English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ K ] / Kârla

Kârla traducir inglés

33 traducción paralela
Burada yapacağımız kârla onu ikiye katlayabilirim.
The profit we were making there, I can double that.
İçki dükkânımızı en düşük kârla çalıştırdık.
We've operated- - We've operated the liquor store with a minimum ofprofit.
Adamlar bütün gün üretim için çalışıyor... bu sayede cezaevi müdürü ve güvenilirler... ürünleri, daha fazla soda ve biber almak için... market değerininin altında satıyorlar... ki bunları daha yüksek kârla satabilme şansı varken.
Willets, stay with me on this one. Men work all day growing produce so the warden and the trusties could sell at below market value using the proceeds to buy more chili and soda which could be resold at an even greater profit.
- Onu satın al. İyi bir kârla satın al.
Buy him out at a profit.
Ve onları yine o kadar etkileyici bir kârla da sattın.
And sold them for an impressive profit?
Tabi Belediye Başkan'ı olmaya devam edip, % 50 kârla arazi kiralayabilirsin.
Sure. You can carry on as mayor, lending money at 50 % interest.
Baban % 300 kârla araç telefonu satıyor.
Your father peddles car telephones at a 300 % markup.
Elde edeceğimiz kârla kıyaslandığında önemsiz kalıyor.
Are insignificant compared to the benefits.
Ardından Volpe B planını uygulamaya koyuldu. Legends Sanat Grubu'ndaki hisselerin satımından elde edilen parayla Teri'deki tablo satın almayı, sonra da Paul Biro'nun laboratuar çalışmalarıyla, orijinalliğinden şüphe edilen başka büyük sanat eserleriyle birlikte Teri'deki tablonun da orijinalliğini kanıtlayıp ardından kârla satışa sunmayı düşündü.
Volpe then went to plan B... raising the money to buy Teri's painting... through the sale of shares in the Legends Art Group... which would use Paul Biro's forensic skills... to authenticate other masterpieces of dubious origin... which, like Teri's, would later be sold for profit.
Edmond "teşekkür notları" hazır tabelanız kârla kapatıldı ve sizin için dolaba biftek koydum.
The Edmond "thank yous" are done, your table's locked for the benefit, and I put you down for the roast beef.
- Evet, ucuza topluyor büyük kârla satıyor. Güzel bir dümen.
Collecting it up cheap, selling it off at a huge profit... it's a nice scam.
Peter sadece haczedilmiş yerleri alıp kârla satmak isteyen müşterilere hizmet veriyor.
Peter deals exclusively with clients who buy up foreclosed homes and then resell them at a profit.
Bir kaç gün içinde verdiğim yatırım parasını bana 1,000 % kârla yollayacak ve kendi aile servetiyle paylaşacak.
In a few days'time, he'll return the money I invested plus 1,000 % interest and a share of his family fortunes.
Ona şöyle dedim... " Şirketimizin değeri 1.56 milyar dolar Geçen yıl 57 sent kârla 100 milyon dolar kazandık Banka faizlerinden daha iyi.
I told him... " Our company's worth $ 1.56 billion. Last year we earned $ 0.1 billion... with 57 cents interest.
Oradan gelen kârla, karakolun karşısına donut dükkanı açtım.
- Took those profits... and opened up a little doughnut shop across the street from a police station.
Başka bir yerde aldığın daha büyük bir malikâneye mi? Sahte kemo ilaçlarından elde ettiğin kârla?
Some bigger mansion somewhere else you bought with the profits from your fake chemo drugs?
Muhammed sözünü tutup büyük bir kârla geri dönünce, Hz. Hz. Hatice oldukça alışılmadık bir şey yapmış, O'na evlenme teklif etmiştir.
When Muhammad fulfilled his promise and brought her a good profit, she did a very unusual thing.
O adamlar ne kadar düşük kârla çalışıyor biliyor musun sen?
Well? ! You know what kinda margins those guys work on?
Aslında miras aldığım hisselerden gelen kârla geçimimi sağlayabilirim.
I can actually live off the dividend from the shares I inherited.
Kârla alakası yok bunun.
It's not about profit.
500 dolar kârla kumarhaneden ayrıldın.
You walked away $ 500 up.
Çok yüksek kârla satıyorsun.
You're selling it at a high rate.
Tapusunu tuvalette satıp cebinde 15 bin kârla bir sonraki trenle geri döndü.
Sold his deed in the washroom, headed back north on the next train $ 15,000 to the good.
Torbacılara % 30 kârla satıyoruz, onlar da % 50 karla.
We sell it to the dealers for 30 and they sell it on for 50
Yarınki "MyClone" tanıtımı iyi giderse sağlanacak kârla orada size bir şato inşa ederiz.
Hey, all goes well with the MyClone debut tomorrow, we'll build you a chateaux there with the profits.
Benim kârla hiç işim olmadı.
My motives have never been about profits.
Yoktan var ettim. Kimsenin beni aşağıya çekmesine izin vermedim ve şirketi iyi bir kârla sattım.
I took nothing, made it into something and didn't let anybody weigh me down, and got out of there when the money was right.
Krediyi bir onaylasanız araziyi Bay Briggs'ten satın alabilir elde edeceğimiz kârla da borcumuzu size ödeyebiliriz.
- If you could just approve this loan, we can buy the land from Mr. Briggs and we can pay you back with the profit.
Daha da mucizevi olan Caan çoktan pozisyon almış ve inanılmaz kârla hisseleri satıyor.
Even more miraculously... Caan is already there, and he sells at a monster profit.
Saf ve ham. Buraya gizlice sokarak inanılmaz bir kârla meslektaşlarıma satabiliriz.
That we can buy in Canada for pennies on the dollar, smuggle back here and sell to my colleague for an enormous profit.
- Az gider, sabit arz ve yüksek kârla mı?
- Low overhead, steady demand, high margins?
Tartışmada, Her Türlü Çiftlik Makinesinden Korkma Bakanı Terence Rattigan'dan saklanmadan sorumlu müsteşardan Timothy Whites'tan sargı paketleri çalıp Yüksek Kârla Satma Bakanlığı'nın yayınladığı cari yılın ticaret rakamlarını sunmasını istedi.
And producing a tube of euthymol toothpaste. Later in the debate The junior minister for being frightened
- Kârla alakalı mı?
Is this about the profits?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]