English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ G ] / Gunshot

Gunshot traducir inglés

2,938 traducción paralela
Ambülans telsizinden ikinci katta bir yaralı olduğu bilgisini aldık.
We intercepted an E.M.T. dispatch for a gunshot victim on the second floor.
Silah sesini duyan, arabayı gören komşular var, fiziki kanıtlarım var, ama şahit olmadan, ben...
I mean, I've got neighbors who heard the gunshot, saw the car ; I've got physical evidence, but without a witness, I...
Evsiz biri silah sesi duymuş, Cinayet masasını arayan devriye polisine o haber vermiş.
Homeless guy heard a gunshot... alerted a patrol officer who called Homicide.
Silahta babanın parmak izleri ve elinde de barut kalıntısı varmış.
There were prints on the gun that were the father's, and there was gunshot residue on his hand.
Adli tabip in raporunda barut kalıntısının babanın sağ elinde olduğu yazıyor.
The M.E. report said the gunshot residue was on the father's right hand.
Ölüm sebebi göğse 9MM'lik tek kurşun.
'cause of death is a 9-millimeter gunshot to the chest. Same as the other victims.
Laboratuarda barut kalıntısı testi sonucu negatif çıktı. Bu da demek oluyor ki katil hala dışarıda bir yerde.
The lab results came back negative for gunshot residue, which means that the killer is still at large.
Ayrıca silah yaralarının durumunu göz önüne alırsak vurulduktan sonra en az yirmi dakika boyunca okyanusun içerisinde kalmış.
And based on the condition of the gunshot wounds, he was in the ocean at least 20 minutes after being shot.
- Göğsünde silah yaraları var.
Gunshot wounds are in the chest.
Restons'lar, beş yıllık aradan sonra yaşadıkları şehre dönmüşler.
[Gunshot] The Restons just got home after 5 years of being away.
Silah yaralarını tedavi etmediğin zamanlar öyle.
Oh, you know I shouldn't. Except on days when you're closing up gunshot wounds.
Bütün olasılıklar içinde kafa kemiğindeki kurşun yarası öne çıkıyor.
Well, in all probability, the gunshot wound to the rear of the cranium was the culprit.
Gerçekten mi Kerry?
Oh, would you? [GUNSHOT AND KERRY GRUNTS] Kerry.
Kurşun yarasını polise bildirirler.
They report gunshot wounds to the police.
Evet, dün akşam yedi kişi kurşun yarasından dolayı Acil'e gitmiş.
Seven people were admitted with gunshot wounds last night. But that's not unusual.
Silah sesi duydum.
I heard a gunshot.
Yani, doktorun kurşun yarasını ihbar etmek zorunda olduğunu biliyordur.
I mean, she's gotta know that a doctor's required to report a gunshot wound.
Hayır, eğitimsiz bir göz bile ölüm sebebinin ön loba alınan bir kurşun olduğunu anlayabilir.
No, even the untrained eye can see the cause of death was a gunshot wound to the frontal lobe.
Komşuların silah sesi duyması erkek arkadaşın hikâyesini destekliyor.
Neighbours heard a gunshot, backs up the boyfriend's story.
- O kurşun yarası.
- Is a gunshot wound.
Silah patlaması.
Gunshot.
Thomas Whaley silah sesini duydu, ve o da dışarı çıktı yaralı bir halde kızı içeri getirdi.
Thomas Whaley heard the gunshot, and he went out and brought his daughter in the house.
Bu bir kurşun yarası, değil mi?
I'm looking at a gunshot wound, aren't I?
Doktorlar tüm silah yaralanmalarını polise bildirmek zorundadır, sahte isimler sigorta bilgisayarları tarafından tespit edilir..... ve hastane güvenliği genellikle güvenlik güçleriyle irtibat halindedir.
Doctors have to notify the police of all gunshot wounds, fake names are flagged by insurance computers, and hospital security is often hooked into law enforcement.
Silah sesini duyduğumda ellerimi yıkıyordum.
I was, uh, washing up when I heard the gunshot.
Tabi o an silah sesi olduğunu bilmiyordum.
Of course, I didn't know it was a gunshot at the time.
Bölgedeki hastaneleri silahla yaralanmış birisi hakkında uyarın.
Alert the local hospitals to be on the lookout for a gunshot victim.
61 nolu Ambulans, 81 nolu Müdahale Aracı göreve.
- Ambulance 61, truck 81. Gunshot victim.
Atış artığı için mi?
Gunshot residue?
Ölüm sebebi sol şakaktaki kurşun yarası ve sol boyun kasındaki tükenmez kalemin açtığı delinme yarası.
Cause of death is a gunshot wound to the left temple And a puncture wound to the left sternocleidomastoid caused by a pen
Yayılan parçalara bakılırsa yüksek hızlı bir çarpışma neden olmuş, kurşun yarasına benziyor.
The radiating splintering is suggestive of a high velocity strike, most likely a gunshot wound.
Yolun kenarında sığ bir mezar, silahla vurulmuş burada rüzgarı dikkate alırsak şüpheli ciyanet olarak adlandırırım.
Shallow grave at the side of the road, gunshot wound... I'm gonna throw caution to the wind here and call it a suspected homicide.
Kurşun yarasından önce, el ve parmak eklemlerinde artrite ait izler buldum.
I found arthritic markers on his knuckles and wrists that predate the gunshot wound.
Fakat Dr. Saroyan dedi ki, ateşlenen silah muhtemelen dokuz milimetrelikti.
But Dr. Saroyan said that the gunshot to the hand was probably from a nine-millimeter.
Sıska, soluk tenli ve olası silah yarası olduğunu biliyoruz.
We know he's thin and pale and has a possible gunshot wound.
Yakından atış ile oluşan barut yanıkları olabilir.
That could be powder burns from a close-range gunshot.
Sokağın karşısından silah sesi geldi.
He tried to make a run for it. I heard a gunshot from across the street.
Bu bir tabanca yarası değilse eğer, demek kazada ölmemiş.
Well, if that's a gunshot wound, then he didn't die in the crash.
Silahla vurulan kurbanımızın kimliğini bulabildin mi?
You got an I.D. on our gunshot victim?
Vurulan kurbanının kan dağılımı yakın mesafeden ateş edildiğini gösteriyor.
Your gunshot victim's stippling indicates close range.
Nick'in vurulan kurbanımızı bulduğu aracı kiralamakta kullanılmış.
It was used to rent the car that Nick found our gunshot victim in.
Arabada vurulan kurbanımızı, Keith Dobson'u öldüren mermiyle aynı kalibre.
Same caliber as the bullet that killed our gunshot vic in the car, Keith Dobson.
Geçen sefer o matkabı çıkarmadan önce de böyle Oprah gibi konuşsaydın keşke.
( GRUNTS ) Wish you'd gone all Oprah before you whipped out that drill last... ( GUNSHOT )
Öte yandan, kurban ateşe atılmamış veya arabayla ezilmemiş olsaydı göğsüne isabet eden kurşun yarasından ölürdü.
However, if the victim was not set ablaze and hit by the car, he would have died as a result of the gunshot wound he sustained to his chest.
Liderleri kurşun yaralarını atlatırsa ona sorabiliriz belki.
If their leader survives the gunshot, maybe we can ask him.
Çok sayıda kurşun yarası var.
Multiple gunshot wounds.
M.E. Pradeep Singh'ın göğüsünden aldığı kurşun darbesiyle öldüğünü doğruladı.
M.E. confirms Pradeep Singh was killed by a gunshot wound to the chest.
- Bonnie?
( gunshot, Bonnie shrieks )
Karın bölgesine tek bir atış, acımasız bir dövüşten üstün gelmiş.
Single gunshot to the abdomen, preceded by a fierce struggle.
Komşular bile bağırışları ve silah sesini duydu.
Even the neighbors heard screaming and a gunshot.
Ölüm sebebi tek kurşun.
C.O.D. was a single gunshot.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]