Kancık traducir inglés
1,025 traducción paralela
Uyanık kancık!
That cunning wench!
Kancık kovalayan köpeklerinki gibi.
Like a dog after a bitch.
Sus dedim kancık.
Stop it, you bitch.
- Atla, kancık!
Jump, you bitch!
Tabii bu, süzme bir kancık için kolay bir iş olsa gerek.
Yeah, well, that ought to be easy for a genuine son of a bitch.
Eminim, o kancık, babamın vasiyetini değiştirecektir.
I bet the old bitch has altered his will.
Bir kancık öldürüldüğü zaman, nasıl göründüğü onu o kadar da endişelendirmez.
When a dame gets killed, she doesn't worry about how she looks.
Onu bir "kancık" diye çağırmayı keser misiniz?
Will you stop calling her a dame?
Hiç "bebek" ya da bir "kancık" diye çağırmadığınız bir kadın tanıdınız mı?
Ever know a woman who wasn't a " "doll" or a " "dame"?
Washington Heights'ten bir "kancık" ondan bir tilki kürk kopartmış.
A " "dame" in Washington Heights got a fox fur out of him.
Bunu, senin bir "kancık" olduğunu düşünen aç gözlü ve kaba, ikinci sınıf bir dedektifin yanına bırakacağımı mı sandın.?
Do you think I'm going to leave it to the vulgar pawing... of a second-rate detective who thinks you're a dame?
Senden başkasını düşünemiyorum. Seninle sanki köpekle kancık, atla kısrak gibiyiz. Sürekli ikimizin hayalini kuruyorum.
I think of nothing but you, of you and me playing dog and bitch, horse and mare, of you and me in every way.
- Billy'ye kancık bulmalıyız.
- We ought to buy Billy a piece of ass.
- Hayır. Etrafta sürtüp, azgın bir kancık gibi sızlanıyorsun. Sırf altınlarımı çalmak için!
Crawling around, snivelling like a bitch in heat, and only to steal my gold
- Ne türden bir kancık bu geceyi onunla geçirecek?
What bitch will accompany him tonight?
Ama bir gün çok güzel bir kancık görmüş.
He follows her but loses track of her.
Kımıldamayın sizi kancıklar!
You women, don't move!
Çürümüş... Kancık, doğru kelime bu işte.
Rotten no, gamy!
Kancık.
That's the word.
Budala kancık!
Stupid bitch!
Tekrar söyle, seni kancık!
Say that again, you bitch!
Kancık...
Bitch...
Aptal kancık!
Stupid bitch.
Benim tam bir kancık olduğumu sanıyorsunuz!
You must take me for a bitch.
Bu ne kancıklık!
Ain't this a bitch!
Sen ve şu kancık başınızı derde sokacaksınız.
You and that broad are gonna get yourself in trouble.
Ama alımlı bir zenci kancık, genelde parmakları için satın alınmaz.
But a comely nigger bitch is rarely bought for the way her thumbs look.
Gel buraya, seni kancık.
Come on back here, you wench.
- Kancık alabiliriz demiştiniz.
- You said we could have a wench.
Haydi kancık!
Come on, wench!
Bu kancık için kim 100 sterlin verecek?
Who'll offer me 100 pounds for this wench?
Sağlıklı bir vücuda sahip bir kancık.
A wench sound of wind and body.
Sakat bir tarla işçisi, melez bir kancık ve yaşlı bir kemancı.
A crippled field hand, a mulatto wench and an old fiddle player.
" İşte taze bir kancık Dr. William.
" Here's a comely wench, Dr. William.
Çok hoş bir kancık.
Fine-looking wench.
Kancık neden yanıt vermiyor?
Why won't the little bitch answer?
Bir kancık!
It's a fucking girl!
- Kancık.
- Bitch.
Yanında ateşli bir kancık gibi yürüyor...
She walks by you like a bitch in heat...
Ah, bugün yüksek mahkemede ne kancık bir sabah geçirdim.
Oh, I've had a bitch of a morning in the high court!
Beni kancıklık yaparak yenmiştir.
He won by trickery.
Kancık.
Bitch.
Kösele Surat, seni kancık, ben sana...
Leatherface, you bitch, I'll...
Bak kaplamama ne yaptın, seni kancık!
Look what you did to my plate, you bitch!
Zavallı kancık. Evet, şunları kasabadan kim temizlemek ister, şerif?
Yeah, why don't you run us out of town, Sheriff?
Sen, Freddy, nerede saklanıyorsun seni yanık suratlı kancık!
Yo, Freddy, where you hiding, you burnt-face pussy!
Krueger, kancık!
Krueger, pussy!
- at suratlı kancık.
- horse-faced space dogs.
Kancık herif!
Look at you, bitch!
- 16 numaradaki kancık seni! - Durun, yapmayın!
Toffee-nosed little bitch!
- Ya kancık?
- Her as well.