Kaçmıyorum traducir inglés
425 traducción paralela
Kaçmıyorum.
I ain't running.
Artık kaçmıyorum.
I'm not running away anymore.
Onlardan kaçmıyorum.
I'm not running away from them.
Bekle bir dakika, kaçmıyorum, değil mi?
One moment, I'm not running away, am I?
Kaçmıyorum.
I'm not.
Kaçmıyorum artık.
I'm through running.
Ben kaçmıyorum.
I'm not running away.
- Ben kaçmıyorum.
- I'm not running away.
Bir yere kaçmıyorum.
I'm not running away.
Sayın hakimler, yaptıklarımın sorumluluğundan kaçmıyorum.
Your Honours, I do not evade the responsibility for my actions.
- Artık kaçmıyorum.
- I'm not running any more.
Çünkü artık kaçmıyorum.
Because I've quit running.
Artık kaçmıyorum.
I'm through running.
- Evet, özellikle ben de onun gibi senden kaçmıyorum
- Yes, and above all because I, too like him, will never run away from you.
Kaçmıyorum, Levius.
I do not run, Livius.
Artık geçmişimden kaçmıyorum, değil mi?
I'm not holding back at all, am I?
Kaçmıyorum, mücadele ediyorum.
I'm not running, I'm surviving.
Hayır, kaçmıyorum.
No, I'm not running away.
Kaçmıyorum, çünkü sizinle anlaşabiliriz.
I didn't try to run away.
Yapma Angel, bir yere kaçmıyorum.
Christ, Angel, I'm gonna be here.
kaçmıyorum
I won't leave
Kaçmıyorum.
I'm not on the run.
Okulda değiliz, ve ben kolaya kaçmıyorum.
We're not in school, and I'm not going to be easy.
Kaçmıyorum Pedro.
I'm not running, Pedro.
Neden şimdi kaçmıyorum?
Why don't I run now?
- Ben devrimden kaçmıyorum!
- I am not abandoning the revolution!
Kimseden kaçmıyorum.
I'm not avoiding anyone.
- Kaçmıyorum.
- I'm not running away from anything.
- Kaçmıyorum.
- I'm not wimping out.
Aşırıya kaçmıyorum.
I'm being very conservative.
Bu durumda kaçmıyorum!
This time I'm not running away!
Wally, hiçbir yere kaçmıyorum. Sadece çekip gidiyorum.
Wally, I will not flee nowhere, just calm down.
Senden kaçmıyorum, Sam.
I ain't running nowhere.
Beni kovalamıyor ve bende kaçmıyorum.
He's not chasing. You are being ridiculous.
Ve kendi ülkemden kaçmıyorum.
And I'm not running away from my own country.
- Bu sorumluluktan kaçmıyorum... onu bağrıma basıyorum.
- I dont shrink from this responsibility... I welcome it.
- Kaçmıyorum..
I'm not running a way.
Kaçmıyorum.
I'm not reneging.
Bir yere kaçmıyorum, Larry.
I'm not running away, Larry.
- Kaçmıyorum.
- I'm not running.
- Kaçmıyorum.
I wasn't running away.
Kaçmıyorum ama sana söylemem gerekenler var.
I'm not, but I have to tell you something.
Ben sorumluluklarımdan kaçmıyorum! Sadece önemli bişeyler yapmak istiyorum o kadar!
I've got something more important to do!
Kaçmıyorum, aceleyle gidiyorum.
I'm not running away. I'm leaving in a hurry.
Yardım etmekten kaçmıyorum.
I don't mind giving you a hand.
Hiçbir şeyden kaçmıyorum.
I ain't running from nothing.
Kaçmış olmalıyım, hatırlamıyorum.
I must have escaped. I don't remember.
Gözünden de bir şey kaçmıyor bakıyorum.
Oh, so you noticed that, eh?
J-Rock, dün akşam hapisten kaçmış, onu arıyorum.
I'm looking for him.
- Senden kaçmıyorum.
- I'm not backing away from you.
Ben kaçmıyorum.
I'm not eloping