English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ O ] / Olav

Olav traducir inglés

119 traducción paralela
" Küçük Olav, benden sonra tekrar et :
" Little Olav, repeat after me :
- Bayan Olav.
- Mrs. Olav.
Bayan Olav, asıl dinlenmeye ihtiyacı olan sizsiniz.
Mrs. Olav, it is you who needs rest.
Bu gece evinizde bir katil var, Bayan Olav.
You've got a murderer in your house tonight, Mrs. Olav.
- Adın Olav mı?
- Your name is Olav?
Beni yalnız bırakmayın Bayan Olav.
Do not leave me, Mrs. Olav.
Kısa bir süre için gidiyorum. Bayan Olav sana ne derse onu yapacaksın.
I'm going away for a little while and you are to do whatever Mrs. Olav tells you to do.
Nils Skar, Karl Strom, Vidkun Koni, Pedar Olav...
Nils Skar, Karl Strom, Vidkun Koni, Pedar Olav...
Pedar Olav?
Pedar Olav?
Bayan Olav, evimize geri dönecek miyiz?
Mrs. Olav, will we ever come back to our home?
Aynı zamanda Munch'un Norveç Kraliyet Ailesi tarafından şövalye ilan edildiği bildirildi.
At the same time, Munch is to be notified that he has been made a Knight of the Royal Norwegian Order of St, Olav,
Gisborne olavı olmasaydı barış olabileceği, doğru muydu?
Is it true? There could have been peace without this Gisborne?
Olav Christensen...
- Olav Christensen.
Olav Christensen...
Olav Christensen...
Peki ya şu Olav denen adam?
- That guy. Olav. It must be him.
Olav'la konuşmalıyız.
We need to get a hold of Olav.
Olav ne zaman geliyor?
- When is Olav coming?
Olav'la konuşmalıyız.
We must talk to Olav.
Olav Christensen'ı mı diyorsunuz?
You mean Olav Christensen?
Olav Christensen'ın şahidi var.
Olav Christensen has an alibi.
Olav'ı kullananlar da...
They're the ones that Olav... What?
- Tamam. - Ama Olav'ı tekrar kontrol et.
But check on Olav again.
- Cinayet zanlısısın ama sen Bremer'le Olav'dan bahsedip duruyorsun?
You're suspected of murder and you talk about Bremer and Olav?
Olav Christensen'le ilgili daha çok bilgi edin.
Get more on Olav Christensen.
Bremer'la Olav arasında bağ kuracak bir şey olmalı. Konferans, seyahat...
Something must link Bremer and Olav, conferences or travel...
Olav'ın bilgisayar şifresini buldum.
I found the password to Olav's computer.
Olav bir şey yaptıysan, bunu konuşalım.
Olav... if you've done something, let's talk.
Olav...
Olav...
Olav!
Olav!
Olav Christensen bordrolarıyla ilgili biriyle telefonda konuşurken kulak misafiri olmuş.
He overheard Olav Christensen talk to somebody about his payslips.
Olav daireyi kimin kullandığını biliyor.
Olav knows who used the flat.
Polis, Olav'ın peşinde.
The police are after Olav.
Olav'ın evini aradım.
I called in at Olav's place.
Olav, Nanna'nın yanında kim vardı biliyor.
Olav knows who was with Nanna.
- Olav'ı o zamana dek bulurlar.
- They'll find Olav before then.
Ben Olav.
I'm Olav.
Olav mı?
Olav?
O Olav işte.
That Olav.
- Olav'ı bulduk.
- We've found Olav.
- Ne Olav?
- What, Olav?
Olav Christensen'ı mı diyorsunuz?
Olav Christensen? He's got an alibi.
Olav'ı tekrar kontrol et.
Check on Olav again.
- Olav mı?
- Olav?
- Evet? - Olav'ı bulduk.
We've found Olav.
Olav'ın ofisini arayıp bilgisayarını Adli Tıbba verin.
Search Olav's office and get his PC to forensics.
Park görevlisi kazadan hemen önce Bremer'i Olav'la konuşurken görmüş.
The parking attendant saw Bremer talk to Olav just before the accident.
Olav olduğuna eminler mi?
- They're sure it's Olav?
Daha çok personeli sorguya çektiler ve Olav'ın ofisini arıyorlar.
They've interviewed more staff and they're searching Olav's office.
Olav'dan haberi var.
He knows about Olav.
- Ne oldu? Birkaç meslektaşı Olav'ın aklının karışık olduğunun farkındaymış.
Several colleagues noticed that Olav appeared distracted.
- Evet, Olav Chirstensen'a parayı gönderen yetkiliyi buldum.
- I found who authorised the money... to Olav Christensen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]