English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ H ] / Haftalarca

Haftalarca traducir inglés

1,164 traducción paralela
Sana söylüyorum haftalarca kılıç sesleri kafamda yankılandı durdu.
I tell ya, my head was echoing with the clang of swords for weeks after that.
Belki haftalarca.
Maybe weeks.
Gece gündüz haftalarca çalıştım pek de ilerliyor sayılmazdım.
I worked on it night and day for weeks and I wasn't making any headway.
Ama bu simülasyon, söylediğim iki sonuca ulaşabilmek için, haftalarca çalışmak üzere dizayn edildiler.
But the simulation was designed to run for weeks before either happens.
Bir bardak suda Chicago şehrine haftalarca yetecek enerji bulunmaktadır.
There is enough energy in this glass of water to power the city of Chicago for weeks.
Saçma bu. Haftalarca bu otele tıkılacağız. Çete lideri Buffanonun aleyhindeki delillere rağmen jürinin oybirliğine varamadığından bahsediliyor.
Despite the state's evidence against mob boss Buffano, speculation turns towards the possibility of a hung jury.
Denizcilerin yaptığı şişe içindeki gemiler gibi kendimi haftalarca cin şişesinin içine tıktım.
"FOR WEEKS I PUSHED MYSELF INTO A GIN BOTTLE " LIKE ONE OF THOSE SHIPS A SAILOR MAKES. NO, NOT THIS ONE.
Haftalarca kımıldamadan yattım ama zihnim sürekli içimdekilerle dolaşıyordu.
MY BODY LAY STATIC FOR WEEKS, BUT MY MIND TRAVELED TO PLACES IN FEVERS THAT ARE STILL VIVID IN ME.
Haftalarca süren eğitimi ve fırtına mevsimini geride bıraktıktan sonra Albatross açık denizlere yelken açtı.
And so it was that after weeks of training... with the hurricane season behind us, the Albatross took to the open sea.
Kendimi haklı çıkarmadan haftalarca durabilirim ama bu işin sınırı falan yok artık!
Before you came into this office, I had a very sane and ordered life.
Eski itibarımı geri kazanmak için haftalarca uğraşmam gerekecek.
It will take me weeks to repair the damage left in your wake.
Ama o kadarı bile haftalarca kâbus görmeme yetti.
But that much was enough to give me nightmares for the rest of my life.
Mahkûmlara günlerce işkence çektirdiklerine şahit oldum. Haftalarca aylarca.
I have seen them prolong suffering for days... weeks... months.
Her gün birlikte çalışacaksınız, haftalarca, aynı küreğe asılarak.
You'll be together every day, week after week, pulling on the same oar.
Haftalarca. Haftalarca!
Weeks, weeks, weeks!
Grev, günlerce, haftalarca hatta aylarca sürebilir.
THIS STRIKE COULD DRAG ON FOR DAYS, WEEKS, MAYBE EVEN MONTHS.
Benim haftalarca banyo yapmamış halimi gördü.
" I mean, he's seen me go weeks without a bath.
Bazen günlerce hatta haftalarca yiyecek vermezlerdi.
Sometimes they wouldn't deliver food for days weeks even.
Kara kara düşünüp eriyip giderken,... haftalarca boş boş oturup bir çözüm yolu bulmaya çalışmıştın. Ta ki baban bir gün seni karşısına oturtup biraz akıl verene kadar.
You just sat around for weeks brooding and pining away, trying to sort it all out until your old man finally sat you down one day and gave you some advice.
O haftalarca süren bir analizden sonra bir kararı takrar gözden geçiriyor.
He is looking back at a decision analyzing it weeks later.
Haftalarca gece uyuduğumu sanmıyorum.
I don't think I slept through a night for weeks.
Genelde geçici işlerde çalışıyordum. Bazen haftalarca işsiz gezdiğim oluyordu.
Work was usually temporary, with weeks unemployed in between.
Bu programlara çıkacaksınız, ve bir sürü program olacak. Haftalarca yollarda olacaksınız.
You go on these talk shows - and there'll be a lot, you're gonna be on the road for weeks.
Haftalarca bu cangılda yalınayak nasıl kalmayı başarabildim.
How did I ever make it through this jungle, barefoot, for weeks.
Haftalarca.
Weeks on end.
" 14 Nisan. Haftalarca üzüleceğim bir gün.
" April 14th, the day I've dreaded for weeks.
Haftalarca denizde kaldıktan sonra arkadaşlarımla...
When my shipmates and I put into port after several weeks at sea- -
Haftalarca denizde kaldıktan sonra arkadaşlarımla yaptığımız ilk şey...
When my shipmates and I put into port after several weeks at sea, the first thing we do is- -
Tüm bunları kati kesinlikte kanıtlamak için haftalarca uzman tanık çıkarmamız gerekir.
To prove all of this to an exact certainty we would have to be putting up expert witnesses for weeks.
Üzerinde haftalarca uğraştık. Birleşik Devletler'deki üst düzey yetkililerin çoğuyla görüştük.
"We spent weeks on it then, interviewed most of the top officials in the United States."
Rusyanın sıcak misafirperverliğine rağmen, haftalarca kararlaştırılan haberlerden birşey çıkmadı.
Despite warm Russian hospitality, weeks of meetings got nowhere.
Öylesine korkunç şeyler var ki onları hatırlamamaya özen gösteriyorum çünkü hatırlarsam eğer, haftalarca gözüme uyku girmiyor.
There are some things that are so awful I don't let myself remember them, because if I do I can't sleep for weeks.
Kastettiğim tamamen hiç birşey. Sadece öyle bıraktı. Pis t-shirt ü kesiğin üstüne koyup haftalarca takıldı.
He just wrapped it up... in a dirty old T-shirt, and he left it like that for weeks.
Haftalarca büyük Yunanlı matematikçiye işkence etti.
It tortures the great Greek mathematician for weeks.
Adamlarınızı günlerce, haftalarca dışarıda tutabilirler.
They can hold your people off for days, weeks.
Haftalarca semptomları umursamadım.
I ignored the symptoms for weeks.
Haftalarca mektuplarını beklettim. Bazen cevap bile yazmadım.
I take weeks before I answer my fan mail, if I answer it at all.
Haftalarca beraber yattıktan sonra Bay Büyük'le beraber gerçekten huzurlu bir şekilde uyumaya başlamıştık.
After sleeping together for many weeks... Mr. Big and I had gotten comfortable enough to really sleep together.
Neden yedi yıl boyunca haftalarca aynı nehirde kayak yaptım dersin?
What do you think has kept me kayaking for the last seven years?
Şunu anlamalısın- - haftalarca o gezegende birbirimizi öldürüp durduk.
Well, you have to understand- - we'd been killing each other for weeks on this planet.
- Uçağımız And Dağlarına çarpmıştı. Haftalarca yiyecek bir şey bulamadık. - Bauer!
- The plane crashed in the Andes, we were stranded for weeks without food -
Bazen bir seferde haftalarca ortadan kayboluyorlar.
Sometimes they disappear for weeks at a time.
Haftalarca telefon dinlemeler, eğer onları bulabilseydiniz. Çocuklar banyoya kadar onun peşinden gidiyor.
Weeks of wiretaps, if you could get them.
Günlerce, bazen haftalarca, sokakta yürüyüp her gördüğünü sonsuzlaştırırsın.
For days, sometimes weeks afterwards, you walk the street making infinite whatever you see.
Bir keresinde, haftalarca, dünyayı hissedemedim.
Once, for a few weeks, I couldn't feel the earth.
Bu beni haftalarca uyutmadı.
This one kept me awake fof weeks.
Kız günlerce hatta haftalarca orada kalmış olabilir.
She's been there for days, or even weeks.
Arada kurulan bağla ilgili kesin bir şeyler yok. Haftalarca da sürebilir. Anında da olabilir.
It can take weeks, it can happen instantly.
Büyüyü tersine çevireceğim. Haftalarca her yerde vücudunun parçalarını bulacaklar.
I get this spell reversed, they'll be finding your body for weeks.
Haftalarca!
- Weeks.
Haftalarca mı?
Weeks?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]