Nicks traducir inglés
253 traducción paralela
Kanima tavanda ve duvarlarda sürünen pençelerinde ve kuyruğunda ufak bir çiziğiyle bile felç olmanızı sağlayacak zehri olan bir kertenkele.
Kanima is this crazy lizard creature that can crawl on ceilings and walls. And it's got, like, this poison stuff that comes from the claws and the tail. And if he just nicks you a little bit, you can't move.
Değişiklik olsun diye, artık Nicks'de yemeyi düşünüyorum.
I thought I may start eating down with Nicks for a change.
- Nicks'de mi?
- Nick?
- Nicks'le bir derdin mi var?
- Whats wrong with Nicks!
Hayır, hiç bir derdim yok.
no, nothings the matter with Nicks.
Başka yerde yemek istiyorsan Nicks'de de yemek yiyebilirsin tabii.
I suppose you'd like their paper plates? - So you are going to start eating down at Nicks.
Demek Nicks'de yemeye başlayacaksın artık.
So you are going to start eating down at Nick?
Şu kılıçtaki çentiklere bak.
Look at the nicks on this saber.
O çentiklerin çoğu domuz keserken oldu.
Most of those nicks came from butchering pigs.
İkinci bir şansı St. Nicks Arenasında kalabalıkların önünde, reçine kaplı çadır bezinin üstünde terk etti.
GOOD NIGHT, BOLI E. ( narrator ) MR. BOLIE JACKSON, 1 83 POUNDS,
Derringer'ının kabzasında 12 çentik olan Hogofogo.
With 12 nicks on the butt of his Derringer.
Bu sayede ne kadar kömürümüz olduğunu biliriz. Çalınırsa anlarız.
That's to tell you how much coal there is you see, in case anybody nicks it.
Çizik ve kesikler dedim, tıraş olurken yüzünü kesmişti.
What did you have yesterday? Scrapes and nicks, and he cut himself shaving.
Nicks takımında oynamak ister misin?
Try out for the Nicks?
- Ne? Çok salak gözüküyorum!
I look like fucking Stevie Nicks in hippie clothes.
Hippie elbisesi giymiş Stevie Nicks'e benzemişim.
No, you look nice. You look nice. [Shouting]
Kim, Stevie Nicks mi?
Alf : who, stevie nicks?
Sanki iki Nick vardı.
Like there were two Nicks.
Marcia, lütfen. - Misery kızının dişlerine tel taktırmanı sağladı, koleje gönderdi. İki evin ve Nicks'e sezonluk biletin var.
Misery Chastain put braces on your daughter's teeth and is putting her through college, bought you two houses and floor seats to the Knicks.
Bazen mermilerin üzerinde pürüz ve çentikler oluyor.
Sometimes these shells get nicks and burs on them.
Her zaman bir şeyleri araklar.
She nicks stuff all the time.
Nicks maçı saat 8 : 00'daysa saat 7 : 00'da biletlerle buraya geliyorsun.
The Knicks game's at 8 : 00. That means at 7 : 00 you're out there with the tickets.
Bu akşamki Knicks maçına kimi götürelim diye düşünüyoruz. Fazla biletimiz var.
We're figuring out who to bring to the Nicks game.
Richard, eğer bir Knicks maçına fazladan biletin olsaydı kokan bir arkadaşını mı götürmek isterdin yoksa seni yaralayan bir arkadaşını mı götürmek isterdin?
Richard, if you had an extra ticket to the Nicks game and you had to choose between a friend who smelled and one who bruises you, who would you pick?
Kendim de çok büyük bir Knicks taraftarı olduğum için bence büyük bir Knicks taraftarını götürmelisiniz.
Being a huge Nicks fan myself I think you should take someone who's a huge Nicks fan.
En büyük Knicks!
Go Nicks!
Jennifer Qulick, Randy Knotson ve Thomas Nicks.
Jennifer Qulick, Randy Knotson and Thomas Nicks.
Selam, Brian.
- Two nicks. - Hello, Brian.
Bazı bölgeler hariç, özellikle polis nezarethaneleri.
Except in except some districts, some police nicks.
Hatırlayın, filmde Jim Rockford bir uçak çalıp, İsviçre'ye uçuyordu... ve yolun 20 milini uçakla kaçıyor.
Remember, Jim Rockford nicks an airplane in that film, flies to Switzerland and he gets about 20 miles away from it in an airplane.
İşte kredi kartlarınızı çalıp Bahamalar'a doğru süren bu.
That one nicks your credit cards and drives to the Bahamas.
Ben de evde Nicks'i seyrediyor olacaktım.
I could be home watching the Nicks.
Tıpkı Harvey Nicks'teki vitrin sergisi gibi.
Just like a window display at Harvey Nicks.
Hiç kesik olmuyor.
No nicks or cuts.
Bir kaç tane ezik ve çürük var.
He's got a few nicks and bruises.
Ne zaman kendini traş olurken kesse bir rahip çağırmak istiyor.
Every time he nicks himself shaving, he wants to call a priest.
- Stevie Nicks'in cadı olduğunu duydum.
I heard stevie nicks is a witch.
Stevie Nicks'e benzedim!
I look like Stevie Nicks!
Steve Nicks'ten bile daha çok büyü biliyor.
She's got more wicked witchery than Stevie Nicks.
Stevie Nicks'le yatmış, Gunther diye bir adamın... ... yetiştirdiği hidroponik bir ahududu dene.
Have a hydroponic raspberry grown by a guy named Gunther who once slept with Stevie Nicks.
O Stevie Nicks ahududularından var mı?
Do we have any more Stevie Nicks raspberries?
Stevie Nicks çıkacakmış.
- We do! Stevie Nicks is going to perform.
Oh, Stevie Nicks, hastasıyım!
Oh, Stevie Nicks, I love her!
Üzgünüm, Bayan Nicks.
I'm sorry, Miss Nicks.
Hey, millet, bu Stevie Nicks.
Hey, guys, it's Stevie Nicks.
Bayan Nicks, sizi rahatsız etmek istemem, ama bizim için hızlıca Fleetwood Mac yapabilir misiniz? Yapabilir misiniz?
Miss Nicks, I don't wanna bother you, but could you sing a quick Fleetwood Mac for us?
Bayan Nicks'i Afganistan'a götürmeliyiz, millet. Sadece şey alabilir miyiz...
Well, we've gotta get Miss Nicks on the plane to Afghanistan, guys.
Üzgünüm, Bayan Nicks başka soru almayacak.
Oh, can we just get a- - I'm sorry, Miss Nicks isn't answering any more questions.
Taliban az önce bu kasedi gönderdi. Açıkça görülüyor ki Stevie Nicks'i rehin almışlar.
The Taliban has just released this videotape, in which it is clearly visible that they have indeed captured Stevie Nicks.
- Nicks mi?
Nicks?
Bayan Nicks, buraya, Bayan Nicks.
Miss Nicks, over here, Miss Nicks.