English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ H ] / Hanged

Hanged traducir inglés

1,705 traducción paralela
Kendini asmış.
She hanged herself.
Kendini mi asmış?
Hanged herself?
"Öldürülüp asılan kız çocuğu"
"Girl killed and hanged" "Killer cuts up victim's body"
Hala, sadece taşıdığım bir mesaj yüzünden... anneme küfretmeni affetmedim.
And trouble and expense for the privilege of getting hanged? Not so far I'd excuse him motherfucking me That only bore the message.
Eğer şerif olsaydım, seni astırırdım.
If I were sheriff, I'd have you hanged.
Sarkık gözlü adi herifi öldürüp bu yüzden asılırsam... - dükkan için sana iyi şanslar.
If I kill the droop-eyed son of a bitch and my part's getting hanged for it, good luck with the fucking store.
- Suriyeliler Onu astı.
- The Syrians hanged him.
Kendini asmış.
He hanged himself.
Bundan daha hafif nedenler yüzünden insanlar asıldı!
Men have been hanged for less.
Annesi cinayet suçundan asılmıştı.
Her mother was hanged for murder.
- Karım Kraliçe olmadan asılmayı tercih etmem.
I prefer not to be hanged before my wife is queen.
Anson, kraliçenin birlikleri gelince... asi askerlerin işini bitirip, liderlerini de asmayı planlıyordu.
Anson decided that when the Queen's troops arrived... the rebel soldiers would be disarmed and their leaders hanged.
Eğer Mangal asılırsa büyük bir isyan başlayacağını söyledi.
He warned that if Mangal Pandey was hanged there would be a bloody rebellion...
Bu çocuk asılabilir.
That boy will be hanged.
Jamaika'da bir adam efendisini öldürmekten asılmıştı.
I knew a man in Jamaica who was hanged for murdering his master.
Onu astılar Old Bailey'de.
They hanged him... at the Old Bailey.
Asıldı.
Hanged.
Hayır, kendini astı.
No, he hanged himself.
Kendini bir asansör gövdesinde astı
He hanged himself in an elevator shaft.
Kendi ofisinin bulunduğu binanın asansör boşluğunda asılı şekilde bulundu
He was found hanged in the elevator shaft of the building where he had his offices.
Hepinizin asıldığını göreceğim!
I will see you all hanged!
Kardeşlerim öldürüldü, babamla kız kardeşim de asıldı.
My brothers were killed, my papa and my sister were both hanged.
Takılın, hayaletler
Get hanged, ghosts
Banyon'daki hapishaneden alınıp ölene kadar boynundan asılacağına dair planlarım var.
I have made plans that he be taken from the jail in Banyon and hanged by the neck until he is dead.
Marie-Anne idam cezasına çarptırıldı.
Marie-Anne was sentenced to be hanged.
Bunu aklınızda tutarak Kent'i denerseniz, Kent'e geçmiş birçok düşünen insana siz de katılacaksınızdır.
If you try Kent with that in mind, I think you'll agree with many other thinking people who havec hanged to Kent.
Cinayetten tutuklanmış ve muhtemelen asılacağım.
Arrested for murder, and likely to be hanged.
Adam suçlu bulunup asılana kadar bekleseydi bari.
One would have thought that he would at least wait until the fellow was convicted and hanged.
Eşiniz Jacques Lavandier ile ilgili bilgi vermek için görevlendirildim, hücresinde kendisini astım.
It's my duty to inform you your husband, Jacques Lavandier, hanged himself in his cell.
Ama o aptal kendini astı.
for her own use. And she hanged herself, that fool.
Üç yıl önce Ekaterinoslav'da asılmış.
He was hanged three years ago in Ekaterinoslavl.
İdam edilecek kişiye bile son dileği sorulur.
Even a person to be hanged is granted a wish.
Sanırım ortalıkta, Belsen canavarını asmış bir adamın elinden, birkaç içki içecek birileri vardır.
Oh, well, I think there's a few people out there who'd like to buy a pint off the man who hanged the Beast of Belsen.
Tish'i idam ettim!
I hanged Tish.
Ve ben de ipi boğazına geçirip astım onu!
And I just put a rope round his neck, and hanged him for it.
Oysa onun asıldığını görmek için, çok borca girmeye hazırım.
I'd borrow good money to see him hanged.
Dişi domuz asıldı, ama daha da hızlandı, evet, böyle.
Female pig relation hanged, it sped even, well, too.
Kocanızın ailesi, ölümünden sizi sorumlu tutmak için ajan tuttu. Hapse girerseniz ya da idam edilirseniz paranıza konacaklar.
Your husband's family chartered the agency to pin his dying on you... so when you're jailed or hanged, they can bag your gold.
Ve düştüğünde Morey'nin suratı daha bozulmuş görünsün diye yeni bir ışık efekti yaptık. Gerçekten asıldığında, bazen gözlerin patlar. Ve dilin ikiye bölünür.
And we added a great new light effect to help Morey's face look more distorted when he drops because, you know, when you really get hanged, your eyeballs sometimes explode and your tongue splits down the middle.
Kevin kendini astı.
Kevin hanged himself.
Ve sonra ortaya çıkmış ki, işçi kimse onu farketmediği için bunalıma girip kendisini asmış.
The neighbor's hanged himself due to lack of recognition.
Burayı yaptıktan sonra kendini astı.
When they built this place, he hanged.
Onu astılar.
They hanged him.
Farook asıldı ve Fiona'nın kalması için sebep yoktu, o da ayrıldı.
Farook was hanged and Fiona had nothing to stay for, so she left.
Asılmamış.
! He was never hanged.
O asılmadı...
JOUMANA'S VOICE : 'He was never hanged...
Kendilerini astılar...
They hanged themselves...
Burada kendilerini asan kişilerin isimleri var.
Here are the names of those who hanged themselves.
Onlardan biri daha sonra hücresinde kendini asmıştı.
One of them later hanged himself in his cell.
3 hafta süren mahkemenin ardından, Hoss asılarak idama mahkum edildi. İnfaz, suçlarını işlediği Auschwitz'de kurulacak bir darağacında gerçekleşecekti.
After a trial lasting three weeks, Hoss was sentenced to death, to be hanged on a specially constructed gallows on the site of his crimes at Auschwitz
Kesinlikle bir casus olarak asılacaksınız.
You'll quite simply be hanged as a spy.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]