Manic traducir inglés
427 traducción paralela
Bu kesinlikle manik depresif bir vaka.
This is purely a case of manic depression.
Bu ruh halinden manik depresifler yavaş yavaş değişip bu duruma geçerler.
From this mood, the manic depressive might gradually change until they reach this state.
Sayın Yargıç, bu kesinlikle manik depresif bir vaka.
Your Honour, this is decidedly a case of manic depression.
Fakat Prag halkı, size soruyorum... bir katil manyağın yaptığı vahşi davranış yüzünden yıkıma mı uğrayalım?
But people of Prague, I ask you... shall we perish for the vicious act of a murdering manic?
Ve ortaya çıkanlar... 16 yaşından beri saçlarını boyuyormuş....... Anne tarafında bir manik depresif varmış.
She'd been dyeing her hair ever since she was 16. There was a manic depressive in her family, on her mother's side.
Açıkça bir ruhsal çöküntü içinde.
She's clearly a manic-depressive.
İlk defa gece trende seyahat ederken motorun sesini dinlemek yerine uyuyan yolcular üzerinde çılgınca sesler o garip sesler bütünü akarken kardeşinin suratına bakıp duruyordu.
Traveling by train for the first time, deaf to the clickety-clack this child intently devoured the face of her brother her manic intensity impinging briefly on other passengers'dreams
Nasıl bir manik-depresif hayat yaşıyorsun.
What a manic-depressive life you lead.
- Manik depresif nedir?
- What's a manic-depressive?
Bizim gibi çılgın kişiler delice sarhoşluğun kurbanlarıdır!
Crazy that persons like us are victims of a manic drunk!
Bakın, Fransız yöntemlerinin modası geçmiş olabilir, tamam. Polisimiz karışıklık çıkartır, bu da tamam. Yöntemlerinize ait ufak sırlarınız da olabilir.
Dear colleague, I realize French methods are outdated, that our police are too manic, that you have the secret of the stiff upper lip, but I didn't think Scotland Yard levitated tables.
Sen manik-depresif bir şairsin.
You're the patron poet of the manic depressives.
Tatlım aldırma Elaine Teyzen biraz manikdepresif
Don't worry, honey. Aunt Elaine is just a manic-depressive.
... kahrolası manik depresifin biriyle.
With a violent manic-depressive.
Kahrolası manik depresifin biri miyim?
Am I the violent manic-depressive?
( Delice gülüş )
( Manic laughter )
Oniki ay sonra ( Delice gülüş devam eder )
( Manic laughter continues )
Ya da deli falan?
Manic-something?
Manik bir halde.
He's manic.
Büyük ihtimal deli olduğumu düşüneceksiniz ama işin doğrusu hayatım boyunca dışarıda o kadar vakit geçirmemiştim. çok keyif aldım.
You probably think I'm being manic, but I haven't spent that much time out of doors in my life. I was exhilarated.
Pedikür için "İran Kraliçesi" ne gittim ve manik depresif erkek arkadaşı cüzdanımı çaldı.
I went to the Iranian Queen for a pedicure. His manic-depressive boyfriend stole my purse with everything in it!
Deli Mike avantajını kaçırmayın.
Take advantage of Manic Mike.
Panik içindeyim, çıldırıyorum ve delirdim!
I'm in a panic, I'm frantic and I'm manic!
çıldırıyorum ve delirdim!
I'm frantic and I'm manic!
- İyice manyaklaştı.
- I can't go into it now, but he's manic.
.. küçük, manik depresif Michael bu kutuda " yazmak isterdim.
"Here's Michael the little manic depressed one"
Manic-depressive.
Garden-variety manic-depressive.
Sence, Prozac yanlış mı?
You think Prozac is a mistake? With this kind of manic episode,
Hatırlıyorum, onu muayene ediyordum, o da bana... Paul adında hoş bir adamla tanıştığını ama giyinme tarzının... manik depresif bir psikolog gibi olduğunu söylüyordu.
I remember, I was examining her, and she was telling me... about this great guy that she'd met named Paul who dressed... like a manic-depressive psych professor.
Bence o, manik.
I think he's a manic.
Tamam. O manik.
He's manic.
Manikdepresif bozukluk.
Manic-depressive disorder.
Bipolar manikdepresif hastalığı olduğuna inanıyorum. ... ve halen bir manik döngü içinde.
I believe that he is suffering from bipolar manic-depressive disorder and he's currently in a manic cycle.
Manik durum genellikle depresyonla sonuçlanır.
The manic state is usually followed by depression.
Bir kaç ayrılan çift, arabasından korkan bir adam, bir manik.... depresif ve hayatlarının monoton olduğunu düşünen 3 kişi var.
Jilted lovers, a man who's afraid of his car, a manic-depressive and the rest feel their lives are going nowhere.
Hasta akut şizofreni eğilimli manik-depresif bir paranoyak.
Patient is eine manic-depressive paranoid, type B with acute schizoid tendencies.
- O herif deli.
- The guy's nuts. - Manic.
- Evet, ama ilaçlarını aldığı sürece.
- Yes, but off his medication, so he's manic.
Filmlerinde heyecanlı, çılgın genelde hayata küsmüş Broadway yapımcısı figürleri baskındır.
I can't do it! They were dominated by the figure... of the crazed, manic, often embittered Broad way producer.
Michael manik depresif biri.
Michael is a manic-depressive.
Manik durumunun doruğundayken Michael bara indi ve arka arkaya su gibi votka içmeye başladı.
At the peak of his manic state Michael went down to the bar and started drinking vodka glass by glass, like it was water.
Sinirli, manik depresif bir eylemciye dönüşsen de.. .. yine de senden hoşlanıyorum, çevrende olmak hoşuma gidiyor.
Even if you've become an angry, manic-depressive activist I still like you, I still enjoy being around you.
Manik Depresif Fare ya da Mutsuz Mavi Kuş.
Manic-Depressive Mouse or the Bluebird of Unhappiness.
Teşhis konmamış bir manik depresif olduğuna inanıyorum.
I believe him to be an undiagnosed manic depressive.
Myers'ın kendi çizdiği karakterler "Alaycı At" ve "Manikdepresif Postacı" gibi acınası çöp adamlardı.
The only characters Myers could ever come up with were pathetic stick figures... with the words "Sarcastic Horse" and "Manic Mailman" printed on'em.
Posta servisinin Bay Zip'inin babamın çizdiği Manikdepresif Postacı'dan çalınmış olduğunu buldu.
He discovered that the Postal Service's Mr. Zip... was just a rip-off of my father's stick figure character Manic Mailman.
Hiç manik depresyon geçirdin mi?
You ever have any experience with manic depression?
Gidiyor muyuz? Yakında. Ama Kaptan'a, onu bekleyeceğime dair söz verdim.
We're the... children of other species he's trapped and brought to this planet, the results of his manic probing into our earliest fertilised cells.
Haydi!
I'm in a panic, I'm frantic and I'm manic! Come on!
- Manik.
- He was in a manic frame of mind.
Manik bir ruhsal durumdaydı.
- Manic.