Mahkumlar traducir inglés
3,421 traducción paralela
Yakalanan mahkumları sorgulamaya devam etmeye hazırım.
I'm ready to resume my interviews with the captured inmates.
Bazı mahkumların kanında koloidal gümüş çıktı.
Some of the inmates tested positive for colloidal silver.
Adadaki tüm mahkumlar nakledildi.
All the prisoners were transferred off the island...
Hapishanenin, onu tekrar o mahkumların yanına koymasına izin veremeyiz.
We can't let the jail put him back in there with the rest of those prisoners.
O zamandan beri Max bu büyük kaçıştan önce diğer 2 tesisten kaçarak devlet tarihinin en zorlu ve tutulamaz mahkumlarından biri olduğunu kanıtladı.
Since then, Max has proved to be one of the most violent and uncontainable prisoners in the state's history, escaping from two other facilities before final landing here in supermax.
Eğer diğer mahkumlar, benim düşmanlarla yakın olduğumu görürse, mahfolurum bu yüzden lütfen..
And if the other inmates see me fraternizing with the enemy, I am screwed, so please...
Onlar Max alırlar daha sonra mahkumlar Maybelle'ne döner.
They take Max, the cons go back to Maybelle.
Gardiyanları başka yerlere gönderip, mahkumların ölmüş gibi göstermek?
Faking inmate deaths. Colluding with the warden to transfer them to different prisons.
Tüm mahkumlar yüz üstü yere yatıp ellerini arkaya koysunlar.
All inmates should be immediately lying facedown on the ground, hands behind your back.
Müdürün hapishane değişimi için seçtiği tüm mahkumları düşün.
Think of all the prisoners the Governor could have picked for the prison exchange.
Mahkumlar bile volta atabiliyor sonuçta.
I mean, even prisoners get yard time.
Mahkumlar, masadaki yerinizi alın.
Prisoners, take your positions on the table.
Mahkumlarınızı güvenceye alın.
Sr., guarantees prisoners.
Ben mahkumların gözetimiyle ilgilenmek istiyorum.
I would like to take care best of prisoners.
Bay Hopkins mahkumların gözetiminde Bay Kearney'nin yanında olun.
Mr. Hopkins! You will be caring of prisoners.
- Bay Hopkins'i görün. Kendisi mahkumların yanında.
- Tell Mr. Hopkins to continue with the prisoners.
Son adresi eski mahkumlar eviymiş... kredi kartı yok, ehliyeti yok, hiçbir şey yok.
Last address was a halfway house... no credit cards, no driver's license, nothing.
Adadaki tüm mahkumlar nakledildi.
All the prisoners were transferred off the island.
Neden mahkumların bazılarında gümüş var da hepsinde yok?
And why do only some of the inmates have the silver and not all of them?
Alcatraz mahkumları, gardiyanlardan bir şeyler saklamanın yolunu hep bulurmuş.
You know, Alcatraz inmates would always find ways to hide things from guards.
Mahkumlar, duvarların arkasından da konuşabilirler.
The inmates can speak through the walls.
Bazı mahkumlar kendi güvenlikleri için oraya atılır.
Some inmates get put there for their own protection.
İdam mahkumlarının bile son arzusu yerine getirilir.
Men on death row have a last meal.
Mahkumlar istek formlarını doldurur, biz formları kontrol ederiz siz de mahkumları elinizden geldiğince tedavi edersiniz.
The inmates fill out requests and we screen'em and you treat'em, as best you can.
Spencer, unutma, tüm mahkumlar "Ben masumum," ya da "Beni tuzak düşürdüler," ya da "Beni boğmayı bırak," derler.
And Spencer, remember, all convicts say they're innocent, or they're framed, or stop choking me.
Eski mahkumları işe almak yasa dışı değil.
Nothing illegal about hiring ex-convicts.
İşte, bu mahkumları sizin için yakaladık.
Here, we captured these escaped convicts for you.
Mahkumları toplamaya başladılar.
They started, you know, collecting prisoners.
Ratar-O, Mahkumlarım var şey için...
Ratar-O, I have prisoners for...
Yüzbaşı Shepard, mahkumları emniyete alın.
Lieutenant Shepard, secure the prisoners.
Nakledilecek mahkumları bir araya toplamıştık ve muhafızları yere serip gitmiş.
That's... we had the offenders that were to be transported out gathered, and he just knocked down the guards and left.
Eski mahkumların hatıralarını baz alarak birkaç taslak çizdim.
I've drawn up some blueprints based on the recollections of ex-prisoners.
Efendim, sizce daha kullanışlı bir şey yapsak mahkumlar için daha iyi olmaz mı?
Sir, don't you think the inmates would benefit from something more practical?
Eskiden, daha önce önce yaşadığımız Şehir mezarlığında Babamın idam ettiği Mahkumlar vardı.
In the city's cemetery where we used to live, there were some prisoners my dad had executed.
Ve hatta mahkumlar için olan buzu... Buz dolandırıcılığıyla Cho ailesi parasına para katıp zenginleşiyor.
And even the ice for the prisoners are swindled to make the Cho family richer.
Bir somun ekmek çaldığı için hapse atılan ufak çaplı bir hırsız olduğunu ve sen içerdeyken mahkumların, koğuşta Noel şarkıları söylemeye başladığını ve beş adamın seni tutarak bekâretini aldığını biliyorum.
I know you were a petty criminal thrown in jail for shoplifting a loaf of bread, and while you were in there, the jailers went caroling in the cell block, and five men held you down and took your virginity.
Güvenlik için sık sık eski mahkûmları işe alır mısınız?
You hire ex-cons to work for security for you often?
Peki, mahkûmların katlinin kuralları neler?
What about the execution of prisoners?
Bu mahkûmlar canavar.
These prisoners are beasts.
- Hayatta kalan mahkûmlar.
- Prisoners, survivors.
Mahkûmlar ne olacak?
So what about those prisoners?
Kaçak mahkûmlar.
Escaped convicts.
Bir yanım, diğer mahkûmları gördüğümüz an öldürseydik keşke diyor.
Part of me wishes that we killed all the prisoners on sight.
Benim tecrübelerime göre, kaçan mahkûmlar geri dönmez.
In my experience, escaped convicts don't come back.
Lütfen tüm nakil mahkûmları hazır hâlde bulunsun...
Please have all the transport prisoners...
Piyon olarak saray zindanlarındaki mahkûmları kullanırdı. Piyonlardan düşen olduğunda orada kellesini kestirirdi.
He would use prisoners from the royal dungeons as his pieces, and if one of the pieces were captured, he'd have the prisoner beheaded on the spot.
Yardım galasına davetiyelerimiz ve davetli listesi, çoğunlukla zengin katılımcılar var ve politik mahkûmların savunmaları için para topluyorlar.
Our invitations to the charity gala and also the guest list... mostly wealthy contributors raising money for political prisoner advocacy.
Birisi onları "Altona Mahkûmları" oyununda birlikteyken izlemişti ve onları tekrar sahnede birlikte görmenin hoş olacağına karar vermişti.
Someone had seen them together in The Condemned of Altona and had decided it would be nice to see them together on stage once more.
"Mahkûmları hücreye tıkın." diyorum hep.
I always tell them, "Put the prisoners in the jail cell,"
Mahkûmları Binghamton'a götürmek için üç ambulans ve nakliye aracı gerekiyor.
We'll need three ambulances and transport for prisoners to Binghamton.
Bu yüzden eski mahkûmları incelemelisiniz ve aynı şekilde güvenlik güçlerinde eğitim alan kişileri de eklemeliyiz.
So you should be looking at ex-cons, and we can't rule out people who've had law enforcement training.