Papier traducir inglés
133 traducción paralela
Her şeyi kağıttan yapıyorlar.
They make the food out of papier-mâché.
Kartonpiyer değil, tahta değil, oyuncak bebek değil ama eskiden yaşamış bir kadın.
Not papier-mâché, not wood, not a doll... but a woman that once lived and moved around.
Japon fenerleri, kırık mangal, ve kağıt pagoda için 325 $.
$ 325 worth of Japanese lanterns, broken hibachis, and papier-mâché pagodas.
Kartondan bir hayvan heykeli yaparlar. Vücutlarında kilden bir testi taşırlar.
They build an animal figure from papier-mâché with a clay jar hidden in the centre of the body.
- Bugün kartonpat yapıyordum.
- I was dipping papier-mâché earlier.
Pazularınız ezilmiş kağıt gibi!
You've got biceps like papier-mâché!
Hisher kartonpiyerden ve tahtadan yapılmıştır.
Hisher's made of papier-mâché and wood.
Keşke bütün vaktimi Sarah Wallis'i korkutmak için kağıttan pipiler yapmakla harcamak yerine anaokulunda sanat eğitimi almış olsaydım.
If only I'd paid attention in nursery art class instead of spending my entire time manufacturing papier maché Willies to frighten Sarah Wallis.
Evet 56 tane kağıt şapka yapıyorum.
Yes. I'm making 56 papier-mache hats.
Ve şu an muhasebeci olarak çalışmama rağmen en sonunda özellikle kartonpiyer şapkalarım üzerinde çalışmak isterim.
And even though I'm working as an accountant right now I'd really like to eventually work exclusively on my papier-mâché hats.
Kartonpiyer şapkalar mı?
Papier-mâché hats?
Kartonpiyer mi?
Papier-mâché?
Kartonpiyer de ne?
What is papier-mâché?
Kağıt hamuru olmayan Mardi Gras gibiydi.
It's like Mardi Gras without the papier-mache heads.
Bir tür kağıt salatası falan mı yapıyorsun?
Are you making some papier-mâché?
9 yaşındaki sevimlilik gibi değil... kafada kağıttan bıçaklar falan.
Cute's like when you're nine years old... and you've got papier-mache around your head.
Gördüğüm şey kostüm değildi. İskelet giysisine de hiç benzemiyordu.
What I saw was no costume... was no papier-mâché skeleton.
# Kâğıt hamuru adamımı #
For my papier-mache man
Zamanımız yok.
We don't have time. That guy was papier-mache.
Kağıt-kıyma benim hobimdir.
Papier-mâché is a hobby of mine.
Kartonpiyer, boru temizleyici domuz bağırsağı ve sim boya.
Papier-mache mix, pipe cleaners... pig intestines and sparkle paint.
Kedimi alçıyla mı sardın?
- [Plaintive Meowing ] - [ Gasps] You papier-mached my cat?
Papier-mâché.
Papier-mâché.
Görünüşe göre Henri.. .. Puget Sound şeklinde.. .. büyük bir crème brûlée karamilize ederken..
Apparently, Henri was caramelizing a huge creme brulee in the shape of Puget Sound when a sugar spark ignited a 30-foot papier mâche space needle.
Kağıt hamurla az daha gözümü çıkarana kadar ben de öyle düşünüyordum.
I thought so too, until I papier-mached one of my eyes shut.
Kağıt hamura bayılırım!
I love papier-mache!
Kağıt havlu makinesi kurur kurumaz gidebiliriz.
We can leave as soon as the papier-maché is dry.
Araç bozulmuş anltlaşmalardan yapılmış.
The papier-mâché is composed entirely ofbroken treaties.
Bilirsiniz, biraz yapıştırıcı, alçı belki biraz da kurşun.
This. Fake. You know, a little glue, papier-mâché.
Gunn, biliyorsun bu alçıdan yapılmamış.
Gunn, you do know it's not papier-mâché.
Az kalsın alçı bir yıldızın altında kalıyordum.
I was almost crushed by a papier-mache star.
Lloyd bunu Rangoon'daki hapishanede ölümü beklerken un, su ve kartonpiyerden yaptı.
Lloyd made that on death row in a Rangoon jail with nothing but flour, water and papier mache. Ha.
- Büyük seramik standların renk örnekleri.
- Stands for what? - For the giant papier-maché mushrooms.
Emily, Paris'teki en iyi alçı mantarı yapan adamı buldu.
Emily found the best papier-maché mushroom maker in Paris.
Kağıt ve tutkalla ıstakoz kafası yaptım.
I made a papier-mâché lobster head.
Ve tabii kağıttan yapılma bir roket.
And a rocket that could be made of papier mâché.
Alçıdan volkanı daha yeni yapmadık mı?
Didn't we just build a papier-mâché volcano?
Alçıdan volkan dışında ne yapabiliriz?
What else can we make out of papier-mâché?
Çenenizi kapamazsanız boğazınıza alçı ekmekler sokarım.
If you two don't shut up, I'm gonna stick these papier-mâché rolls... down your throats! That's it.
Parça 665, bayanlar ve baylar laterna şeklinde bir müzik kutusu.
Lot 665, ladies and gentlemen : a papier-mache musical box in the shape of a barrel organ.
Yakında bir şeyler fark edip Patton'ın ordusuna bakmak için uçak gönderecek ve tank ve kamyonların karton olduğunu anlayacak.
Sooner or later, he'll figure out there's a limit to the size of our force, send flights to inspect Patton's army and discover that all his tanks and trucks are nothing but papier-mâché.
Birinin yüzünün her santimini gösteren, yakından çekilmiş fotoğraflarını alıp gerçek boyutta basabilirim. Sonra fotoğrafın fotokopisini çekip insanın yüzüne kâğıt hamuru parçalarını koyup gerçek bir maske yapabilirim.
Well, I'd take a whole bunch of close-ups of someone, like every inch of their face, and then print those actual size, and photocopy them, and then papier-mache pieces over the person's face and make an actual mask.
George bana kâğıt hamurunun tarihini anlattı.
George has just told me the entire history of papier-mâché.
Emrettiğiniz gibi yirmi tane ağaç oku yerlerine yerleştirdik.
Twelve papier mache arrows in all, placed as you indicated.
Hobisi, kartondan kendi kafasının maketlerini yapmak.
His hobby was making papier-mâché copies... - of his own head.
Kartonpiyerden yapılmış gibi görünen ürkütücü küçük uçaklardan uçurmaya başladı. Bu arada bu çok heyecan verici.
He started flying those scary little planes that seem like they're made of papier-mâché, which is thrilling, by the way.
Bunu sanatın adı papier-mâché.
It's called papier-mâché.
- Bunu bu şekilde bırakamaz mıyız?
I gotta go sweetie, I gotta hit the supply store by 5 monday is paper papier-mâché day you think I don't know that?
Papier-mâché :
♪ ♪ Oh, my ♪ ♪
Kadınlar!
Lady makes bug soup with a bus but show her a papier-mâché head and she gets the willies. Women!
Onlardan biri plastik maketti biliyorsun değil mi?
- One of them was papier-mâché.