Morphine traducir inglés

Hemostatik aletlere, epinefrine, morfine ihtiyacım var.

I need haemostatic dressings, epinephrine, morphine.

Ona biraz morfin verin.

Give him some morphine.

Endikasyonları : Depresyon tedeavisinde kullanılır.

MORPHINE, INDICATED FOR THE TREATMENT OF DEPRESSION

Burada sentetik morfinden türetilmiş yeni bir mal var, dostum.

There's this new synthetic morphine derivative that's the shit, bro.

Pekâlâ, Razor'a, vale, as ya da maça gelirse..... Alex eşyalarını toplayıp eve dönmek zorunda kalacak.

All right, now, if Razor gets a jack, an ace or a spade, she'll cripple Alex and put him on the morphine drip.

- Morfini verin.

- Morphine.

İki numara : Boynuzlanırsan morfin yok.

Number two - no morphine after gorings.

Morfine benzer neyiniz var?

What do you have in the way of morphine?

Her bir tanesi, kolaylık için, bir tablet morfinle steril edilmiş.

Each one of them contains a single, sterile dressing, wrapped around a tablet of morphine.

Lee, bunların içinde morfin var dememiş miydin?

Lee, I thought you said there was morphine in these.

- Acısını azaltmam gerekiyor.

Morphine. Otherwise he would not will stand to stand.

Morfin.

Morphine...

Morfinin dozunu artırdım.

I increased her dose of morphine.

Bugün üç doz aldı. Fazla değil mi?

Three doses of morphine in one day seems a bit exaggerated...

- Bana bir ampul bırak.

Give me a shot of morphine, please.

Morfini iki katına çıkarın.

Double his morphine.

Tamam canım, şimdi sana morfin veriyorum.

OK, my love, I'm going to give you a shot of morphine.

Morfin... Acı için.

It's morphine... for the pain.

Ben morfini çakmışsam bilemez.

Not if I pump him full of morphine first.

Senden morfin bile istemeyeceğim.

I'm not even gonna ask for morphine.

- 10 miligram morfin istiyorum.

- I want 10 milligrams of morphine.

Morfin verme işinde çok yardımcı olmuştu.

Oh, she was so helpful with that business with the morphine drip. Ooh.

Şu an biraz daha morfin verilse çok iyi olurdu aslında.

I could use a little more morphine right now, huh?

Başını tut.

I'm gonna give him some morphine.

Lütfen, morfin verin bana. Konuşursan veririm.

- Please, just give me the morphine.

Tony Almeida nerede?

I'll give you the morphine as soon as you talk. Where's Tony Almeida?

Konuşmasının normalleşmesine yetecek kadar morfin verin.

Give him enough morphine so that he can take the pain out of his voice.

Çok üzgünüm Bay Bauer tek yapabileceğimiz morfinle sizi bir çeşit komada tutmak.

I'm sorry, mr. Bauer. All I can do is administer morphine, which will induce a coma, but you won't feel any pain.

Eşya Odasına bir bak..... bakalım hiç aşırabileceğin Oxycontin..... veya morfin..... falan bulabilecek misin.

Check out your property room and see if there's any Oxycontin or morphine you can sneak outta there.

Sargı bezi, meperidin, novokain, iodin, morfin ve etere ihtiyacımız var.

Get us some bandages, Dolantin, Novacaine, Iodine and Morphine Nurse.

Bir fili öldürecek kadar morfin alıyor.

She takes morphine enough to kill an elephant.

- Hergün morfin alıyor.

- She takes morphine every day.

Peki, ben sana ömrün boyunca yetecek morfini verseydim başka neye sahip olmak isterdin?

Morphine. And if I could give you all the morphine you would ever need for the rest of your life, what would you want then?

Morfin, afyonda doğal olarak bulunan bir madddedir.

Morphine is a naturally occurring substance found in the opium poppy.

Morfine ihtiyacım var.

I need morphine.

- Morfin istiyorum!

I want morphine!

- Elektrikli iğneyle morfin.

- Morphine via electric syringe.

Bunun morfin olduğundan bile emin değilim.

I don't even know if this is morphine.

İstersen morfini arttırmalarını sağlayabilirim.

I can get them to up the morphine if you want.

- Bakıyorum morfin vermişler.

Oh, they gave you morphine.

Morfinle uyutup öldürdüğün hangi kurbanın yüzünden buradayız?

So which of your morphine victims have brought us here?

Düzensiz göğüs ağrısı şikayeti, morfin ve ek nitro verildi.

Complaint of ongoing chest pain despite 0-2, morphine and supplemental nitro.

Size ne kadar morfin verdiler böyle?

How much morphine do they have you on?

Bu, morfin damlalığı.

This is the morphine drip.

Morfin değildi, tuzlu suydu.

It's not morphine, it's saline.

Biraz da morfin yüzünden.

It's also the morphine.

Morfin istiyor.

He wants morphine.

morfine çalıp bir hastaya ötenazi mi yapacaksın?

You stole morphine so you could euthanize a patient?

Morfinin etkilerini tersine çevirir.

It reverses the effects of morphine.

Morfin flasterlerini de.

The morphine patches too.

Morfin.

Morphine.