Liliane traducir inglés
49 traducción paralela
Liliane Fouchard'a dedim ki, kendisi Eyalet Sekreteri'nin kızı olur...
I told Liliane Fouchard, the daughter of the State Secretary...
BU FİLM LILIANE VE DOROTHY GISH'E ADANMIŞTIR.
This film is dedicated to Lillian and Dorothy Gish
Merhaba Liliane, günaydın Alphonse.
Hi, Liliane. Hi, Alphonse.
Akşam ne yapıyoruz Liliane?
What'll we do tonight?
Liliane'la evleneceğiz.
I'm getting married to Liliane.
Hey, Liliane klap versene.
Liliane! Slate this one, please!
Liliane nerede diye koşuyorum.
I'm a complete wreck!
Ne yapacağımı bilmiyorum. Liliane haydi!
Can I shoot a scene when I'm like this?
Liliane, biraz benimle kalır mısın?
Stay here with me this morning.
- Olamaz! - Ne oluyor?
He promised me a ride, but he took Liliane instead.
Liliane nerede?
We're missing Liliane! Where is she?
Liliane gelmeyecek.
Liliane won't be coming...
Liliane İngiliz kaskadörle gitti.
Liliane ran off with the stuntman.
Ama Liliane her şeye rağmen sizi seviyor, ve üstelik siz egoistsiniz.
But I think Liliane still loves you. You're being selfish too.
Liliane'i önce her yere götürecek, sonra yorulacak.
At first, he'll take her everywhere with him.
Liliane'i aşağılıyorsunuz. Onu aşağılayarak kendinizi aşağılıyorsunuz.
By despising Liliane you're merely degrading yourself.
Liliane, üç numaralı oda.
Liliane, room three.
Kitabımda Liliane'e de yer vermeliyim.
Just a moment, sir. I must write about Liliane in mybook.
Müşteriye böyle davranamazsınız, Matmazel Liliane.
That's no way to treat a customer, Miss Liliane.
Söz konusu genç bir kadın, Liliane çocuk sahibi olamıyor, bahçe işlerini ve romanları çok seviyor.
It's all about a young woman... Liliane... who can't have children, who loves gardening and novels.
Sen ne düşünüyorsun, Liliane?
What do you think, Liliane?
Sana ne olacağını söyleyeyim, Liliane.
I'll tell you what, Liliane.
İşte orada. Liliane'le birlikte.
He's here, with Liliane.
Birkenau'ya götürülen çocukların arasından 11 yaşındaki Lidianne Berestein gitmeden önce Tanrı'ya bir mektup bırakmış.
Among the children deported that day to Birkenau Was 11-Year-Old Liliane Berenstein, Who, before leaving, left behind a letter to God.
Liliane Chakkour.
Liliane Chakkour.
Çok hoş, Liliane.
Very pretty, Liliane.
Liliane!
Liliane!
Liliane.
Liliane...
Bu şarkıyı sana Liliane söylerdi.
Liliane always sang that to you.
Liliane ve ben gerçek ailen değiliz.
Liliane and I are not your real parents.
Liliane orada çalışıyordu.
Liliane worked there.
Liliane seni evimize getirdi.
Liliane brought you over to our house.
Peki, sen ve Liliane ailemi tanıyor muydunuz?
So you and Liliane knew my parents?
Uyku vaktinden önce Liliane bana sık sık ne anlatırdı, biliyor musun?
Do you know what Liliane often told me as a child before bedtime?
Liliane'nin sürekli söylediği şeyi hatırlıyor musun?
Do you still remember what Liliane used to say?
- ismim Erin Lillian Luger
- Ann Liliane Luger.
Liliane!
Liliane! ...
Geç otur, Liliane.
Have a seat, Liliane.
Belki kim olduğumuzu bilmiyorsunuz. Liliane Coberg'sünüz.
Maybe you don't know who we are...
Caravelle'in sahibi.
You are Liliane Coberg.
Liliane Coberg'ün gözlerinde gördüm.
It's no hallucination. I saw it in Liliane Coberg's eyes.
Otelde olanlardan sonra Liliane Coberg ona ailelerinin ismindeki zehirli bir leke olduğunu söyledi.
After what happened at the hotel, Liliane Coberg called her a toxic stain on their family's good name.
Liliane, önümde yürüde kalçalarını göreyim.
Do me a favor.
Bilmiyorum, Liliane'i aldı götürdü.
Pretty cool!
Liliane de tek başına Londra'da.
Then he'll get bored and she'll feel lost all alone in London.
Teşekkürler Liliane.
Thanks, Liliane.
Liliane'e iş buldum.
Igot Liliane the job.
Bayan Liliane?
Dominique?
Liliane Coberg ve bağlantıları hiç umurumda değil.
I don't particularly give a damn about Liliane Coberg and her connections.