English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ L ] / Ların

Ların traducir inglés

98,317 traducción paralela
Bu karı-koca seks çağrılarının bir alışkanlık hâline gelmesinden bahsediyorum.
I mean making a habit of these husband / wife booty calls.
Kapılarını açtılar.
Doors kept opening.
Julian Assange, Edward Snowden ve şimdi en çok konuşulan muhbir. Bayanlar ve baylar, karşınızda Josh sızıntılarının arkasındaki adam, Mike Scaggs Hong Kong'da gizli bir bölgeden uydu İle canlı yayına bağlanıyor.
Julian Assange, Edward Snowden, and now the most controversial whistleblower yet... ladies and gentlemen, please welcome the man behind Josh-i-leaks, Mike Scaggs, joining us live via satellite from an undisclosed location in Hong Kong.
Bağlantıların kesilmesi gibi şeyler.
Messed-up connections, that sort of thing.
Amerikalıların hayatlarını tehlikeye atıyor.
He's putting American lives in danger.
Sen cadıların dostu değilsin.
You're no friend to witches.
İzler bu tarafı işaret ediyor. Sanırım ekmek kırıntılarını takip ediyoruz.
Trail leads off this way, so, I guess we, uh, follow the breadcrumbs.
Bu dünyayla bağlantılarını kopardık ama zaten ölmüş şeyi öldüremezsin.
We blew up the link that allows them to access this world, but, uh, you can't kill what's already dead.
Dünyanın en güçlü canlılarından ikisi büyülü bir kelebek ağına yakalanmış.
Two of the world's most powerful beings trapped in a magical butterfly net.
Elijah, Hollow'un elinde. Bu şeyi ve yardımcılarını bulup birçoğunu öldürürüz.
The Hollow has Elijah, so we find this thing and its acolytes, we slaughter the lot of them.
Ölenlerden biri de Sofya olur. Değer verdiğim birinin Mikaelson'ların istediklerine ulaşmak için mağdur ettiği kişilerden biri olmasına müsaade etmem.
One of those bodies would be Sofya, and I'm not willing to stand by and watch someone that I care about become more Mikaelson collateral damage.
Yani orada bir yerde bozulmuş anılarını tekrar yaşıyor.
So he's just in there somewhere, clinging to broken memories?
Yardımcılarının elinde.
It's still with the acolytes.
Sadece anılarını değil.
Not just memories.
Kabile, Hollow'u öldürdükten sonra kalıntılarını yaktılar.
- Hope. After the tribe killed the Hollow, they burned her remains.
Örneğin, Mikaelson'ların Marcel ile parti düzenlemesine rağmen, 24 saatten fazladır onu kimsenin görmemesi garip değil mi?
For instance, don't you find it odd that the Mikaelsons are hosting a party with Marcel, yet no one's seen him in over 24 hours?
Lockwood malikanesinin kalıntılarını karıştırdım. Ve sana tuhaf bir antik parmak kemiği buldum.
I went through the remains of the Lockwood estate, and I found you one creepy-ass, ancient finger bone.
Kalıntılarını yaktılar. Ama tüm parçalar yok edilemedi.
So they burned her remains, but not all the pieces could be destroyed.
Kalahari Çölü'nde her şeyden habersiz mirket sürüsü, çölün en vahşi yırtıcılarına av olacaklarının farkında değil.
In the Kalahari Desert, the unsuspecting meerkat clan is unaware they are prey to the desert's most savage predators.
Bu saşimi karılarını cebimden çıkarırım.
I'd buff circles around these sashimi bitches.
Buraya he gece menejerler ve yapımcılar geliyorlar, yani anlardan dengeli davranmalarını bekleyeceksen daha çok bekleyeceksin
I got agents and producers packing this place every night, because if you're waiting for them to act stable, you got a long fuckin'wait.
Meksikalıların problemi keşke öyle olmasa ama bu doğru "Meksikalı" hala kötü bir kelime.
What is it about Mexicans... eh... I wish this didn't happen, but it's true. Mexican, right, is a dirty word still.
Onların bazı toplantılarına katıldım!
I did it! I went to some of their meetings!
Belki, çizgi romanlarımın bazılarını satıp çizgi romanlarımın bazılarını eBay'de satıp kazandığım parayı ona bir mücevher almak için kullanabilirim.
I... Maybe, maybe I sell my comic books, some... some of my comic books on eBay and then use the money I get from that to buy her some jewelry.
Bu totemler sağlam kaldığı sürece tanrıların tasarladığı ne olursa olsun bugün vaat ettiğiniz sevgi de kalacak.
So long as these totems remain whole, then so will the love you pledge today, no matter what the gods have in store.
- Anılarınla yüzleşmeye hazır mısın?
Are you prepared to face them? Yes.
Tabii ki, ben onların anılarını sildi.
Of course, I wiped their memories.
Saygılarını iletti.
She sends her regards.
New York'a ilk ziyaretinizden beri siyasi faaliyetleriniz ve bağlantılarınız çok ilgisini çekmiş, efendim.
He's been quite interested in your political activities and affiliations since your first visit to New York.
Nijerya petrol endüstrisi sayıların gösterdiğinden kötü durumda.
The Nigerian oil industry is weaker than numbers suggest.
Size durumun ayrıntılarını anlatacak.
He's gonna run you through the research.
Ya farklı gazların özellikleri tıpkı farklı müzik aletlerinin tınıları gibiyse?
What if the properties of different gases are just like the different timbres of musical instruments?
Ayakkabılarınızı çıkarmış, ayak parmaklarınızla kumla oynuyorsunuz.
You take off your shoes and you wiggle your toes in the sand.
Kullanıcıların mesajlarını ve sosyal medya hesaplarını inceliyoruz.
We study users'text feeds, and social media.
Eğer o derece maddi sıkıntıların varsa,... o zaman neden böyle müsrif tatiller yapıyorsun?
If there's such pressing money concerns, then why are you taking such lavish holidays?
Rasgele bazılarının fotokopisi.
A sample.
Silahını mı aldılar?
Did they take your gun?
Babanızın ölümü yatırımcıları endişelendirdi.
Well, your father's death is worrying the investors.
Cadıları öldürmek için gittiğimi kızımın bilmemesini tercih ederim.
I'd rather my daughter not know I've gone off to murder witches.
Yeniden can bulduktan sonra yaptığın ilk şey senin gibi bir manyağa kendini adamış cadıları katletmek oldu.
The first thing you do after being reborn is you massacre the witches who've been following your crazy ass.
Siz Mikaelson'lar gelip iyilik istersiniz tehdit edersiniz, bizi manipüle etmeye çalışırsınız.
You Mikaelsons come around asking for favors, threatening, manipulating.
Bazıları aşık olduğu kişiyi korumak için dünyanın sonuna kadar bile gider.
Some would go to the ends of the Earth to protect their love.
Ayin için tek gereken kalıntılarımın son parçası.
All I need now is the last of my remains for the ritual.
New Orleans cadıları olarak zayıftınız.
You New Orleans witches have been weak.
Siz Mikaelson'lar, her zaman üste çıkmanın yolunu buluyorsunuz, değil mi?
You Mikaelsons, you always find a way to get right back on top, don't you?
Canını yaktılar diye veya kabalar diye değil.
Not because they hurt her or were unkind.
Bu müşteri yakın geçmişte mali sıkıntılar yaşamış olabilir veya işini aniden bırakmak gibi alışılmadık bir karar almış olabilir.
Now, this client... say he's maybe had recent financial problems or demonstrated unusual behavior, like quitting his job suddenly.
- Bu Mexikalılar'ın geliştirdiği bir şey var mı?
I ask you, what has the Mexican improved?
Bana Mexikalılar'ın medeniyete kattığı bir şey göstersenize.
Show me the Mexicans'contribution to civilization.
- Canını yaktılar mı?
Did they hurt you?
Geldiğimizde ağaçlardan çıkan çıtırtıları duymadın mı?
Did you hear the trees creaking outside when we arrived?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]