incredible 250 miles an hour lashed the countryside while 12 inches of rainfall have already been recorded in just one day.
Bu güne değin anımsadığım en kötü fırtına.
The worst gale remember.
Marlene Gale'i görmeyi umuyorum.
Dying to know Marylin Gale right?
Marlene Gale, film yıldızı.
Marylin Gale, the movie star.
Ben Şu Marilyn Gale'i görmeğe geldim.
Came to see Marilyn Gale.
İştahım tıkandı.
The gale has died down.
Gale, hasta etme beni!
Gale, don't make me sick!
Tatlım, seni Gale ve Evelle Snopes'la tanıştırayım.
Honey, I'd like you to meet Gale and Evelle Snopes.
Gale...
Gale...
- Gale?
- Gale?
- İyi geceler Bayan Hunt.
Good evening, Mrs Gale.