Parasüt traducir inglés
734 traducción paralela
Açılmayacağını bilsem, size bir paraşüt alırdım.
I'd buy you a parachute if I thought it wouldn't open.
İstersen paraşüt var.
There's a parachute, if you want it.
A paraşüt.
A parachute.
- Paraşüt!
- Parachute!
- Paraşüt bile vermemişler. - Hatta yastık bile.
- They don't even give him a parachute.
Paraşüt ile.
Parachute. I jumped from a plane.
O şeyi fırlattığında oyuncak paraşüt falan sanmıştım.
I thought it was some sort of a toy parachute or something.
E haliyle paraşüt ipini çektiğinde tüm Kuzey Çin'e çikolatalarını saçmış oldu.
So when he pulled the rip cord, he just naturally molted candy all over North China.
Bunları Albay Carter'a, 503. Paraşüt Piyade Karargahı'na götür.
Take these to Col. Carter, 503rd Parachute Infantry Headquarters.
Paraşüt.
The chute.
Paraşüt yağıyor!
It's raining parachutes!
İki paraşüt açıldı.
Two chutes open.
Paraşüt için yapacak bir şey yok.
Can't be helped about the parachute.
101. Paraşüt Birliği'ne gönüllü yazılmalıyız.
We have to volunteer for the 101st Airborne.
"Bastogne'da, 101. Paraşüt Tümeni..."
"At Bastogne, the 101st Airborne..."
Paraşüt açıldı.
The chute opened.
- Paraşüt gördün mü?
- See any chutes? - No.
Bir sürü bambu var ve paraşüt takımı var... birşeyler yaparız.
There's plenty of bamboo here, and we've got a parachute harness... we'll fix up something.
Dün, açılmayan bir paraşüt ve bir cesetten söz etmiştin.
That idea of yours yesterday about a dead body and a parachute that doesn't open -
Bu paraşüt gibi çalışıyor.
Doc, this is like a parachute.
- Paraşüt eğitimi almış mıydınız?
- You've had parachute training?
Bayanlar ve Baylar, programa eklenen özel atraksiyonumuz olağanüstü aksaklı paraşüt atlayışı güzeller güzeli cüretkâr kadın olan LaVerne Shumann tarafından yapılacaktır!
Ladies and gentlemen, our special added attraction - a spectacular delayed parachute jump, featuring that beautiful distaff daredevil, LaVerne Shumann
Son yaptığı paraşüt atlayışından sonraki hâlinden pek bir farkı yoktu.
She looked no worse than she did after her last parachute jump.
Sana bir iş teklif ediyorum. Paraşüt akrobasini Diamond Blade için yapmanı.
I'm offering you a job, doing your parachute stunt for Diamond Blade.
Zanlı olarak Julien Tavernier ismi üzerinde duruyoruz. Paraşüt birliğinden emekli bir subay.
We are dealing with a certain Julien Tavernier,... an ex-officer, in the paratroops.
Uçaktan atlanır, paraşüt sonradan açılır.
You hold on to the parachute.
Her tıbbi kasaya iki paraşüt.
Give each medical chest a double chute.
82. Paraşüt Alayı'nda Alman kızlara asıldığı için ceza alan ilk adam.
First man in the 82nd to be fined for fraternizing with the Fräuleins.
Senin 82. Paraşüt Alayı'nda yaptığın gibi.
Like you when you was in the 82nd Airborne.
Birlikler eski 82. Paraşüt Alayı üyeleri.
Units involve teams made up of former 82nd Airborne members.
82. Paraşüt Alayı'nda görev yapmış.
Served with the 82nd Airborne.
82. Paraşüt Alayı mı?
The 82nd Airborne?
Paraşüt Alayı'ndan.
All 82nd Airborne.
- Paraşüt.
- Parachute.
- Paraşüt?
- Parachute?
Paraşüt için yükseklik lazım.
Give us plenty of sky to open up in.
Paraşüt sizin için.
This parachute is for you
Yarbay Houghton etrafta çok fazla düşman faaliyeti olduğunu ve İngilizce "paraşüt" nasıl denir?
Commander Houghton says there's too much enemy activity in the area to chance a... Um... How do you say in English "parachute"?
Hiç değilse paraşüt takın.
At least use a parachute.
- Bir paraşüt.
- A parachute.
Bir paraşüt!
A parachute!
Ben paraşüt birliğinden Weaver.
I'm Weaver, paratroop corps.
Depodan size paraşüt eğitiminiz için aldığım şapka.
The hat I drew from stores for you for parachute training.
Paraşüt bir kız için tuhaf bir uğraş.
Parachuting's a funny recreation for a girl.
Cezayir'deki 10. Paraşüt Alayı komutanlığı söz konusu olabilir.
The command of the 10th Parachute Regiment in Algeria may be open.
Paraşüt Alayı'nın komutanı duruyor.
You're looking at the commander of the new 10th Parachute Regiment.
Halk sabah uyandığında... 10. Paraşüt Alayı'nın şehirlerini istila ettiğini görecek.
When the population wakes up in the morning, they will find the 10th Parachute Regiment has invaded their city.
10. Paraşüt Alayı... kentin yönetimine el koymuştur.
The 10th Parachute Regiment is now taking command of the city.
Paraşüt Alayı'nın subayları... astsubayları ve askerleri takdiri hak etti.
Officers, non-commissioned officers and soldiers of the 10th Parachute Regiment, a unit citation.
Paraşüt Alayı'nın tamamına... kahramanlık nişanı vermekten gurur duyuyorum.
I present the 10th Parachute Regiment as a unit, the Military Cross of Valour, with pride.
Şu lanet paraşüt eğitimi yüzünden her tarafım tutuldu.
- That parachute training - I can hardly move.