Legit traducir inglés
1,396 traducción paralela
Ben bunu Tokacı Gary'den yasalara uygun olarak aldım.
I bought this legit from Gary the Buckle Man.
Doğruymuş.
She's legit.
Haklı mı?
Legit?
Güven bana, biz gerçek hayranlarız.
How do I know you two are legit, hmm? Oh, trust me.
Kimsenin saçma bir makale ile adamlarımla dalga geçmesine izin vermem.
We, uh... we're legit.
Bu özel bir hesap ama tamamen yasal.
That's my loan-out. It's totally legit.
Eğer işi alırsam, yasal bir iş olmasını isterim.
So if I come onboard, I want this to be a legit business.
Bu da onu doğrular.
Which means he's legit.
Petrolcü olarak yasal görünüyor, ama aslında zengin bir çete lideri.
He has a legit front as an oilman, but he's a super rich gangster, basically.
Parasını döviz borsalarına yönlendiriyorum. Çalıntı mallardan kar alıyorum, paravan şirketler kuruyorum, çalıntı malları satıp yasal gösteriyorum.
I divert cash through monetary exchanges, take profits from stolen goods, form shell companies, resell the stuff, then make it look legit.
Silah satıcıları ve alıcıları dışında şirket yasal.
Except for the selling any weapon to any buyer part, company is legit.
Kafana silah dayayan bir adama ispatlaman gereken anlar oluyor.
There are times a guy sticks a gun to your head, and you got to fix to show you're legit.
Yani, sence itirafnamesi meşru mu?
So do you think his confession is legit?
Bu adam haklı.
This guy's legit.
Yasal ve sessizce.
It was legit. It was quiet.
İşin yasal olması için gerçekten çok çalışmışsın.
So much for the job being legit.
Görüyorsun ya, benim için çalışan herkesi öldürdün ki bu da işimi sonunda yasal olarak yapabileceğim anlamına geliyor.
You see, you've now murdered everyone who's ever worked for me, which means I'm finally free to take my business legit.
- Şimdi, beş yıl önce yasal düzene dahil olmuş.
Now, he went legit five years ago.
Nancy kibardı.
Cause Nancy was legit.
Ben de Nancy'e karşı kibardım.
And I was legit to Nancy.
Yasal porno işi bunun kanıtı.
Legit porn business is proof of that.
Kartlarda hiçbir dümen yok gibiydi.
The cards looked legit.
Artık Jenna, Koca A'yi gördü ve hikayen artık daha kabul edilebilir.
Now when Jenna sees Big A, - your little story will seem legit.
İşi gerçekmiş gibi göstermek için kendisini dövsün diye Burdon'ı ayarlar.
He reckons he can get Burdon to knock him about, make it look legit.
Ama bu bilgi doğruysa ve başkan yardımcısı bu tür işlere bulaştıysa, elimizde cinayet sebebi var demektir.
But if this tip is legit and he was involved in unsavory financial activities, we have motive.
Bütün bu şirketler, bilirsin işte bahse varım hiçbiri yasal değildir.
All these companies. You know, I'll bet none of this is legit.
Yasal.
It's legit.
Neden Orion'un meşru olduğunu düşündüğümü anlatayım.
Here's why I think that Orion is legit.
- "Meşru" da deme.
I don't say legit.
Meşru ama.
It's legit.
Ve gerçek para!
And it's legit!
Kuyumcular altını eritip taşları tekrar takıyor.
Legit jewelers here melt the gold down, reset the gems. Viola.
- Yani yasallaşmaya gittiler.
- So they went legit.
- Yasal olduğumuzu biliyorsun.
- You know that we're legit.
Tamamen şeffaf ve yasal bir kurum olacak.
A totally aboveboard and legit retail establishment.
- Peki bu şeffaf kurum ne satacak?
What exactly would this totally aboveboard and legit retail establishment sell?
Pul ve damga gerçekmiş.
The postmark is 100 % legit.
Üzerindeki kimlik yasal gözüküyormuş ki kapıdaki güvenlikçiler girmelerine izin vermiş. Cesedi alıp kaçtılar.
The IDs looked legit so the security guard let them in through the loading dock.
Artık temizmiş.
Went legit.
Her bölüm üç kısımdan oluşuyor, suçlu çıkaran belgeler konuyla ilgili utanç verici görüntüler ve bunu yasallaştırmak için bir uzman.
Each episode includes three elements : Incriminating documents, embarrassing footage of the subject and an expert to make it legit.
Güzel oyun.
Legit.
Frisbee artık özgür değil.
Frisbee's not legit anymore.
Kang'e git para yıkama işine devam edin.
Get back with kang. Let him know you're legit, but ask one more time about lee.
O yasal.
He's legit.
Meşru bir polis olmak istiyor musun?
You want to be a legit. cop...?
Bir iyiliğe ihtiyacımız var, yasal ve söz veriyoruz sana çok borçlanacağız.
We need a favor, it's legit, and we promise to owe you big.
Madem bu iş bu kadar yasal, neden yarım düzine havaalanı güvenlik görevlisi seni silah zoruyla zapt etmek zorunda kaldı?
Well, if this is all so legit, then how come half a dozen airport security officers had you at gunpoint?
Bence mazereti, yasal.
I think his alibi is legit.
Bu kadar cesetle işi şansa bırakamayız.
Do we think he's legit?
Meşru tıbbi sebepler.
So legit medical reasons.
Dini inançları gerçek.
His religious beliefs are legit.