Horatio traducir inglés
1,445 traducción paralela
Horatio...
- Horatio.
Horatio.
Horatio?
Benim için hatayı üstlenme Horatio.
Don't take a bullet for me, Horatio.
Dale'in arabasının yakınında dövülmesi cinayeti Dale'in işlediğini göstermez.
Horatio, she was beaten near Dale's car. That's not proof he did it.
Bayan Willis, ben Miami Polisi'nden Horatio Caine.
Mrs. Willis, this is, um... this is Horatio caine from miami P.D.
Ciğerlerinde de bir şey buldum Horatio.
Found something else Horatio, in his longs.
Horatio, düşündüğün gibi değil.
Horatio, it's not what you think.
Hiç mantıklı değil.
Horatio, it doesn't make sense, does it?
Horatio, Brad ve onun halkla ilişkiler sorumlusuyla birlikte.
Horatio is with Brad and his publicist.
- Bunun tercümesi ne? Soldaki fotoğrafta Danny Cato'nun verdiği sahne eşyası tabanca var.
Okay, the photo on the left is from the prop gun that Danny cato gave Horatio.
Horatio, atılacak bir adımımızın daha olduğunu düşünüyor.
Well, Horatio thinks we've got only one more bite at the apple.
Horatio, Dan Cofield'ın katilini yakalamışsın.
Horatio. Heard you caught Dan Cofield's killer. - Yeah, that's right.
- Evet?
- Horatio. - Yeah?
Otobüsün çarptığı kurbanın intihar ettiği ihtimalini eleyebiliriz.
Well, Horatio, we can rule out suicide for our Metrobus victim.
- Koryonik gonadotropin testi yaptım.
Horatio, ran the hCG Beta Blood test you asked for.
Seninki ne dostum?
My name is Horatio.
Horatio.
Horatio.
- Horatio?
- Horatio?
Horatio. Çocuklarımı şehir dışına çıkarmam gerekirse haber verirsin, değil mi?
Horatio... if I need to get my kids out of town, you'll tell me, right?
Kardeşin tehlikede Horatio.
Your brother's in danger, Horatio.
Neler oluyor Horatio?
Horatio, what is going on?
- Horatio. - Güvenebileceğim sadece sen varsın.
- Horatio, you're the only one I can trust.
Başka çaresi yoksa göz yumar Horatio.
When he's got no other choice, Horatio.
Hey, Horatio. Şuna bir bak.
Hey, Horatio, look at this.
Ben Horatio Caine.
Yeah, this is Horatio Caine.
Ne zaman Horatio'yu görsem.
Every time I see Horatio.
Horatio, çocuğun her tarafı kurbanın kanına bulanmıştı.
Horatio, the kid had the vic's blood all over his body.
Bana itirafta da bulundu Horatio.
He confessed to me, Horatio.
Evet tekneyi satmaya çalışıyorlarmış.
Yeah, Horatio said she was trying to sell her boat.
Horatio, şuna bir bak.
Hey, Horatio, take a look at this.
Solunum güçlüğü çekmemiş Horatio.
She wasn't just struggling for air, Horatio.
Horatio'nun canı sıkılacak.
Horatio's not gonna like it.
Horatio?
Horatio?
Tamam, Horatio'ya destek olmak isterim ama cinayeti çocuk işlemiş işte.
I mean, I'm all for backing Horatio, but come on. The kid did it.
Demek Horatio bunu kastediyordu.
That's what Horatio was talking about.
Horatio'yu arayacağım.
I'll call Horatio.
Kim olduğunu bilmiyorum Horatio.
I don't know who this boy is, Horatio.
Horatio'nun gözaltında tuttuğu bir şüpheli var.
Horatio's got a suspect on ice.
- Horatio.
Horatio. Yeah.
Horatio'yu arasak iyi olacak.
We should call Horatio.
Horatio, itiraf ettirebildik mi?
Horatio, did we get a confession?
Sence Darius gibi bir adam kendiliğinden durur mu Horatio?
You think a guy like Darius can stop on his own, Horatio?
Yanımda Miami-Dade Polis Biriminden Komiser Horatio Caine var.
I'm here with Lieutenant Horatio Caine, Miami-Dade PD.
Horatio, kartvizit buldum.
Horatio... a business card.
- Horatio...
Horatio...
Horatio'nun bahsettiği de buymuş.
That's what Horatio was talking about.
Asıl sen benimkine girmişsin.
Actually, you're in mine Horatio.
Bay Seaver'ın hemen gelip benimle görüşmesini sağla.
Horatio.
- Horatio...
Hey.
Benim adım Horatio.
no.
Horatio'nun garaj cinayeti otopsisini yeni bitirdim.
Just finished post on Horatio's garage shooting.