Jono traducir inglés
51 traducción paralela
Hayal kurmak ve çizgi romanlar sana başarı sağlamaz Jono.
[Woman] Dreaming and looking at funny papers will not make you a success in this world, Jono.
- Jono, sen misin?
Jono, is that you?
Bir daha çalışmayacak mısın Jono?
Aren't you ever going to work again, Jono?
Adın Jono, değil mi?
It's Jono, right?
Peki Jono, radyasyon hasarından kurtulmuş görünüyorsun.
Well, Jono, you seem to have escaped radiation damage.
Ben Jono.
I am Jono.
Jono! Ne oldu?
Jono!
Jono!
Jono!
- Jono!
- Jono!
Jono, bunu derhal kesmeni istiyorum!
Jono, I want you to stop this immediately!
Jono, neden o sesi çıkarıyorsun?
Why do you make that noise?
İşte geldik Jono?
Here we are, eh, Jono?
Jono, kaptanın, Endar... seni hiç incitti mi?
Jono, your captain, Endar... Has he ever hurt you? Inflicted pain?
Jono?
Jono?
- Jono, neredesin?
- Jono, where are you?
Benim adım Jono.
My name is Jono.
Bunlardan hiç hatırladığın var mı Jono?
Do you remember this? Your parents?
Jono, ailen Talarianlılar tarafından öldürüldü.
Jono, your parents were killed by the Talarians.
Jono.
Jono.
Saçma Ben Jono'yı asla incitmedim.
Nonsense. I've never harmed Jono.
Jono kaburgalarını bir T'stayan'a binerken kırdı.
Jono broke his ribs riding on a t'stayan.
Jono'yu görmeme izin verirsen, iyi bir baba olduğumu da açıkça göreceksin.
If you will allow me to see Jono, it will be clear to you I have been a good father.
Sence Endar'ın Jono'yu görmesine izin vermek yanlış mi olur?
You think it unwise to let Endar see Jono?
Şu an Jono için çok hassas bir zaman.
This is a very fragile time for Jono.
Jono, evladım.
Jono, my son.
Pekala, Jono, bu insanlar hakkında ne düşünüyorsun?
Well, Jono, what do you think of these humans?
Jono'ya erişebilsek, kökeniyle bağlantısını bir sağlayabilsek, bizimle gelmeyi tercih edebilir.
If we can just reach Jono, help him make connections with his origins, he may choose to come with us.
Endar'ın, Jono üzerindeki hak iddiası Talarian geleneklerine dayanıyor.
Endar's entire claim on Jono is based on Talarian custom.
Bu, insan olmanın bir parçasıdır Jono.
It's part of being human, Jono.
Dün gece, Jono, Kaptan Picard'a saldırdı ve onu öldürmeye çalıştı.
Last night, Jono attacked Capt Picard and tried to murder him.
Jono, ölümün ne benim, ne de başkasının elinden olmayacak.
Jono, you're not going to die at my hands or anyone else's.
dün gece Jono bana bir hançerle saldırdı.
Last night, Jono... attacked me with a dagger.
Bu gemide bir suç işlendi, ama onu Jono değil, ben işledim.
A crime was committed on board, but it was not Jono's. It was mine.
Jono'yu bulduğumuzda, yapılması gereken çok belliydi.
When we found Jono, it seemed so clear what had to be done.
Elveda, Jono.
Goodbye, Jono.
Tavuk almak için Jono'ya gittim ama kapanmıştı.
I went to Jono's and it was closed.
- Jane Coloman olmaz mı?
What about Jono Coleman? I thought he was up for it.
- Merhaba, Jono.
- Hey, Jono.
Jono, şuna bak.
Jono, check it out.
Jono çıkar onu buradan.
Jono, get him out of here.
Jono, Gidelim!
Jono, let's go!
Brook'la Jono'ydu.
It was Brook and Jono.
- Jono?
Jono?
Galveston Hava Taşımacılık, Jono konuşuyor.
Galveston Air Cargo, Jono speaking.