English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ L ] / Lita

Lita traducir inglés

118 traducción paralela
SON altyazı çeviri
THE END subtitles by prawdziwe nazwisko : Mildred Harris ( 1918-1920 ; rozwód ), Lita Grey ( 1924-1926 ; rozwód ), Paulette Goddard ( 1936-1942 ; rozwód ), Oona Chaplin ( 1943-1977 ) ; w sumie mia ³ 11 dzieci
Lita, Timmy, babanız geldi.
Lita, Timmy, Daddy's home.
Düğüne iki hafta kala... eski bir show-girl olan Lita Fox ortaya çıkar... ve Zelig'le evli olduğunu iddia eder.
Two weeks before the wedding... an ex-showgirl named Lita Fox comes forth... and claims that she is married to Zelig.
Zeki avukatlar Lita Fox'u terkedilen bir kadın gibi gösterir.
Clever attorneys portray Lita Fox as an abandoned woman.
Gazoz fabrikasında çalışan şu bizim Rita kadınların ordu müfrezesine katıldı ve üniforması ona çok yakıştı.
Our local soda jerk, Lita, joined the WACS... and looked good in uniform.
Lita senin ikinci karındı.
Lita was your second wife.
Lita Grey Charlie'nin ikinci eşiydi. O ve Sydney Jr. Bu film tamamlandığında hala hayattaydılar.
Lita Grey was Charlie's second wife.
Maalesef hayır, Lita.
No such luck, Lita.
Plastik fabrikasında bir işe, veya Lita's Drive-in burgercisine
To a job at the plastics factory... or flipping'burgers at Lita's Drive-in?
Lita!
Lita!
Lita, gidelim!
Lita, let's go!
- Haydi, Lita!
- Come on, Lita!
- Lita!
- Lita!
Bakıyorum da senin şu genç aşkın sana eşlik etmemiş. Lita mı?
I see your young passion flame is not accompanying you.
Burada değil mi o?
Lita? She's not here?
Bilmenizi isterim ki sizin şu küçük yıldızınız, hani şu kız,.. ... Lita'yla yaşadığınız zorluklar için büyük üzüntü duyuyorum.
I want you to know that I, for one, am so sorry about your difficulties with your little co-star, this little girl, Lita...
- Neden Lita'ya düzelttirmiyorsun?
Why don't you have Lita proofread it?
Lita'yı duymuşsundur, başrol oyuncusu.
I'm sure you've heard about Lita, his leading actress.
Lita'ya da bütün aşkını vereceğini söyleyip hamile kalınca kaçmadın mı? Bense sana tüm aşkımı verebilirim. Öyle mi?
I can give you all my love.
Lita'dan etkilenmem hayatımı mahveden bir olaydan kaynaklandı.
My fascination with Lita is caused by some part of me that's trying to tear my life apart.
Basını da, Lita'yı da, Willie'yi de bir yana bırakmalıyız çünkü kendimize güveniyoruz.
We've got to say the hell with the press and Lita and Willie -'cause we believe in us.
- Lita'yı çıkarmak zorundayım.
! - I gotta replace Lita.
Tom'un cenazesinden üç gün sonra Charlie, Lita Grey'le Meksika'da evlendi.
Three days after Tom's funeral, Charlie married Lita Grey in Mexico.
Lita, Timmy, önde ve ortada.
Lita, Timmy, front and center.
Lita, Timmy, önde ve ortada.
Lita, Timmy, Daddy's home.
Herkesin bir açığı var, değil mi Lita?
Everyone has a tell, don't they, Lita? A whiskey sour, huh?
- Neymiş o? Lita Gibbons masaya oturan son kişiydi ve hiç kalkmadı.
Lita Gibbons was the last one to sit down at the table, and she never left her chair.
Lita Gibbons bunu meme uçlarına sürmüyordu değil mi?
Lita Gibbons wasn't putting this on her nipples, was she?
Lita Gibbons hile yapıyormuş.
Lita Gibbons was playing the daub. She was cheating.
Lita Gibbons'ın göz damlalarının hiçbirinde çinko sülfat yoktu.
There was no zinc sulfate in any of Lita Gibbons'eyedrops. It's a different formulation.
Bu arada, burada bir galada gördüğünüz Lita ikinci çocukları Sydney'yi doğurmuştu.
Meanwhile, Lita, seen with him here at a premiere had delivered their second son, Sydney.
Lita'nın 42 sayfalık dilekçesi Chaplin'i yok etmeyi amaçlıyordu.
Lita's 42-page divorce complaint was designed to ruin Chaplin.
Bu yüzden Chaplin mahkemeye gitmedi. Lita'ya para verdi.
Therefore, Chaplin did not appear in court.
Amerikan tarihindeki en büyük boşanma anlaşmasıydı.
He threw money at Lita. The divorce settlement was the largest in American history to date.
Bu Lita, Lita Cartey.
That's Lita, Lita Cartey.
Lita Cartey.
Lita Cartey.
Lita birkaç gece kalmak istedi.
Lita asked if she could crash for a couple nights.
Problem Lita değildi.
Lita wasn't the problem.
Lita'ya hiç vurmadım.
I never hit Lita.
Lita 3 kere sana karşı, aile içi şiddet şikayetinde bulunmuş.
Lita filed three domestic violence reports against you.
Ona vursaydım, asla Lita gibi bir kızla beraberliğim sürmezdi.
I couldn't have kept a girl like Lita if I hit her.
Ama Lita gibi bir kadın senin gibi biriyle kalmaz. Bu yüzden, ayrılmaya korksun diye biraz hırpaladın.
But a woman like Lita doesn't stay with a guy like you.So, you knock her around a little bit, make her afraid to leave.
Hadi ama, Lita, sadece konuşmak istiyorum.
Come on, Lita, I just want to talk.?
Eğer Paige Worthy haftalardır burada değilse,... bu yemeği Lita almış olmalı,... ama Lita daireden hiç çıkmadı.
If Paige Worthy hasn't been here for weeks, Lita had to buy this food, but Lita never left the apartment.
Lita loomi sipariş etmiş.
Lita ordered loomi.
Bıçağındaki Lita Cartey'nin kanı.
That's Lita Cartey's blood on your knife.
Hadi ama, Lita,
Come on, Lita,
Aslında biz büyük halası Lita'yı temsilen buradayız.
Actually, we're lawyers representing his great-Aunt lita.
Al, 20 lita, dilenci parası.
Look, 20 litas, for the worst beggar.
Lita Gibbons?
Lita Gibbons?
Filmde Lita Grey'in yerini Georgia Hale almıştı.
Georgia Hale had replaced Lita Grey in the film.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]