Ntsb traducir inglés
183 traducción paralela
Ulaşım Güvenliği hava aracı bir şey söylerse haber verin.
Let me know what NTSB says about that downed aircraft.
Ulaşım Güvenliği'nden raporları aldık. Helikopter makine testleri iki belirgin bileşen için pozitif sonuç vermiş.
We pulled the lab reports from the NTSB, and the chopper's engine tested positive for two distinct compounds.
NTSB dokümanlarını incelemek benim için de yeni bir şey. Doktor Ramsey.
I can promise you not to print anything else about your Threshold project if you give me an exclusive.
Bir şey çıkarsa benimle ya da NTSB'den herhangi biriyle temasa geçeceksiniz.
You'll be in touch with me or someone from the N.T.S.B. on anything further.
Eğer bu kaza hakkındaysa, önceki gece NTSB'dekilere bildiğim herşeyi zaten anlattım.
If you're here about the crash the other night, i already told the ntsb guys what i know.
Hayır. FBI, CIA, NTSB bu konu üzerinde çalıştı.
The FBI study, CIA, National Transportation Safety Board...
- Hayır. Bay Hoverless, NTSB'nin soruşturma şefi olarak sizce, uçak nasıl düşmüş olabilir?
As chief investigator for the NTSB what do you think brought this plane down?
Hayır. NTSB'nin kararına göre bu kazada herhangi bir ihmalkârlık görülmedi.
The Transportation and Safety Board has decided nobody here did anything negligent?
NTSB yolda.
NTSB is on the way.
Uçakta kaç kişi vardı? NTSB'nin tespitine göre, 2 pilot, 6 yolcu. Toplam 8 kişi.
NTSB confirms two pilots, six passengers Total of eight souls
Uçuş planlarını aldın mı? Hemen NTSB'e gittim,
It went straight to NTSB They've got a go team flying in
NTSB şuanda yolda. Güncel bilgileri isteyecekler.
NTSB is on their way in They're gonna want updates
NTSB bizden bu olaydan uzak durmamızı istedi.
NTSB told us to hold off on recovery
Kapıdaki izler eğelenmiş. NTSB'de aynı fikirde.
Bayonnette pins holding the door were filed down.
Araştırmalarımız bizi...
Our inquiries to the NTSB...
Az önce ailesiyle konuştum. Ulusal Taşımacılık'tan olduğumu söyledim.
I just talked with her parents, told them I was with NTSB.
Ulaştırma Güvenliği Kurulu, cesedi daha yeni serbest bıraktı.
NTSB just released him.
Ulaşım Güvenliği Kurulu, uçağı açık kasada getirdi.
Well, NTSB brought it in a flatbed.
Bay Macken, uçağı çakılmadan önce Adam Decker'in telsiz çağrısını duymuşsunuz.
Mr. Mackin, NTSB said you heard Adam Decker's radio call before the...
Gemide dalgıçlarımız var... fakat hiçbiri arama-kurtarma eğitimi almadı.
We have divers aboard... but none of my boys are NTSB RescuelRecovery trained.
NTSB gurubu limana gelmiş.
NTSB teams are inbound.
NTSB yetkilileri kazanın nedeninin hâlâ araştırıldığını söylüyorlar.
NTSB officials say the cause of the crash is still under investigation.
Bir saat kadar önce, NTSB bir yolcunun öldürüldüğünü, ancak kaza sonucunca olmadığını bildirdi.
About an hour ago. NTSB reported that a passenger was killed. But not as the result of the crash.
NTSB ajanları olay yerine ulaştı ve kazanın sebebini araştırıyor.
NTSP have arrived at the scene and are investigating the cause.
Bana kalırsa NTSB bombalama olayını inceleyene kadar bekleyelim.
Well, my insttinct is to wait until the NTSP waves in on the bombing.
NTSB bize bütün yolcuların listesini verdi.
NTSB has given us a full passenger list.
Ulaşım Güvenliği Kurulundaki çocuklarla şube arasındaki irtibatı sağlıyorum.
I'm acting as department liaison for the NTSB boys on the crash.
Bu Dedektif Sutter, NTSB'den, Ulusal Taşımacılık Güvenlik Masası ( National Transportation Safety Board. )
This is Inspector Sutter, with the NTSB, the National Transportation Safety Board.
NTSB raporunu download ettim
I downloaded the NTSB report.
"Bu arada NTSB..."
"While the NTSB encountered..."
Nottaki her bir sayı kaza hakkında ki NTSB raporuna karşılık geliyor.
Every number in these notes corresponds to the NTSB report on the derailment.
Sanırım NTSB raporuna göre makinist tren-sonu fren sistemini kontrol etmeyi unutmuş.
I think the NTSB report said that the engineer forgot to check the end-of-train brake system.
Bak bakalım bu yedi sayıyı içeren ehliyetlerin listesini yaparak, NTSB dosyaları ile karşılaştırırsak ne çıkacak. Doğru?
See if you can generate a list of licenses using all seven numbers and then check it against the NTSB files.
Demiryolları NTSB'ye yalan söyledi. Nasıl bu kadar eminsiniz?
The railroad lied to the NTSB.
Diğerleri önemli değil, ama enkaz beyler "ntsb" kalanları kanıt deposuna kapattı.
The other stuff is no problem, but the wreckage... Fellows in NTSB has it lockdown in an evidence warehouse.
Biliyorsun o "ntsb" deposuna girmeliyiz, enkaza bakmalıyız.
You know what we need to do is getting inside the NTSB warehouse check out the wreckage.
Neden Caffrey beni o görevden çekti ve bana bu sekreter işlerini verdi, diye. İster inan, ister inanma. NTSB dokümanlarını incelemek benim için de yeni bir şey.
Believe it or not, analyzing NTSB documents is new for me, too, Dr. Ramsey.
"Ulusal Taşıma Güvenliği Kurumu" NTSB'den gibi görünüyorlardı.
"They look like part of the NTSB crew. Walking around, looking at the pieces."
Bana Ulaştırma Bakanlığını bağlayın.
Get me NTSB.
NTSB sunucusundaki terminal planlarını çekip derhal Jack Bauer'a gönderiyorum.
Pulling the ground plan of the terminal off the NTSB server and sending it to Jack Bauer now.
FAA, NTSB ve yerel polis temsilcileriyle görüşeceğiz.
We'll be meeting with agents from the FAA, the NTSB and local police.
NTSB de "Ulusal Ulaştırmacılık Güvenlik Komisyonu" demek.
the NTSB stands for "National Transportation Safety Board."
- Ben NTSB'den Ian Dyson.
I'm Ian Dyson with the NTSB.
FAA ve NTSB bunun bir kaza olduğunu ispatlayabilir.
The FAA and the NTSB can prove that it was an accident.
NTSB'dekiler kazanın olduğu yere kadar en az 200 yard boyunca, trenin aracı sürüklediğini söylüyorlar.
Train struck the car at least 200 yards from the nearest access.
Şimdi ben D.C.'ye gidip, NTSB raporlarına bakmalıyım.
Now, I got to go to D.C., so get ahold of the NTSB reports.
Bu paket NTSB'den gönderilmiş.
This package arrived for you from NTSB.
Benden NTSB raporlarını getirmemi istedi.
He asked me to order up NTSB reports.
Ulaştırma Güvenliği Kurulu'nu bekliyoruz.
And now we're waiting on NTSB.
Sorun değil.
Charlie, this is Erica Weston from the NTSB. It's okay.
NTSB'den daha zekisin.
You're smarter than the NTSB.