Infinite traducir inglés
1,504 traducción paralela
Mesela Arthur Dent, "muhteşem havlum olmadan bir yere gitmezdim" dediği anda uzay zaman doğrultusunda bir solucan deliği açıldı ve bu sözleri uzayın sonsuzluğunda ilerleyerek, yıldızlararası bir savaşın eşiğinde bulunan garip savaşçı yaratıkların yaşadığı çok uzak bir galaksiye taşıdı.
For instance, at the very moment that Arthur Dent said, "I wouldn't want to go anywhere without my wonderful towel" a freak wormhole opened up in the fabric of the space-time continuum and carried his words far, far back in time, across almost infinite reaches of space, to a distant galaxy where strange and warlike beings were poised on the brink
Bay Dobbs sonsuz sayılar programımızda.
Mr. Dobbs is in our infinite program.
"Geleceğin soğuğu sonsuzdur."
" The future of cold is infinite.
"Kitapçılar sonsuzdur ve Eylül ayı hariç, asla dolu olmazlar."
"The bookstores are infinite " and so are never full except in September. "
Bir kadın orkide aldığında... bir sonsuz olasılıklar bulutunun... üstünde süzülüyormuş gibi hisseder.
When a woman gets an orchid... well, she feels like... she's floating on a cloud of infinite possibility.
Sonsuz işaretli sayı.
It's the infinite number.
Kucak dolusu sevgiler, Lena.
Infinite X's and O's, Lena.
Şımarık aristokrat veledin sonsuz bilgeliği.
The infinite wisdom of a spoiled patrician brat.
Şuna bak, oğlum ; sonsuzluk.
Look at that, my boy, the infinite.
Tanrı gibi sonsuz bilge birisi, bunun sonunun nereye varacağını bilmeliydi.
God in his infinite wisdom must have known where that would lead.
İnsanoğlu, kurduğu imparatorluktan emin olarak sınırsız bir gönül rahatlığıyla dünyanın en ücra köşelerine kadar yayıldı.
With infinite complacency, men went to and fro about the globe confident of our empire over this world.
Milyarlarca insanın canı pahasına, insanoğlu bağışıklık ve bu gezegenin sayısız organizmaları arasında yaşama hakkı kazanmıştı.
By the toll of a billion deaths, man had earned his immunity, his right to survive among this planet's infinite organisms.
Sanırım, majestelerinin dikkat ve duyarlılık gerektiren bir sorunu var.
I should suppose that Your Majesty he / she has a problem... that requests discretion and infinite delicacy?
Pornografiyle ilgili düşüncelerim şu olgu etrafında dolanıyor : aslında çok azımız zombiyiz detektifiz, kovboyuz ya da uzayadamıyız. Buna rağmen, ortalıktaki sayısız kitapta bu yaşam biçimleri tekrar tekrar anlatılıyor.
My thoughts upon pornography tend to revolve around the fact that while few of us are zombies, detectives, cowboys or spacemen, there are an infinite number of books that are recounting the stories of those lifestyles.
Tanrı'nın sonsuz doğasına... sebeplerle ulaşılamaz, çünkü sınırlı olan,... sınırsız olanı yeterli seviyede anlayamaz.
"The infinite nature of God... is unattainable through reason, because the finite... cannot adequately understand the infinite".
Sonsuz bilgeliğini bize getirecek size bu hediyeleri sunuyoruz
In exchange for the infinite wisdom you will bring to us we offer you these gifts.
- Sonsuzluğu görmüş biri olarak açık konuşmuyorsun.
- For someone who's seen the infinite you're vague.
Stuart, sonsuz sağlık için kırıcı şifre nedir?
Stuart, what's the cheat code for infinite health?
İnancım sonsuz.
My faith is infinite.
Sessiz gökler boşken benim acım sonsuz.
My suffering is infinite while the silent skies are empty.
Bir zamanlar Johanna adında bir azize vardı, sonsuz iyiliği yüzünden kaybetti.
Once there was a saint called Johanna who failed because of her infinite goodness.
Sonsuz iyiliği ona kaybettirdi, sonra da dünya küçük vücudunu yutuverdi.
Infinite goodness was her failure and the Earth swallowed her small body.
Sonsuz iyilik sana kaybettirdi.
Infinite goodness was your failure.
Kadınlar sonsuz değişiklik yaratabilirler.
- Really? Women are capable of infinite variety.
Sonsuzluğa dalış. Kayıtsızlık anının hazzı.
A dive into the infinite the ecstatic moment of oblivion.
Sonsuz merhametiyle Allah... bize başarı ihsan ederse... ne mutlu.
And if God in His infinite mercy should... bestow us with success, so be it.
Sonsuz iyiliğinle bizlere de erdemli bir yaşam, Tanrı korkusu...,... ve senin yolunda ölmeyi nasip etmeni yalvararak dileriz.
And we beseech thyn infinite goodness to give us grace to live in Thy fear and love and to die in Thy favour.
Kötü rüyalar görüyor olmasaydım, az ve öz sınırlar koyarak kendimi uzayın kralı sayardım.
I could be bounded in a nutshell... and count myself a king of infinite space... were it not that I have bad dreams.
Şahsen, umuyorum ki işinizi uluslararası bir görev ve sorumluluk bilinciyle yaparsınız.
Personally, I hope that you know that our work entails pride and an infinite sense of duty to this national business.
"Sonsuz imgelemli genç bir adam", demişti sanırım.
"A young man of infinite vision", I think he said.
Tanrı ve O'nun ebedi hikmeti, Bayan Garret... öyle bir düzen koymuştur ki, altın neredeyse rezalet de oradadır.
The Creator, in His infinite wisdom, Mrs Garret, salted His works... so that where gold was there also you'd find rumour.
Ve senin bilgin sınırsız, Doktor.
And YOU have infinite knowledge, Doctor.
Geveleme kapasitemin sınırsız olduğunu biliyorsun.
Well, you know my babbling capabilities are infinite.
Bu bizi nasıl da bağlıyor sonsuz insanlarla iletişim ağında. "
How that links us all into an infinite network of human connections. "
Bu bizi nasıl da bağlıyor sonsuz insanlarla iletişim ağında. "
How that links us into an infinite network of human connections. "
İkili sistemler için sonsuz boyutlu homolojik cebir.
Infinite-Dimensional Homological Algebra for Binary Systems.
" Elbette, S için hesaplamayı sonsuz tekil gruba yayınca, herkes için açıktır ki deham, ölümüm halinde- - beynimin Smithsonian müzesine verilmesini emreder.
"Certainly in extending the calculation for S to the infinite unitary group, it would be obvious to anyone that my genius would mandate, upon my death, the inclusion of my brain in the Smithsonian."
Ama sonsuz sayıdaki kombinasyon sonsuz sayıda şekil olasılığnı yaratır.
But the infinite number of combinations creates the possibility for an infinite number of forms.
Şunu aklında hiçbir zaman çıkarma kuantum fiziği, içinde sonsuz olasılık barındırır.
Well, keep in mind, quantum physics maintains an infinite number of possibilities.
Verilen herhangi bir kümede, sonsuz sayıda olası hipotez ve sonuç vardır, çok büyük sayıda sonsuz sonuçlar.
Any given data set, there are an infinite number of possible hypothesis and conclusions,
Ben Cohen'la çıkıyorum, tamam mı? Sabrım sonsuz yani.
My patience is infinite.
Ama bazı şeyleri senden asla alamadım, nezaketini, anlayışlı kişiliğini ve benim gibi büyük bir ahmağa karşı gösterdiğin sınırsız sabrı.
But some things I could never take from you, your kindness, your gentle spirit, and your infinite patience with a big dumb jerk like me.
"Evren sonsuz" diyor.
It says "The universe is infinite".
- Evren sonsuzdur.
- The universe is infinite.
Yalnızca tek bir gerçek vardır.
There's only one truth. The universe is infinite.
Evren sonsuzdur, öyleyse bu tastaki hazine hakkındaki şey yanlış olmalı, yani hazine şeyi...
The universe is infinite, thereforth the statement about the treasure being in this pot has to be false, so the treasure must be in...
- Evren sonsuzdur hatırladın mı?
The universe is infinite remember?
Evrenin sonsuz olduğu varsayılır.
The universe is supposedly infinite.
Evren gibi, sonsuz.
Like the universe, it's infinite.
Onun namussuzluğu sınırsız.
Infinite is her deviousness.
için büyük bir darbe oluşturuyor.
At the infinite-dimensional simplex which... causes a stroke to the entire theory.