Hakkınızda çok şey duydum traducir inglés
319 traducción paralela
- Hakkınızda çok şey duydum.
- I've heard a good deal of you.
Hakkınızda çok şey duydum.
I sure heard a lot about you.
- Sizin hakkınızda çok şey duydum.
- l've heard a lot of things about you.
Hakkınızda çok şey duydum, efendim.
I've heard a great deal about you, sir.
Hakkınızda çok şey duydum. Sağlığım ve konumum için ne büyük bir utanç.
Yes, a shame for my modesty and my health.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've heard a lot about you.
Sizi görmek istedim çünkü hakkınızda çok şey duydum.
I asked to see you because I've heard a lot about you.
O zamandan beri hakkınızda çok şey duydum.
I've heard about you since then.
Hakkınızda çok şey duydum.
Oh, I've heard so much about you.
Hakkınızda çok şey duydum Bayan Gill.
I have heard a lot about you, Mrs. Gill.
- Hakkınızda çok şey duydum.
- I heard so much about you.
- Hakkınızda çok şey duydum.
- I've heard so much about you.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've heard so much about you, Doctor.
Sizin hakkınızda çok şey duydum, çok şey.
I've heard a great deal about you, a great deal about you.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've hear alot about you.
Hakkınızda çok şey duydum Binbaşı.
I've heard about you, Commander.
Bay. Blaisdell, Hakkınızda çok şey duydum.
Mr. Blaisdell, I've read a lot about you.
Hakkınızda çok şey duydum komiser.
I know all about you, lieutenant.
Hakkınızda çok şey duydum, ama sizinle tanışmayı hiç beklemiyordum.
I've heard a lot about you, but I never expected I'd meet you.
Sizin hakkınızda çok şey duydum Bay Ogata.
I heard about your work, Mr. Ogata.
- Hakkınızda çok şey duydum.
- I've heard a lot about you.
Hakkınızda çok şey duydum.
Mrs. Crater. I've heard a lot about you.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've heard a great deal about you.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've certainly heard a great deal about you.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've heard about yours.
Hakkınızda çok şey duydum.
I heard a lot about you.
Sizin hakkınızda çok şey duydum Bay Robertson.
I have heard a lot about you, Mr. Robertson.
Sizin hakkınızda çok şey duydum.
I've heard so much about you.
Bay Jones, hakkınızda çok şey duydum efendim.
Mr Jones, I've heard a lot about you, sir.
Sizin hakkınızda çok şey duydum.
I heard a lot about you.
Hakkınızda çok şey duydum.
- Pleasure to meet you. I've heard so much about you.
Hakkınızda çok şey duydum.Tanrım!
My God. I hear you're a swell fellow.
Sizin hakkınızda çok şey duydum.
I've heard a lot about you.
Ahh, hakkınızda çok şey duydum siz şu yoktan var eden adamsınız.
Oh, I've heard about you. You're the guy who does the whatchamacallits, you know, MacGyverisms :
Ben de sizin hakkınızda çok şey duydum ama yarısında inanmadım.
Well, I have heard so much about you too and I don't believe half of it.
Hakkınızda çok şey duydum.
HEARD A LOT ABOUT YOU.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've heard much of you.
Sizin hakkınızda çok şey duydum.
I've heard about you.
Nasılsınız çavuş? Hakkınızda çok şey duydum.
- I've heard a lot about you.
Tabii ya. Hakkınızda çok şey duydum.
I've heard so much about you.
Hakkınızda o kadar çok şey duydum ki, eski bir ahbabımla tanışıyor gibiyim.
I've heard so much about you, it's just like meeting an old friend.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've heard so much about you.
Hakkınızda çok şey duydum.
I've heard of you.
Hakkınızda öyle çok şey duydum ki, çok daha yaşlısınız sanıyordum.
Having heard so much about you, I expected you'd be much older.
Hakkınızda öyle çok şey duydum ki, çok daha yaşlısınız sanıyordum.
Well, having heard so much about you, I expected you to be much older.
Ama sizin hakkınızda hem kendi ülkemde hem de yurtdışında öyle çok şey duydum ki bu fırsatın elimden kaçıp gitmesine göz yummama imkân yoktu.
But I've heard so much about you both in my country and abroad that I couldn't possibly let this opportunity slip by.
Sizin hakkınızda Albay Morgan ve diğelerinden çok şey duydum.
I have heard much about you from Colonel Morgan and others.
Hakkınızda çok şey duydum.
How do you do?
Hakkınızda o kadar çok şey duydum ki!
I've heard so much about you!
Hakkınızda çok şey duydum.
Heard a lot about you.
- Teğmen Hastings,... hakkınızda çok şey duydum.
- Lieutenant Hastings,