Highly traducir inglés
6,872 traducción paralela
Karantina Bölgesi'nin ne kadar tehlike olduğunu ve silahlı kuvvetlerimizin nasıl zor koşullarda çalıştığını söylememize gerek yok.
We cannot stress highly enough how dangerous the Quarantine Zone is and how hard our armed forces are working.
Adamlarım profesyonel eğitimlidirler, sizin gerçek bir polis olmakla ilgili küçük fantazilerinize ayıracak vakitleri yok, Bay Blart.
My agents are highly trained professionals that do not have time to let you play out your little fantasies about being a real cop, Mr. Blart.
- Lütfen, Maya, ben yüksek eğitimli bir güvenlik uzmanıyım.
- Please, Maya, I'm a highly trained security specialist.
Ameliyatı seçerseniz ki seçmenizi tavsiye ederim hızlı bir iyileşme beklemeyin.
If you choose resection, which I highly recommend you do your recovery will not be swift.
Oldukça fazla değişkene bağlı bir işlem bu.
It's a highly invasive procedure.
O da annesinden övgüyle bahsetti.
He spoke highly of his mama too.
Bu yüzden Minnie'nin kuzey tarafına, annesini ziyarete gittiğini söylediğinde pek ihtimal vermedim ama olabilir dedim.
So when you tell me, minnie went to north side to visit her mama? Well I find that highly unlikely... but okay - maybe.
çoğunlukla da seviştikten sonra.
Violet speaks so highly of you, usually after we've had sex.
Doktorun bizden şüphelenme ihtimali epey bir yüksek.
Highly likely the doctor will suspect us
Oldukça iyi bir tavsiyeyle geldi.
He comes highly recommended.
Bunu benimle konuşmanız hiç de uygun değil.
So, it's highly inappropriate for me to discuss this before...
Oldukça yetenekliydi, ama çok sorumsuzdu.
A highly decorated one at that, but... he was a loose cannon.
Sayın Başkan. Bu çok gizli bir harekat...
Mr. President, this is a highly classified operation- -
İkinizden her zaman çok umutlu oldum.
You know, I've always thought so highly of the two of you, ever since I introduced you.
Şiddetle tavsiye ediyorum.
I highly recommend it.
Madam Bonacieux oldukça tavsiye edildi.
Madame Bonacieux comes highly recommended.
Sezgileri güçlü ve son derece akıllı bir yaratık. Hareketinde güç ve şiir yatıyor.
It's an intuitive and highly intelligent creature with great power and poetry in its movements.
- Karaya çıkışları epey başarılıydı efendim.
The landing out there was highly successful, sir.
İmalathanem küçük fakat maksimum verimde çalışıyor.
My factory is small, but highly productive.
Bunları senden duymak gerçekten garip.
It's strange to hear you speak so highly of it.
Narvik-B denekleri aşırı saldırgan hale geldi.
The Narvik-B subjects became highly aggressive, agitated.
Hava yoluyla bulaşması oldukça düşük bir ihtimal.
It's highly unlikely it's airborne.
Ama şundan emin olun ki insanlar son derece değersizleşiyor.
But rest assured. Human beings are highly inefficient.
Ondan şüphe ederim işte.
I highly doubt that.
- Sizi çok önerdiler.
- You came highly recommended, you know.
Sanırım bunu dediğinde Scott Fitzgerald kuvvetle muhtemel sarhoştu.
I think it's highly possible that F. Scott Fitzgerald was drunk when he said that.
- Çok zeki bir hayvan.
- A highly intelligent animal.
Yumuşak doku korunuyor çünkü dinozor kanındaki demir serbest radikal üretiyor ve bu radikaller çok reaktif.
The soft tissue is preserved because the iron in the dinosaur's blood... generates free radicals, and those are highly reactive.
Yemek yemek çok abartılan bir şey.
- Eating is highly overrated.
Yani bizim bu evrendeki tek zeki canlılar olmamız çok düşük bir ihtimal.
So it is highly unlikely that we are the only intelligent life in this universe.
Hele de Jill o kadar senden bahsettikten sonra.
Particularly since Jill always speaks so highly of you.
Bütüne bakınca, kadınlar da erkekler de kendi fotoğraflarını irdelerken hayli acımasız oluyor.
On the whole, both men and women are highly critical when studying photographs of themselves.
Sarah seni çok methediyor.
Sarah speaks highly of you.
Aşırı derecede bulaşıcı, mikotoksin kaynıyor.
Highly infectious, crawling with mycotoxins?
Oksijenlendirilmiş, solunabiliyor.
Highly oxygenated, breathable.
Ben de size mutlaka bu yeleği giymenizi öneriyorum efendim.
And I highly advise you to wear this vest, sir.
Muhbirin güvenliği için bunun gizli tutulması şart.
This has to be highly classified for the safety of the informant.
Washington'da "gizlilik" pek bir anlam taşımıyordu.
In Washington, "highly classified" didn't carry much water.
Seyirciyi heyecanlandıran, ne filmin mesajıydı ne muhteşem bir performanstı ne de övgülere boğulan bir romandı.
It wasn't a message, it wasn't some great performance, it wasn't a highly appreciated novel that stirred an audience.
Elena senden övgüyle bahsediyor.
Elena speaks very highly of you.
Hem de epey açık bir biçimde fark edilebilir bütün bunlar.
Or we might even say,'highly'possible.
Birisi için bazı şeyleri görmek oldukça zorken başka biri kolaylıkla görebilir diyorum.
I'm saying, what is "hard to see it as" for one person can be highly possible to see it as for someone else.
Mümkün yerine oldukça mümkün yazın.
Instead of'possible,'write it as'highly possible.'
Ne gördüğünü bilmiyorum Ethan ama onların, İsa'nın hayal dünyasından sihirle fırlamış ve ölü bir dil konuşan hayal ürünleri olduklarını hiç sanmıyorum.
Well, I don't know what you saw, Ethan, but I highly doubt they were figments conjured from Galilean fantasies speaking a dead language.
Arapçam iyidir fakat bu metin bir hâyli karışık.
I'm fluent in Arabic, but this script's highly obscure.
Kusura bakma ama bence son derece yakışıksızdı.
I'm sorry, I... I think it's highly improper.
Sizden övgüyle bahsediyor Bayan Poole.
He speaks very highly of you, Mrs. Poole.
Yüksek derecede illegal havafişek bağlantımla hızlıca görüşüp o piç kurusunu alt etmek için gereken her şeyi alacağız.
After a quick stop at my highly illegal fireworks contact, we'll have everything we need to take that bastard down.
Bu çip 1 yıl yetecek miktarda yüksek oranda Zombrex içeriyor.
This chip contains a year supply of highly concentrated Zombrex.
Ama, son derece karlı ve ben yardımcı olabilirim.
But, highly profitable and I can help.
Çok uzun sürmedi ve hiç de profesyonelce değildi.
It just didn't last very long, and it was obviously highly unprofessional.