Kendall traducir inglés
837 traducción paralela
Kendall'ı gördünüz mü?
Have you seen the colonel? No. No?
Merhaba Kendall, bana kahve ısmarlayacağını unutmadın değil mi?
Now, colonel, don't forget you're coming with me to buy my carpet. What? Oh, yes.
"Trevor Kendall'ın kedisi önünde bile yapamadım."
Owen! - Wait!
Albay Marlowe, Binbaşı Kendall.
Colonel Marlowe, Major Kendall.
Binbaşı Kendall, General Grant'in karargahından bize özel emirle yollandı.
Major Kendall has just been assigned to us by General Grant.
Tabancan nerede, Kendall?
Where are your side arms, Kendall?
Kendall da sizinle geliyor.
Kendall goes along.
- Hasta listeni aldım, Kendall.
- I got your sick list, Kendall.
Bu yeni bir şey değil ki, Kendall.
There's nothing new about this, Kendall.
Kendall nerede?
Where's Kendall?
Dr. Kendall genç bir zenciyle beraber şuradaki kulübeye gitti.
Dr Kendall went over to that cabin with some young coloured people.
Kendall, Tanrı aşkına ne yapıyorsun?
Kendall, what the devil are you doing?
Pekala, Kendall.
All right, Kendall.
Beni fazla zorlama, Kendall.
Don't push me too far, Kendall.
Binbaşı Kendall.
Major Kendall.
Kendall'dı, öyle değil mi?
Kendall, isn't it?
Binbaşı Kendall, puronuz.
Why, Major Kendall, your cigar.
Binbaşı Kendall, bir doktor.
Major Kendall a doctor.
- Kendall, bu da ne...?
- Kendall, what in the name of...?
Sen neredeydin, Kendall?
Where were you, Kendall?
Binbaşı Kendall.
Dr Marvin. Major Kendall.
Bu daha ne kadar sürer, Kendall?
How long are you going to be, Kendall?
Devam et, Kendall!
Go ahead, Kendall!
Gözlerim var, Kendall.
I've got eyes, Kendall.
Hadi, işini yap, Kendall.
Go on with it, Kendall. - Ooh!
Adım Eve Kendall. 26 yaşındayım ve bekarım.
I'm Eve Kendall. I'm 26 and unmarried.
Eve Kendall.
Eve Kendall.
Kendall.
Kendall.
Bayan Kendall mı?
Miss Kendall?
- Hoşçakalın. Fikrinizi değiştireceğinizi bilsem, Bayan Kendall'dan söz ederdim. Hani şu nefret ettiğiniz kadından.
If there was a chance of changing your mind I'd talk about Miss Kendall of whom you so obviously disapprove.
Bayan Kendall'a karşı çekiciliğinizi kullanıp aklını çelmeseydiniz...
If you hadn't made yourself so attractive to Miss Kendall that she fell for you...
Yaşayan insanlar arasında görülmeniz, Bayan Kendall için ölümcül olur.
If you were seen wandering about healthy, it could prove fatal to Miss Kendall.
Bayan Kendall'a çok değer veriyorsunuz...
I know you're terribly fond of Miss Kendall....
Kendall'ın verdiği referans.
Reference, that is. Kendall's, yes.
Kendall benim ilk gerçek işimdi.
Kendall's was my first real job.
Ayrıca Kendall'da, hiçbir değişiklik için acele edilmiyor gibi görünüyordu.
Well, it wasn't a very exacting position, and there didn't seem much immediate chance for anything else at Kendall's.
Pittsburgh'a gittim ve Kendall'da işe başladım. Daha iyi bir iş bulana kadar.
I went to Pittsburgh and got the job at Kendall's until I could look around for something better.
Haydi Kendall'ın fikrini alalım.
Let us see what Kendall thinks.
İyi günler, Bwana Kendall.
Good afternoon, Bwana Kendall.
Richard'la hiçbir zaman evlenemeyeceğiz. çünkü o Kendall ile birlikte, ve umarım mutlu olurlar.
Richard and I are never getting married because he's with Kendall, and I really wish them all the best.
Kendall beni yine bağış etkinliklerinden birine sürüklüyor.
Kendall's dragging me along to another one of her fundraising events.
Kendall, burada ne yapıyorsun?
Kendall, what are you doing here?
Bunları Kendall'a götür.
Take these to Kendall.
Ben, Dr. Paul Kendall.
I'm Dr paul Kendall.
Ben, Dr. Paul Kendall.
My name is Dr paul Kendall.
Kuzenim Kendall bir keresinde sarhoş olup garip yiyecekler yemeye başladı.
My cousin Kent... My cousin Kendall from Indiana, he got high once. And, you know, he started eating, like, really weird foods.
Mark Kendall.
Mark Kendall.
Seni daha önce de pantolonsuz gördüm, Mark Kendall.
I've seen you in your shorts before, Mark Kendall.
Ve Mark Kendall vampir.
And Mark Kendall... vampire.
Bayan Eve Kendall beni bekliyordu.
Miss Eve Kendall is expecting me.
Kendall'daki işe kabul edildim fakat çok talepkâr bir pozisyon değildi.
I got the job at Kendall's, but it was...