Lebanese traducir inglés
194 traducción paralela
Hollandalı bir fizikçi ve Lübnanlı bir bürokrat. Ve büyük bir gıda zincirinin CEO'su.
Here's a Dutch physicist and a Lebanese bureaucrat and the CEO of a major grocery concern.
Lübnan vatandaşlığına geçtim çünkü 1960 yılında Emir Abadie ile evlendim şu an Lübnan'ın sürgündeki prensesiyim biliyorsunuz Lübnan şu anda Sosyalist Cumhuriyet rejimiyle yönetiliyor.
I am Lebanese by adoption. In 1960 I married Emir Abadie, and I am queen of Lebanon in exile, for, as you know, my country is currently a socialist republic.
O Lübnanlı bir tacir.
He's a Lebanese dealer.
Esrar : Lübnan'dan, evde yetişme Nijerya'dan...
Lebanese, home-grown Nigerian...
Hey abla, Lübnan'dan, Fas'tan esrar.
Hey sister, Lebanese, Moroccan hashish.
Fas'tan, Lübnan'dan, Afganistan, Nijerya'dan.
Moroccan, Lebanese, Afghani Nigerian.
Benden Nijerya, Fas, Lübnan ev yetiştirmelerinden alacaksın.
You buy from me Nigerian, Moroccan, Lebanese home-grown.
Lübnan Hükümeti'nin emriyle havaalanımız bugün uluslararası uçuşlara kapatılmıştır.
This airport is closed today to all international flights by order of the Lebanese government.
Kız yarı Lübnanlı.
She's half-Lebanese.
Annem Lübnanlıydı.
My mother's Lebanese.
Lübnan güçleri yeşil hatta...
Lebanese forces on the Green Line...
Lübnan vatandaşlığına geçtim çünkü 1960 yılında Emir Abadie ile evlendim, şu an Lübnan'ın sürgündeki prensesiyim, biliyorsunuz Lübnan şu anda Sosyalist Cumhuriyet rejimiyle yönetiliyor.
I am Lebanese by adoption. In 1960 I married Emir Abadie, and I am queen of Lebanon in exile, for, as you know, my country is currently a socialist republic.
Lübnanlı cidden çok değişmiş.
Lebanese can really vary.
Lübnanlı erkekleri seviyorum.
Mmm. I love Lebanese men.
Lübnanlılar da birbirlerini öldürürlerdi.
That was the Lebanese killing each other.
Tamam her ihtimale karşın benim bir Lebanlı bir milisle çalışmamı istiyorlar.
Okay? They want me to liaise with the Lebanese militia, just in case.
Langley i memnun etmek için, sadece Şeyhe saldırma olasılığı, Fikriyle bile oldukca heyecanlanan Lebanlı militan ile buluştum, doktorla olan planın başarısız olma ihtimaline karşın.
And to satisfy Langley, I met with the Lebanese militia, who were more than just a little excited about even the possibility... of putting their bomb squad into action against the sheikh, in case the plan with the doctor failed.
- Lebanlı militan bir alternatif olamaz.
Lebanese militia is not an option.
Lebanlı dostlarımız ilk büyük görevleri olduğundan biraz heyecanlıydılar, neredeyse Beyrutun yarısını havaya uçuracak patlayıcı almışlardı yanlarına.
Our Lebanese friends were a little insecure about this being their first big mission, so they packed up the car with enough Semtex to blowup half of Beirut.
O, Lübnan'lı değil.
She no Lebanese.
Kullandığım Lübnanlı çocuklar, Londra'nın en iyisidir.
Lebanese guys I use, who are the best in London.
Bi kaç yıl içerisinde sizi restoranıma davet etmeyte söz veriyorum. Fransız, Lübnan, kaçırılmamalı.
I promise to invite you in some years to my restaurant, french, lebanese, not to miss.
Dearborn Arap, Lübnanlı ve Ortadoğulu insanlardan ilk göçmenlerin gelip yerleştikleri bir yer.
Dearborn is the place where the early immigrants of Arab, Lebanese and Middle Eastern people came and settled down.
İyi ki yan kapıya girmedin lübnanlılar seni dışarı atardı.
WELL, GOOD THING YOU DIDN'T GO NEXT DOOR. YOU'D GOTTEN LEBANESE TAKE-OUT.
İsrail yetkilileri, iki taraf temsilcilerinin yaptığı görüşmeler sonucunda, Lübnan kasabası Deir Mimas'ın kendi topraklarından ayrıldığını açıkladı.
Israeli authorities announced an end to the annexation of the Lebanese village of Deir Mimas, following negotiations by representatives of both sides.
Lübnanlı galiba.
He's a little oily. Lebanese, I think.
Ve Alex benim gibi Lübnan Ermenileri ile kendi gibi Rus Ermenileri'nin arasını açıyor.
Yeah. And Alex encourages competition... especially between Russian Armenians like him and Lebanese Armenians like me.
Yanlış Lübnanlı Ermenileri kızdırdın. Hrach.
- Seems like you pissed off the wrong Lebanese Armenian.
O senaryoyu gönder. Öğle yemeği de benden olsun.
You deliver that script, and lunch is on me, you Lebanese piece of shit.
Beni iyi dinle pis serseri.
You listen to me, you Lebanese piece of shit.
Lübnanlı uluslararası bir insan kaçakçısı.
He's a Lebanese national serving life without for kidnapping.
- Lübnanlıyım.
Lebanese.
Lübnanlıyım.
I'm Lebanese.
Hayır, gençken bir Lübnanlının dükkanında çalışmıştım.
No, as a girl I worked at a Lebanese's shop.
Suriye-Lübnan kırması bir klüptü ama çok havalıydı.
A Syrian-Lebanese club, but really posh.
Güney Lübnan stili oynuyoruz.
We're playing Lebanese Southern Cross.
Lübnanlı spekülatör M. Yass ` a uzanan bir iz ortaya çıktı.
Tom Mastroeni, to a mysterious Lebanese speculator no one could find : M. Yass.
Lübnanlı göçmen kadınlara ev temizliği öğretiyorum.
Teaching Lebanese immigrant women how to clean houses.
... kimsenin kim olduğunu öğrenemediği gizemli. Lübnanlı spekülatör M. Yass'a uzanan.
Tom Mastroeni, to a mysterious Lebanese speculator no one could find :
Lübnanlı kızlar, yeni yarı Asyalı kızlar.
Lebanese girls. Lebanese girls are the new half-Asians.
Carl Lübnanlı bir kızı nereden buldu ki?
How does Carl land a Lebanese girl?
Ranjit, Lübnanlı bir kızla yapmışsındır herhalde?
So, Ranjit, you must have done it with a Lebanese girl?
O havasız tavan arasında kalmıştık. Lübnanlı trol teknesine binen herkesin resmini çekmiştik.
Stuck in that attic with no air, photographing everyone who boarded that Lebanese trawler.
Lübnan Fahişesi gibi giyinmem ayıp kaçmış.
It is a shame you dress like a Lebanese prostitute.
Sen Roma'daki Lübnan muhabiri değilsin. Mısır Kralı Farouk'un yeğenisin.
You're not a Lebanese reporter based in Rome, but the niece of Egypt's King Farouk.
Birkaç tanıdık Lübnanlılar mı ne, bir kamyonu çevirmişler, treyleri ağzına kadar Centrum Multivitamini ile doluymuş.
Couple of guys we know, Lebanese or some shit, they diverted a truck, whole semi-trailer full of Centrum Multivitamins.
Dani, Lebanese Merkezi'nin bütçesi nerede?
- Where's the quotation for the Lebanese?
Lübnanlı politikacıların dışında da birçok isim vardı.
There were many names beside the Lebanese officials.
Bence Lübnan başbakanına suikast düzenleyen Suriye Gizli Servisi'ydi.
I think that the Syrian secret service did assassinate the Lebanese prime minister.
- Şekerleme?
I don't need to hear a bunch of Lebanese fairy tales.
Lübnanlı biriyle çıkmasından memnun değilsin galiba.
- You not happy she go with Lebanese.