Km traducir inglés
42,621 traducción paralela
Karanlıkmış.
It's... It's dark.
Ne çıkmış ne birlikte yaşamış bir çift.
One pair that was neither dating nor living together.
Çıkmış ama beraber yaşamamış bir çift.
One pair that was dating but not living together.
Ve tabii birlikte yaşamış ve çıkmış bir çift.
And then, of course, one pair that was living together and dating.
Karşı çıkmıyorum.
Well, I'm not refusing.
Ölüm kararı çıkmış olan benim.
I'm the one with a death sentence.
Eğer soran olursa, Suzanne seyahate çıkmış dersin.
If anyone asks, Suzanne's gone travelling.
- Çağrıda. Evsizlerin barınağında yangın çıkmış.
Homeless encampment caught fire.
- Geçen Bataklık Günü'nde bunu sıkmıştım.
- Liquid Moan, nice.
Umarım açıkmışsındır çünkü kendi bekarlar sandviçimi yapacağım. - Yani etin üç farklı tarafından alıyorum ve sonra onları bu şekilde ezip tek hale getiriyorum ve öyle koyuyorum. - Öyle mi?
Well, I hope you worked up an appetite, because I'm gonna make my Singles Sliders.
Robby ile çıkmıyorum, tamam mı?
I'm not dating Robby, okay?
Rakamlar 0-100'ün 2.9 saniye olduğunu ve arkadaki kanatla maksimum hızın 335 km / s olduğunu söylüyor.
The figures say it'll do 0-60 in 2.9 seconds. And has a top speed of 208 with that wing on the back.
5 km'yle zar zor dönebilirsin.
You'd barely be able to get round at three mph.
Bekle bir dakika. 420 km / s ve 9 dakika.
Hang on a minute. 261mph at nine minutes.
Neden camdan çıkmıyoruz?
Well, why don't we just go out of the window?
Neden camdan çıkmıyoruz?
Why don't we go out of the window?
320 km / saat.
199 miles an hour.
Çok pahalı bir 1 km / s.
That's a very expensive mile an hour.
Yarım saniye ve 1.5 km / s maksimum hız için 100.000 Pound.
It's ã100.000 for half a second and 1mph top speed.
Geçtiğimiz günlerde biri radarın arkasına gizlice yaklaşmış sessizca plakasını sökmüş kendi arabasına takmış ve 160 km / s'le radara girmiş.
Now, someone, the other day, snuck up behind the speed-camera van, quietly undid its number plates put them on his own car and drove past at 100 miles an hour.
35 lt / 100 km.
6.6.
Son 48 saatte 15 lt / 100 km.
15.7 in the last 48 hours.
Hayır, hiçbir şey aklından çıkmıyor.
No, nothing's coming to mind.
Hollanda topraklarından çıkmış en iyi gruplardan birisi ve burada, dünyanın en büyük 6. limanında en iyi şarkılarını söyleyerek başlayacaklar yani şarkılarından bahsediyorum.
They're one of the biggest bands ever to come out of Holland, and they're going to begin here, in the sixth largest port in the world... by performing their biggest hit, by which I mean... their hit.
Gelire oranlanıyorlar. Bu yüzden geçtiğimiz günlerde biri... 50 km / s'lik yerde 80'le yakalanmış ve 410.000 Lira ceza yemiş.
They're means tested, which means a guy here recently was caught doing 49mph through a 30 zone and he was fined 112,000 euros.
320 km / s'in üzerine çıkabilen bir araba yapmalıydılar ki bu, o güne kadar yapılabilmiş değildi....... ve araba Le Mans 24 Saat'e dayanabilecek kadar sağlam olmalıydı.
They had to build a car that would race at over 200mph, which was something that had never been done before, and it had to be reliable for the 24 hours of the Le Mans race - a race in which you changed gear 9,000 times
Buna bir de 4.2 litrelik V8 ekleyince 320 km / s'lik sihirli hedef çantada keklikti.
Add a 4.2L V8, and the magic target of 200mph seemed in the bag.
İlk kalkıştan bahsetmiyorum... 275 km'yle giderken bu oluyordu!
I'm not talking about when you set off, I mean it was happening at 170mph!
Araba artık korkunç şekilde dengesiz değildi tam tersine, 340 km / s'te kaya gibi sağlamdı.
Now the car was no longer horribly unstable, but would sit rocksteady at 210mph.
GT40'ın maksimum hızı 340 km / s'ten fazlayken P3 yalnızca 305 yapabiliyordu.
Where the GT40 boasted a top speed of over 210mph, the P3 maxed out at just 190.
Sanki yeni çıkmış bir Silverstone'da sürüşmek gibiydi.
It was like driving on a freshly resurfaced Silverstone.
Acaba neden ışık hızına çıkmıyorlar.
I wonder why they're not jumping to light speed.
Evet, o zaman çoktan yola çıkmış olman gerekmez miydi?
Yeah, so that's why you need to get your ass on the road.
Neden, her defasında bu sahneye geldiğimizde, tam da kederin zirvesine çıkmış, seyircinin gözünden... gözyaşını söküp alacak...
Wh-Why, every time we come to this scene, this-this pinnacle of grief, which should rip... I mean, literally rip...
Bir keresinde İsa adında biriyle çıkmıştım.
Am I?
- Programa çıkmıyorum.
I'm not doing the show.
- Alexa programa çıkmıyor.
- Alexa's not doing the show.
Dolayısıyla sizlere 14 km uzaklıktaki bir pistte bulunan uçağın içerisinde 600 milyon Euro sunuyorum.
So... 600 million Euros, secured on a tarmac a plane less than 14 kilometers from this room.
- Yalanı ortaya çıkmış bir suçlu gibi.
Just a suspect caught in a lie.
Tamam, um... "5 km koş."
Okay, um...
Resmen yıkmıştım.
I rocked it.
Prim her zamankinden daha yüksek çıkmış görünüşe göre Life Mutual hala Axl'ın aileden olduğunu düşünüyor.
The premium's higher than ever, so apparently Life Mutual still thinks Axl is part of our family.
Kimyasal tesiste yangın çıkmış.
The chemical plant's on fire.
Yepyeni 1986 model bir hapishane aracımız ve San Francisco'ya 480 km kaldı.
We got a brand-spankin'- new 1986 prison bus, and we are 300 miles from San Francisco.
Carol, ben senden bir ay önce hamile kaldım yine de senin kadar çişe çıkmıyorum.
Carol, I'm a month further along than you, and I don't have to pee as much.
Yıldırımlar, birkaç kum fırtınasının yarattığı sürtünmeler ateş karıncaları, kesinlikle doğal sebeplerden çıkmıştır.
You know, lightning, friction from a severe sandstorm, fire ants, certainly natural causes.
Güvenlik açısından içinde reaktör olan bir kamyonla saatte 40 km'den hızlı gitmemeliyiz ama Palos Verdes 17 km. uzaklıkta yani kamyonun aküsü, soğutma sistemini çalıştıramayacak duruma gelmeden önce rahatça oraya varırız.
So, for safety's sake, we shouldn't drive over 25 miles per hour with the reactor in the truck, but Palos Verdes is only 11 miles away, so we get there well before the truck's battery can no longer keep the cooling system operational.
Yavaş ve istikrarlı saatte 40 km'yi aşma ve sağ salim oraya varalım.
Slow and steady, no faster than 25 miles per hour and we should get there safe.
Veronica, siktir et saatte 40 km'lik hız limitini, gazı kökle.
Veronica, screw the 25-mile-an-hour limit, floor it!
Bakalım sopa sıkmıyor muyuz
Never mind.
- Çıkmıyor.
It won't budge.