Linoleum traducir inglés
120 traducción paralela
Şu aşüftenin saçını başını yolacağım şimdi.
I'm gonna lay that dame like a roll of linoleum.
Muşamba grubuyla Mendil Düşürme.
Drop the Handkerchief with the linoleum group.
İç çamaşırlarından, çimentodan muşambadan bıktım usandım!
I'm fed up with underwear, cement, linoleum!
- Muşamba serilir.
- You use linoleum.
Yıkaması daha kolay, her ihtimale karşı.
Linoleum washes easier, just in case.
İdman zamanı!
Hit the linoleum!
Ben Casey yumurcağı uyarmağa gidiyorum, Bu çarşafı yırtmayı sürdürmesin.
I'm gonna brain that Casey kid, if he keeps tearing this linoleum.
Yeni bir çarşafa harcayacak param yok.
I ain't got money to spend buying a new linoleum.
Altında muşambadan dolaplı lavabo.
A linoleum cupboard sink.
Burası oturma odası olacak. Zemin muşambayla kaplanacak.
This will be a room for two with linoleum on the floor.
Bütün zeminde ve tavanda muşamba var.
We have linoleum on all the floors of the cells.
Tabii... Yine linolyum reklamları için şarkı söylerim.
Sure... and go back to doing those linoleum commercials.
Yerleri daha yeni sildim.
I just washed my linoleum.
Parkede zıplar durur.
Tap dancing on the linoleum floor.
Yatakların demirlerini, pencereleri muşamba döşemeyi tuvaletlerin kapaklarını.
I mean the bed frames, the window ledges the linoleum the toilet seats.
Muşamba bir zemin üzerinde iki metre kadar gitti.
It rolled seven feet across a linoleum surface.
Lung Chin çocukları altı kutu boş vaat gibi yerlere saçıldı.
MURDOCK : The Lung Chin boys were spilled over the linoleum... like a six-pack of broken promises.
Tatlım, oturma odasında linolyum yer döşemesine ne dersin? - Ne?
How would you feel about linoleum in the living room?
Zemindeki küçük kırmızı lekeler.
Little red dots all over the linoleum.
Düştüğün yerdeki kırmızı ve sarı kareleri bile hatırlıyorum.
I even remember the red and yellow squares on the linoleum... when you fell.
Linolyumun üzerinde binlerce küçük ölüm dansını birlikte yapıyoruz.
Doing the dance of a thousand tiny deaths on the linoleum.
Linolyumun üzerinde mi?
On the linoleum?
Yerlerde siyah-beyaz fayans var.
Over here the black-and-white linoleum tile.
Yerdeki döşemede boğuştuk.
We're rolling around on the fuckin linoleum.
Bugün muşambalarını kaplayalım... yarın çöpleri toplarız.
Let's do their linoleum today and the garbage tomorrow.
Mutfaktaki muşambayla salondaki halı arasındaki eşik pervazı var ya?
You know that strip of moulding that you have between the kitchen linoleum... -... and the carpet in the living room?
Zemin eski, yırtık marleyle kaplıydı çünkü ayakkabılarımla hissedebiliyordum ve üstündeki ayak seslerini duyuyordum.
I know that the floor was covered in old, worn linoleum...'cause I could feel it through my shoes... and I heard footsteps on it.
Ben de muşambacıyım.
I'm in linoleum tile, myself.
Bir harekette Bayan Drebin naylon olur.
One push and Mrs. Drebin is linoleum.
Ya da son kez masada sevişsek?
Or shall we fuck on the linoleum one last time?
Galiba, benim mezunlar dansıyla, senin de, zeminle, randevun var.
If you don't mind, I have a date at the alumni ball, and you have a date with linoleum.
- Tartışmanızı cilaladığım döşemeden uzak bir yerde yapar mısınız?
We've got to work on this. Could you please take this argument off my linoleum floor?
Marley bıçağıyla olmuş.
A linoleum knife.
Muşambaya bakınca bile canım seks istiyor.
Looking at linoleum makes me wanna have sex.
Merak ediyordum, yer döşemesi için yapıştırıcın var mı? Onun her yeri kıvrılmaya başladı da.
I was wondering if you had any linoleum glue for if it started curling up all over.
Buraya gelip köşelere çişini mi yapacak?
Walk in here, skitter across the linoleum and pee in the corners?
Hayır, hiçbirşey kalmamalı.
No, I can't leave any tracks on the linoleum.
Muşamba artık yetmiyor mu?
Linoleum's not good enough no more?
Diğer spor salonunda yerler muşamba.
Our floor's linoleum. You know that...
Saçları... siyah bir kuzgunun kanatlarıydı Kirli zeminle savaşıyordu
Her hair... a black raven's wing Beating against the filthy linoleum
İlgin için teşekkür ederim kare kesimli konuşan muşamba.
Thank you for your sympathy, talking square of linoleum.
Linoleum?
Linoleum?
Aranızda evinde muşamba olan var mı?
Hey, any of you guys got any linoleum at home?
Eski zemini söktüm. Muşambayı söktüm. Kontraplağı kaldırdım.
So I tore up the old floor, ripped up the linoleum, pulled up the plywood.
Muşambada en ufak bir çatlak olsa yangın onu bulur.
Crack in the linoleum, the fire will just seek it out and go for it.
Siz taşınmadan önce banyodaki turuncu yer döşemelerini değiştirdiler mi?
Did they replace that orange linoleum in the bathroom before you moved in?
Bu yer muşambası epeyce yeni görünüyor.
This linoleum looks fairly new.
- Muşamba.
- It's linoleum.
Evlendiğimizde bir linolyum şirketi için 877 01 : 01 : 41,160 - - 01 : 01 : 44,197.. reklam müzikleri hazırlayan... WJW'de çalışıyordu....
When we first married she was working at WJW doing singing commercials for a linoleum company.
Bu sığınak kokunu hiç kaybetmeyen yatağına yalnız başına sokulduğun bu yüklükten bozma çatı katı..
This lair, this cupboard like garret which never loses your smell, with its bed into which you slip alone, its shelf its linoleum, its ceiling whose cracks you have counted a thousand times, the flakes, the stains,
Güzel.
Good. Linoleum.