Hanımefendiler traducir inglés
176 traducción paralela
Hanımefendiler, beyefendilere söylemezler, rica ederler.
Ladies don't tell gentlemen. They ask them.
Hanımefendiler, beyefendiler hepinize iyi akşamlar, en sevdiğiniz yayımcı, Dehşetin Sesi, sizlere Zeisberg'den sesleniyor.
( Radio broadcast ) Good evening, ladies and gentlemen, your favorite broadcaster, the Voice of Terror, coming to you from Zeisberg.
- Hanımefendiler falan.
- The ma'am-selles.
Hanımefendiler ve beyefendiler, sizler John Dillinger'in suç geçmişinin sadece önemli noktalarından bir bölüm izlediniz.
Ladies and gentlemen, you have just seen some of the highlights during the span of John Dillinger's life of crime.
Hanımefendiler ve beyefendiler... Bestecimiz, George Harvey Bone.
Ladies and gentlemen... our composer, George Harvey Bone.
Hanımefendiler!
Ladies!
Haydi bakalım hanımefendiler.
There we are, ladies.
Balıklar çok şanslı çünkü güzel hanımefendiler tarafından tutuldular.
And the anchovies are luckier than us too... being handled by pretty girls.
İşte bu kadar hanımefendiler ve beyefendiler
That's all, ladies and gentlemen. That's all.
İyi akşamlar, hanımefendiler ve beyefendiler. Ben Sam Hayes, şimdi akşam haberleri.
Good evening, ladies and gentlemen, Sam Hayes reporting.
Hanımefendiler yıkanmamış bardaklardan içmez.
Ladies don't drink from unwashed glasses.
Kristal şamdanların, şampanyaların dünyası, hafif müzik, kürklerinin içinde zarif hanımefendiler.
A world of crystal chandeliers, Champagne... soft music, elegant ladies and fine furs.
İpekler. Güzel hanımefendiler, şerif, yumuşacık, yusyuvarlak, bembeyaz kollar.
Beautiful ladies, sheriff, with soft, round, white arms.
Günaydın, hanımefendiler.
Morning, ladies.
- Siz rahatınıza bakın. - Al, hanımefendiler sana emanet.
- Now, make yourselves comfortable and, Al, you take good care of them, now.
Siz hanımefendiler hamile ve benim hizmetime muhtaç değilse, kendi işinize bakmanızı öneririm.
And unless all of you ladies are pregnant and need my services
Hanımefendiler yabancılarla konuşmazlar.
You're a strange lady.
Beylerim, hanımefendiler ve beyefendiler, ilginize, lütfen.
My lords, ladies and gentlemen, your attention, please.
Bayan Wright ve Bayan Dobie nazik hanımefendiler ve çok da iyi öğretmenler.
Miss Wright and Miss Dobie are nice young women and good teachers.
Şimdi, hanımefendiler ve beyefendiler!
Now, ladies and gentlemen,
Hanımefendiler taksın diye.
How're they called?
Bay Corcuera. - Hanımefendiler.
Mr. Corcuera, these ladies ‒
Bu hanımefendiler, bazıları hepsi değilse de, pek çoğu, hayatlarında ilk defa hiç bir koşulda tanışma imkânı bulamayacakları doğma büyüme bir beyefendi ile ilişki, sosyal ilişki, kurdular.
Why these ladies have had, some of them..... most of them, if not all of them, for the first time in their lives..... contact, social contact, with a gentleman born and bred... .. whom under no other circumstances could they possibly have met.
Hanımefendiler bir içkimizi alır mıydınız?
Ladies... may we offer you a drink?
Beyefendiler, izninizle, Hanımefendiler kendi odalarına çekilecek.
By your leave, my lords, the ladies would withdraw.
Hal böyleyken siz hanımefendiler sırf hayrına bana yardım edeceksiniz demek.
Nevertheless, ladies, I'm sure you will help me.
Beyefendiler ve hanımefendiler, saygıdeğer yurttaşlar... Çalışmam kendimi tatmin içindi.
Ladies and gentlemen, er, fellow citizens... my work is its own satisfaction.
Ama hanımefendiler gülmez.
But the ladies don't laugh.
Hanımefendiler, yeni dostumuzla tanışın.
Miladies, they must meet our new boy.
Hanımefendiler, bu yeni kiracımız Bay Oliver Twist, hizmetinizde.
Ladies, I forgot that you must meet our new lodger Mr. Oliver Twist, Esquire. Nancy and Bet.
Verona'da. senden genç olan saygın hanımefendiler çoktan anne oldular.
Younger than you, here in Verona, ladies of esteem are made already mothers.
Hanımefendiler!
What ho, my mistresses!
Hanımefendiler kavga başlatmazlar. Ama sona erdirebilirler.
Ladies do not start fights, but they can finish them.
Tamaaam Hanımefendiler yakışıklı görsün bakalım.
Ok, finished. There. How beautiful.
Floransa'lı hanımefendiler giyiyor bunu.
The ladies in Florence wear them.
Evet, hanımefendiler oturun lütfen.
Ah, good... if you two ladies would take a seat...
Soylu lordlarım ve hanımefendiler efendim Don Kişot...
My noble lords and ladies... my master Don Quixote...
Günaydın hanımefendiler.
- Good morning, ladies.
Hanımefendiler beylere hediye veriyorsa, diğer beylere aradan çekilmek düşer.
When ladies make presents to gentlemen, it's time for other gentlemen to retire.
Bayanlar ve baylar,... hanımefendiler ve beyefendiler,... saygın aileler,... seçkin hanımlar :... burada Pafnucio'nun gerçek hikayesi başlıyor,...
Ladies and gentlemen,... lords and ladies,... respectable families,... distinguished ladies :... here begins the true story of Pafnucio,...
- Hoş hanımefendiler nasılsınız?
- How are you two lovely ladies doing?
İyi akşamlar hanımefendiler.
Evening, ladies.
" Campton'lu Hanımefendiler bu şarkıyı söyler...
~ Oh, de Camptown Ladies sing this song ~
Lordlarım, hanımefendiler, beyefendiler ruhunuzun cömertliği için teşekkür ederim.
My lords, ladies and gentlemen thank you for your generosity of spirit.
Hanımefendiler, beyefendiler.... az önce hava saldırısı sinyali verildi.
Ladies and gentlemen.... the air raid warning has just gone.
Lordlarım, hanımefendiler, beyefendiler dilimizin bu en büyük trajedisine gösterdiğiniz ilgi için teşekkürler.
My lords, ladies and gentlemen thank you for the manner in which you have received the greatest tragedy in our language.
Lütfen Sam, hanımefendiler var.
Please, Sam, there are ladies present.
Peki, hanımefendiler sözlerini tutarlar mı? Ne demek istiyorsun?
Do ladies keep their promises?
- Hanımefendiler...
- Ladies.
Keyfinize bakın, lütfen, hanımefendiler ve beyefendiler.
Enjoy yourself, please, ladies and gentlemen.
Bu masa kapandı, hanımefendiler ve beyefendiler.
This table is closed, ladies and gentlemen.