Guantánamo traducir inglés
384 traducción paralela
Devrim, Yanki egemenliğine bir son verdi. Birleşik Devletler Guantánamo askeri üssünü artık Küba'yı gözetlemek için kullanıyor. TEHLİKE Bu bölge vahşi köpeklerle korunmaktadır
The revolution put an end to Yankee domination, the U.S. uses Guantanamo naval base to spy on Cuba.
Guantánamo, uyan!
Guantánamo, wake up!
Ya Guantánamo'daki Amerikan deniz üssüne ulaşmayı denersin ;
You can try to make it to the U.S. Navy Base in Guantà ¡ namo ;
Seni sadece uyarmanın daha adil olacağını hissettim, beni öldürme ve sen Guantanamo sahiline kadar tüm askerlere sahip olacaksın. Sana bağlı, bayım.
I feel it's only fair to warn you that killing me is crossing the line and you will have every marine from here to Guantánamo Bay up your keister, mister.
Guantanamo üssü'nün iade edilmesi ambargo'nun kalkması terörist saldırılara son verilmesi.
That the Guantánamo base should be returned the removal of the blockade the end of terror attacks...
Ben Guantanamo Körfezi'ne yollanmadan önce gidelim buradan.
Let's just get out of here before I end up in Guantánamo Bay.
Turuncu tulumları giydirecekler. İki gözünü de patlatacaklar.
Guantánamo, in an orange tracksuit and a fucking pair of goggles.
Peki ya Guantanamo?
And what about Guantanamo?
Guantanamo ve Santiago'daki birliklerimizin başarısızlıklarından dolayı, Küba'daki durumum savunulmaz bir haldedir.
Due to serious setbacks to our troops in Guantanamo and Santiago my position in Cuba is untenable.
Guantanamo'da levazımda bir arkadaşım var.
Got a pal over in Guantanamo in Supply.
Guantanamo Körfezi, Küba.
Guantanamo Bay, Cuba.
- Guantanamo Körfezi demek.
- That's Guantanamo Bay.
Bu mektupların, Deniz Piyade Birliği'nin Guantanamo Körfezi'ndeki yaşamını olduğundan daha iyi göstermediğini farz etmekte haklı mıyım?
Write that down. Am I correct to assume these letters... don't paint a flattering picture of Marine Corps life at Guantanamo Bay?
Guantanamo'daki Denizciler fanatiktir.
The Marines in Guantanamo are fanatical.
Guantanamo Körfezi Donanma Hastahanesi'ndeki Dahiliye Başkanı emin olduğunu söyledi.
Chief of Internal Medicine at the Guantanamo Bay Naval Hospital... says he's sure.
Guantanamo Körfezi'nde yaygın ve kabul görüyor. Emir ;
Code Red - they're common and accepted in Guantanamo Bay.
Ama Windward Güvenlik Piyade Tümeni, Guantanamo Körfezi, Küba'da görevlendirilmiş bir Denizci iseniz ve bir emir almışsanız ya emre uyarsınız ya da bavullarınızı toplarsınız.
But if you're a Marine assigned to Rifle Security Company Windward... Guantanamo Bay, Cuba, and you're given an order... you follow it or you pack your bags.
Onbaşı Jeffrey Owen Barnes, Windward Bahriye Garnizonu Guantanamo Körfezi, Küba.
Corporal Jeffrey Owen Barnes, Marine Barracks Windward... Guantanamo Bay, Cuba.
Standart Çalışma Prosedürü, Güvenlik Piyade Tümeni, Guantanamo Körfezi, Küba.
Standard Operating Procedure, Rifle Security Company, Guantanamo Bay, Cuba.
Guantanamo Körfezi'ndeki diğer 478 Denizciyi tanıklık etmeleri için çağırsaydım bunu Kırmızı Kod olarak görürler miydi?
If I called the other 478 Marines at Guantanamo Bay to testify... would they consider it a Code Red?
Guantanamo Körfezi'nden ilk uçuş 23 : 00'da yapıldı.
The first flight stateside left Guantanamo Bay at 2300.
Albay Nathan R. Jessup, Garnizon Komutanı Deniz Kuvvetleri, Guantanamo Körfezi, Küba.
Colonel Nathan R. Jessup, commanding officer... Marine Ground Forces, Guantanamo Bay, Cuba.
Albay, elimizde sizinle Yarbay Markinson'ın birlikte imzaladığı Santiago'nun ertesi sabah 06 : 00'da Guantanamo'dan ayrılacağını bildiren nakil emri var.
Colonel, we have the transfer order that you and Markinson co-signed... ordering that Santiago be on a flight leaving Guantanamo at 6 : 00 the next morning.
Sayın Hakim, bunlar hem Guantanamo Körfezi hem de Andrews Hava Kuvvetleri Üssü uçuş kayıtları.
Your Honor, these are the tower chief's logs... for both Guantanamo Bay and Andrews Air Force Base.
Guantanamo kaydı saat 11 : 00'da kalkış gerçekleşmediği belirtiyor.
The Guantanamo log lists no flight that left at 11 : 00 p. m.
Belki brifinginizi Guantanamo'da bitirmek istersiniz?
Maybe you two'd like to finish debriefing each other at Guantanamo?
Yolanda ve ailesi Karayipler'de sahil güvenlik tarafından yakalanarak Guantanamo Deniz Üssü'ne sevk edildiler.
Yolanda and her family were intercepted by the U.S. Coast Guard in the Caribbean and sent to the Guantanamo Naval base.
Onlara füzeleri çektirmek için Biz de Guantanamo ve Türkiye'deki füzeleri çekmeyi teklif edelim.
We trade Guantanamo and our missiles in Turkey get them to pull their missiles out
Guantanamo Körfezi'nde Kübalı bir general.
A Cuban general near Guantanamo Bay.
- Bizi Guantanamo Körfezine götür.
- Gotta get us to Guantanamo Bay!
Bana anlatmadıklarını Guantanamo'da, çok daha rahatsız şartlarda anlatacaksın.
You'll tell the interrogators in Guantanamo, under much less comfortable circumstances.
Gerçeği Guantanamo'da öğrenirler.
They'll find out the truth in Guantanamo.
- Guantanamo'da hallederler.
- They will in Guantanamo.
Guantanamo'ya götürülmeden onunla konuşmak istiyorum.
I just wanna talk to him before they get him to Guantanamo.
Guantanamo'ya ulaşınca ailenle konuşmana izin verecekler.
When you get to Guantanamo, they'll let you speak with your family.
CTU, Guantanamo'ya naklediyordu.
CTU was transferring him over to Guantanamo when it happened.
Guantanamo, biz geliyoruz.
Guantanamo, here you come.
Denizci, Guantanamo Körfezi'ndeymiş. Küba'da tercümanmış.
Our sailor just arrived from Guantanamo bay, cuba, where he was a translator.
" Yıl boyu tropik iklime sahip olan Guantanamo'da Rüzgâr Geçidi'nden gelen meltemlerle serinlersiniz.
Guantanamo enjoys a year-round tropical climate, cooled by the breezes from the windward passage.
Bu, sana Guantamano Körfezi'nden geldi.
This just came for you from Guantanamo bay.
Şimdi ise ya öldürülmüş ya da Guantanamo Körfezi'ne götürülmüşlerdi. Ve Müslüman dünyasının değişimi için düzenlenen bir hareket olan İslamcılık Afganistan'dan silinmişti.
But now, they were either killed or taken off to Guant嫕amo Bay and Islamism, as an organised movement for changing the Muslim world, was obliterated in Afghanistan.
Peki Guantanamo Bay'a ne diyeceksiniz?
What do you call Guantanamo Bay?
Seni kahrolası Guant... Guantanamo'ya gönderecekler.
You'll be fucking off to Guanatan...
- Guantanamo kampına gönderilmeli.
- She should be at Guantanamo Bay.
Guantanamo ya da her neyse gibi, düşmanı tecrit etme yönü ve insanları, onlara insani yardım sağlamak için bir yerde toplama yönü.
Again, chocolate laxative structure, the aspect of isolating the enemy - Guantanamo or whatever - and the aspect of concentrating people in order to give them, to provide them with humanitarian aid.
Bazılarımız belki de hepimiz, yakında öleceğiz... ya da daha kötüsü Guatanamo Körfezi.
Some of us, perhaps all of us, are gonna be dead soon - - or worse, in Guantanamo Bay.
Ebu Garib, Guantanamo resimlerini görmüşsündür.
You've seen the pictures? Of Abu Ghraib and Guantanamo Bay?
- Neden CIA Khurvin'i işe alsın ve Guantanamo'ya yollasın?
Well, why would they recruit Khurvin and ship him off to Guantanamo?
Düşünmeden edemiyorum, Khurvin'i evinden zorla çıkartmak, ona turuncu tulum giydirmek,... ve onu Guantanamo Körfezi'ne nakletmeye çalışmak sadece onu delirtmenin son adımı olabilir.
I can't help thinking, to forcibly remove Khurvin from his house, put him into orange overalls, and attempt to transport him to Guantanamo Bay may have just been the final push to send him over the edge.
Guantanamo körfezi hakkında birşeyler biliyor musun?
Does guant * namo bay mean anything to you? You have a nice flight.
Bu belge, Küba'ya askeri müdahale gerekçesi oluşturmak için, Guantanamo Bay ABD Deniz Üssü içerisinde ve çevresinde terörist saldırıların sahneye konulmasını önermektedir.
The document proposed staging terrorist attacks in and around Guantanamo Bay, to provide a pretext for military intervention in Cuba.