Marat traducir inglés
186 traducción paralela
Charlotte Corday ve Marat... Fransız Devriminin liderlerinden biri.
Charlotte Corday and Marat... one of the leaders of the French Revolution.
Pekâlâ, Marat. Devam et.
Are you waiting for?
- Bizim kampımız evimiz gibidir. - Bakın, işte bu Marat.
The colony is our great family.
Ama yine de, onlar sahneyi kurmuşlar çünkü Mösyö de Sade, oyununda, Jean Paul Marat'nın nasıl öldüğünü ve küvetinde geçirdiği, Charlotte Corday kapısını çalmadan önceki, zamanı anlatmaya çalışıyor.
Quite on the contrary, they set the scene for in Monsieur de Sade's play, he has tried to show how Jean-Paul Marat died and how he waited in his bath before Charlotte Corday came knocking at his door.
Hiçbirimiz Marat'dan daha hırslı bir ihtilalci görmedik.
None of us knew a revolutionary more passionate then Marat.
Marat iyi mi, kötü mü?
Marat the good or bad?
Marat'nın de Sade'la tartışmasını dinleyelim.
Let us hear Marat debating with de Sade.
İşte Marat, dönmüş hayata.
Here is Marat, back from the death.
Marat'nın ihtilalinden yanaydı ama maalesef sansürcüler, kışkırtıcı fikirlerinin büyük bölümünü yonttu.
Ally of Marat's revolution but unfortunately the censor's cut most of his rabble-rousing theme.
Tanıtım bitti, artık Jean-Paul Marat'nın oyunu başlayabilir.
The introduction's over, now the play of Jean-Paul Marat can get under way.
Marat'ya bağlılık andı!
Homage to Marat!
Dört yıl sonra kavgamızdan, caymadı Marat yazmaktan...
Four years after we started fighting, Marat keeps on with his writing...
Marat, kendi kahrolası kuyumuzu kazmayız biz!
Marat, we won't dig our own bloody graves!
Marat, sırtımız pek, karnımız tok olmalı!
Marat, we've got to be clothed and fed!
Marat, köleler gibi çalışmaktan bıktık, usandık!
Marat, we're sick of working like slaves!
Marat, ekmeği daha ucuza almak istiyoruz!
Marat, we've got to have cheaper bread!
Seni bu yapraklarla taçlandırıyoruz, Marat, defne ağacı kıtlığı yüzünden.
We crown you with these leaves, Marat, because of the laurel shortage.
Canım Marat...
Good old Marat...
Marat yargılandı, Marat saklandı...
Marat in the courtroom, Marat underground...
Marat her an hazır boğmaya her planı...
Marat always ready to stifle every scheme...
Marat, yoksuluz, yoksul hep yoksul...
Marat, we're poor and the poor stay poor...
Marat, bizi bekletme artık...
Marat, don't make us wait anymore...
İşte Marat oturuyor, halkın seçimi hayaller kurup, dinleyerek ateşinin sesini.
Here sits Marat, the people's choice dreaming and listening to his fever's voice.
Ve hiçbirimiz, ne yaparsak yapalım, ilişemeyiz şu gerçeğe :.. ... Marat'nın kapısına dayanmış hazır ve nazır öldürmeye.
And none of us can alter the fact, do what we will that she stands outside Marat's door ready and poised to kill.
Sefil Marat küvetteki bedenin baştan aşağı sırılsıklam zehirden.
Poor Marat in your bathtub, your body soaked saturated with poison.
Marat ben, Charlotte Corday, Caen'dan geliyorum muazzam bir kurtuluş ordusu toplanıyor orada ve, Marat, oradan gelenlerin ilkiyim ben Marat.
Marat I have come, I, Charlotte Corday, from Caen where a huge army of liberation is massing and, Marat, I come as the first of them Marat.
Olamaz, geldim... Ben seni öldürmeye, Marat...
And so I say no and I go to murder you, Marat...
Yurttaş Marat'yla konuşmaya geldim.
I have come to speak to Citizen Marat.
Marat'ya söyleyecek bir şeyin varsa yazılı ver.
If you've got anything to say to Marat put it in writing.
Bak şunlara, Marat bir zamanlar her şeyin sahibi olan şu insanlara.
Look at them, Marat these men who once owned everything.
Doğru, Marat.
Correct, Marat.
Merhamet, Marat, imtiyazlı sınıfların mülkiyetindedir.
Compassion, Marat, is the property of the privileged classes.
Hayır, hayır, Marat, mütevazi duyguları bırak lütfen.
No, no, Marat, no small emotions please.
Marat'nın ayini.
Marat's liturgy.
Marat, yoksuluz...
Marat, we're poor...
Marat, artık bekletme bizi...
Marat, don't make us wait anymore...
Sokaktaki herkes Marat'nın halk lideri ve diktatör olacağını söylüyor.
In the streets, everyone is saying Marat's to be tribune and dictator.
Ama biz Marat'nın aslında ne istediğini biliyoruz :..
But we know what Marat really wants :..
Marat'dan bahsediyorsun, ama kim bu Marat?
You talk about Marat, but who is this Marat?
Marat mı?
Marat?
Burada Marat bizim için tehlike arz edemez.
Up here Marat can be no danger to us.
Hayır, sevgili Charlotte, burada bekleyeceğim Marat'nın ayaktakımının toprağa verileceği o vadedilen günü Fransa'nın bir kez daha o yasak kelimeyi haykıracağı günü :..
No, dear Charlotte, here I stay waiting for the promised day when with Marat's mob interred France once more speaks the forbidden word :..
Duyuyor musun, Marat?
Do you hear that, Marat?
Marat, bu vatanseverliğin delilik olduğunu göremiyor musun?
Marat, can't you see this patriotism is lunacy?
Yaşasın Marat!
Long live Marat!
Ama çok büyük eylemin bedeli öyle büyük ki, Roux karar veriyor olmaya Jean-Paul Marat'nın baş havarisi.
The price of action is colossal so Roux decides to be the chief apostle of Jean-Paul Marat.
Bu iyi bir politikaya benziyor çünkü Marat dosdoğru Calvary'ye gidiyor. Bütün iyi Hristiyanlar bilir ki çarmıhtır ölmenin en sempatik şekli.
Seems good policy since Marat's heading straight for Calvary and crucifixion, all good Christians know is the most sympathetic way to go.
Marat, çık dışarı da yönet şu halkı!
Marat, come out and lead the people!
Marat!
Marat!
... " Marat mı?
... " Marat?
Marat da siz oğlanlarlaydı, öyle değil mi? - Zavallıya bakın!
Okay. boys.