English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ I ] / Indistinct

Indistinct traducir inglés

1,057 traducción paralela
[Kadın Spiker]
[Woman On TV, Indistinct]
Mutlu olmasının Johnny'nin dönüşüne bağlı olduğu hissine karşı elimden bir şey gelmiyor.
( TV Continues, Indistinct ) ( Walt Narrating ] I can't help feeling that his well-being depends on Johnny coming back.
Güzel vakit için sağol be! Hey John.
[indistinct] Thanks for tellin'me.
S.ktiğimin yemeği, yediğim en güzel yemekti.
Best fuckin'food I ever ate. [Tv, indistinct]
Biraz daha kokainimiz olsaydı.
I wish we had some more coke. [Indistinct]
[Belli belirsiz konuşmalar]
[indistinct conversations]
[Şerefe ve alkış ] [ Belli belğirsiz konuşmalar]
[Cheers and applause ] [ indistinct conversations]
[Belli belirsiz itişmeler, kavga]
[indistinct shouting, fighting]
[Belli belirsiz konuşma]
[indistinct talking]
[Motor durur ] [ Belli belirsiz uzaktan konuşma]
[Engine stops ] [ indistinct, distant conversations]
[Belli belirsiz bağırma]
[indistinct yelling]
"Mutlu birliktelik" çalan kaplumbağa. [Belli belirsiz bağırma]
[ "Happy Together" by The Turtles plays ] [indistinct yelling]
TV'den ripleyen : sansliadam.
( low, indistinct chatter ) ( sighs )
Pekala, Temel kurallarý belirleyelim.
Okay, let's set the ground rules here. ( indistinct excited chatter )
Bunları üste koyun. Tamam şunu ileri al.
( INDISTINCT CHATTERING )
Dikkat et lütfen.
Please, be careful. [Man Over Radio, Indistinct]
Güzel bir gün, ben şey -
AND I- - [Indistinct Chattering]
10 : 30 "La Strada dell'amore"
1 0 : 30, La Strada dell'amore- - [Continues, Indistinct]
.. Bu kenarda.
ALL RIGHTY. [Chattering, Indistinct]
- Bu türden hiçbir şey yapmamalıyız.
[Indistinct] CLEARLY A VIOLATION, AGREED?
... Ne kadar rahatlamış olduğumu söyleyemem.
[Iovine Laughing ] I CAN'T TELL YOU HOW RELIEVED I AM. [ Iovine Continues, Indistinct]
- O, orada yaşamıyor mu? - Evet, orada. Arkada.
[Indistinct]
Ne?
- What? - [indistinct chatter]
! Aptal, orospu çocuğu!
[indistinct yelling ] [ cheering]
Ateşi olan var mı? Naber, Blood?
Anybody got a light? [indistinct shouting] What's up, Blood?
Hey, hassiktir adamım! Senin o lanet kıçını tekmeleyeceğim!
Hey, goddamn it, man! [indistinct shouting ] [ siren wailing]
Hey, amcamız Meyve Suyu Kafa ve büyükbabamız Goril pizza yapmamıza yardım edecek mi?
- What the hell? [Indistinct chatter from inside]
- Erkek kardeşin nerede?
- Where is your brother? - [Kids Talking, Indistinct]
- Daha önce hiç profesyonel olarak söylemedim.
- [Indistinct Chattering] - I haven't ever sung professionally.
Biraz baş başa vakit geçirelim, sen ve ben.
Indistinct ] Let's have a little quality time together, just you and me.
- Fıstık gibi. - Nasıl piliç ama?
[indistinct conversation]
Bir çobanın,
Says a rancher- - [continues, indistinct]
Howard Hawks ve Anthony Mann gibi yönetmenler western filmlerinin ustalarıydılar.
[Indistinct Howling] Like Howard Hawks, Anthony Mann had been a master of the western.
Hemşire, hastasının tedavisi için büyücüden yardım istemeye çıktığı zaman paralel bir dünyaya sürüklenir.
- She " s drawn into a parallel world... - [Indistinct Howling] when she seeks the help of sorcerers to cure her patient.
İz belirsizleşti.
The trail has become indistinct.
Öyleyse başka fikrin varmı?
( indistinct police radio transmission ) So you got any ideas?
- Ben de.
( indistinct excited chatter )
Tahliye edin!
[INDISTINCT VOCAL NOISE] Evacuate.
Hadi hadi!
- [Talking, Indistinct ] - [ Shouting, Indistinct ] [ Herman] Hit the hole!
İşte geliyorlar.
Give'em some room. [Indistinct Shouting]
- Şişt şişt.
[Chattering, Indistinct]
Korkmadım.
[indistinct chatter] I ain't scared.
Hey, kapa çeneni!
[indistinct arguing] Hey, shut up!
Hadi!
[Gasping ] [ indistinct jeering] Yeah!
Hey, çocuklar, pardon çocuklar!
[indistinct chatter] Hey, guys! Excuse me, guys!
Olan olmuş biten bitmiş.
" [Singing Continues, Indistinct ] - It's been done. - [ Tires Screech]
Bu herifte ne bulduğunu anlamıyorum doğrusu.
[indistinct oath] I don't understand what you see in that guy.
Sekreter Forrestal herhangi bir not bıraktıysa bile hiç bulunamadı.
[chattering, indistinct] lf secretary forrestal left any kind of note, it was never found.
TVRip black _ milk Nisan 2008
( Indistinct )
Kimliğinizi görebilir miyim?
[Indistinct] Do you have any identifiication?
Git.
[Continues, Indistinct]

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]