English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ G ] / Geliyorum

Geliyorum traducir inglés

32,326 traducción paralela
Tamam tatlım hemen geliyorum..
Yeah, in a minute, honey.
İlk defa beni sevdiğini söyleme cesaretini buldu.. Ve sağa doğru bir adım attığımda ise sen her şeyi mahvetmeden önce yaşamayı hayal ettiği hayat için tedaviyi alışını izlediğim yere geliyorum.
The first time she ever had the courage to tell me she loved me, and merely one foot to my right, is where I watched her take the cure so that she could have the life that she dreamed of
" Heather, oraya geliyorum.
" Heather, I'm coming over.
- Ne yaptı böyle? - Dünyamızı ateşe verdi. Seni almaya geliyorum.
♪ ♪
Bölge Savcılığından geliyorum.
I'm here now with the District Attorney's Office.
Geliyorum.
I'm coming.
Ben sadece... şeyken, bilirsin, "Ayağa kalkın" ı duyunca kendime geliyorum.
I just... when that, you know, "All rise" hits, it's go time.
Senin için geliyorum.
I'm coming for you.
- Tamam orada kal, yanına geliyorum.
- Okay. Stay there. I'm coming to you.
Tamam, hemen geliyorum.
Okay, I'll- - I'll be right out.
Geliyorum.
On my way
Geliyorum.
I'll come.
Oraya geliyorum, efendim.
I was getting to that, your honor.
Pekala, İmparator... yanınıza geliyorum.
Okay, Emperor... coming to you.
Ben de geliyorum.
No. I'm coming.
Çünkü 1942'den geliyorum.
That's because I'm from 1942.
Çünkü ben gelecekten geliyorum ve olacakları biliyorum Damien.
'Cause I'm from the future, Damien, and I know how this all ends.
Geliyorum.
I'm on it.
- Güzel, o zaman ben de geliyorum.
Oh, good. Then I'm coming, too.
İngiltere'deki varlıklı bir aileden geliyorum.
I come from a pretty wealthy family... back in England.
Ben fırsat buldukça geliyorum, çocuklarla yaz geleneğimiz gibi oldu.
I come whenever I can, I mean, sort of a summer tradition with the kids.
Hemen geliyorum.
I'm almost done.
- Oliver'söyle hemen geliyorum.
- Tell Oliver I'll be right back.
Bekle bir saniye, ben de geliyorum.
Oh, uh, give me a sec. I'll join you.
- Hemen geliyorum.
I'll be right back.
Geliyorum.
On my way.
- Geliyorum.
Coming.
Tamam, geliyorum.
Yeah, I'll be there.
Hemen geliyorum.
I'll be right back.
Peki, hemen geliyorum.
Uh, yes, I'll be right there.
Geliyorum.
Yeah, I'm coming.
- Tamam, geliyorum.
All right, I'm on my way.
Tamam Collins, senin için geliyorum!
Okay, Collins, I'm coming for you!
Tamam, hemen geliyorum.
Okay, I'll be right there.
Korkmayın, güvenlik şirketinden geliyorum.
Don't be alarmed, I'm with STS Security.
Tamam, geliyorum.
Yes, coming.
O zaman ben oraya geliyorum.
Well, then I'm coming down there.
Geliyorum.
I'm on my way.
- Geliyorum, dayan!
I'll be right there, so just hold on!
Pekala, geliyorum.
Okay, I'm coming.
Geliyorum!
Coming!
Otursana, hemen geliyorum.
Take a seat, I'll be right back.
- Sadede geliyorum!
- I'm getting to it!
Geliyorum.
I'll be right there.
Hemen geliyorum.
Be right back.
En kısa sürede geliyorum.
I'll be there as soon as I can.
- Seninle geliyorum.
- I'm going with you.
Ben herkesin birbirini tanıdığı küçük bir kasabadan geliyorum.
I come from a small town. Everybody knew everyone.
- Evet, geliyorum.
Yeah, i am.
- Ben de geliyorum.
- I'm coming, too.
Genelde yan yana yürürken iki kat çıkıp kaportanla göz göze geliyorum da.
Just drop it.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]