Oynamak istemiyorum traducir inglés
526 traducción paralela
Kağıt oynamak istemiyorum, Charles.
Oh, I don't wish to play cards, Charles.
Seninle nalbant oyunu oynamak istemiyorum.
I don't want to play blacksmith with you.
Sadece seninle oynamak istemiyorum, hepsi bu.
I just don't want to play blackjack with you, that's all.
Bu oyunu oynamak istemiyorum! "Artı değerler" oynayalım!
I don't wanna play this game!
Cora'yı oynamak istemiyorum.
Well, I don't want to play Cora.
Hayır, oynamak istemiyorum.
No, I don't want to play.
Dama oynamak istemiyorum.
I don't want to play no game of draughts.
Artık oynamak istemiyorum.
I don't wanna play anymore.
Bir daha asla oynamak istemiyorum.
I'll never want to play it again.
Artık oynamak istemiyorum.
Listen, I don't think I want to play anymore.
Oynamak istemiyorum. Başka birini bulun.
I don't feel like playin'any more.
Oynamak istemiyorum!
- I don't want to play!
Oynamak... Oynamak istemiyorum!
I don't want to - I don't want to play!
- Oynamak istemiyorum!
- I don't want to play!
- Oynamak istemiyorum.
- I don't want to play.
- Artık seninle oynamak istemiyorum.
- I don't want to play anymore with you.
Neyse, Düşünüyordum da belki yarını düşünerek uyuyamamışsındır ve belki bir kaç el iskambil oynarız İskambil oynamak istemiyorum.
Anyway, I was thinking maybe you would be awake, thinking about tomorrow... and you might want to play a little gin rummy. I do not want to play gin rummy.
Bu yabancıyla çoluk çocuk oyunu oynamak istemiyorum.
I don't want to play fancy games with this gringo coronel.
Oynamak istemiyorum!
I don't want to play!
- Sizinle oynamak istemiyorum!
- I don't want to play with you!
Sizinle oynamak istemiyorum!
I don't want to play with you!
- sevdiğim adamdan ayrıyım, ve oyun oynamak istemiyorum.
I'm separated from the man I love, and I have no desire to play tricks.
Artık oynamak istemiyorum.
I don't want to play anymore.
Henry, artık bu oyunu oynamak istemiyorum.
Henry, I don't wanna play this game no more.
Saçma saman oyunlar oynamak istemiyorum
I don't have to beat around the bush
Oyunu oynamak istemiyorum.
I don't want to play the game.
Hayır, Gelmeyeceğim Oynamak istemiyorum.
No, I'm not coming, give it back now!
Bu aptal oyunu oynamak istemiyorum!
- I don't wanna play this stupid game!
- Hadi, koş. Daha fazla oynamak istemiyorum.
I don't want anymore.
Bu oyunu oynamak istemiyorum.
I don't want to play this game.
Size fettan ya da masum kadın rolü oynamak istemiyorum.
I don't want to play games with you, or play innocent.
Oynamak istemiyorum.
I quit. I don't wanna play no more.
Artık oynamak istemiyorum.
I'm gonna play it out.
Hayır, sayılarla oynamak istemiyorum.
No, I don't wanna play any numbers.
Ben... Oynamak istemiyorum.
I d-d-didn't want to p-play.
Bahçende oynamak istemiyorum
I don't want to play in your yard
Bu aptal oyunu oynamak istemiyorum.
I don't wanna play this dumb game.
Haydi, oyun oynamak istemiyorum.
Ben, I don't want to play games.
Oynamak istemiyorum.
I do not want to play.
- Oynamak istemiyorum!
- I'm not playing!
- Oynamak istemiyorum!
- I don't want to!
Ben artık filmde oynamak istemiyorum.
I don't want to be in the film anymore.
- Oynamak istemiyorum.
- I'm not interested any more.
- Oynamak istemiyorum dedim.
- Hey, I said give it a rest.
- Artık oynamak istemiyorum, Sissy.
- I don't wanna play any more, Sissy.
Dinle, lanet oyunlarını oynamak istemiyorum, Hendershot.
Now listen. I won't play any goddamn games with you, Hendershot.
Oynamak istemiyorum.
I don't want to play no more.
Hiçbir oyunu oynamak istemiyorum.
I don't want to play any game
Vakit öldürmek, oyunlar oynamak, kavga etmek istemiyorum.
I don't want to fool around... I don't want to play games, and I don't want to fight.
Yeter! Artık oynamak istemiyorum!
That's it, game over!
Gerçi onlarla oynamak da istemiyorum ama...
Don't wanna play with them, though.