Pirelli traducir inglés
81 traducción paralela
- Burada.
- Pirelli.
Pirelli Milan'da düşüyor, 100 puan geride.
Pirelli's down 100 in Milan.
Sen ve Pirelli.
You and Pirelli.
- Pirelli.
- Pirelli.
Öncelikle Pirelli, Hansen ve Vornez'i öldür... Şeytanın eniği Julio'ya da dikkat et.
Kill Pirelli, Hansen, and Vornez first... and watch out for that devil's whelp, Julio.
Pirelli, yolu göster.
Pirelli, lead the way.
Pirelli, benimle gel.
Pirelli, come with me.
Pirelli.
Pirelli.
Sana Pirelli ve Geddes ile biraz silah bırakacağım, ve ben dönene dek komuta sende olacak.
I'll give you Pirelli, Geddes, and some weapons... and you will be in command until I return.
- Hoşça kal Pirelli.
- Goodbye, Pirelli.
Geddes ve Pirelli onları eğitebilir.
Geddes and Pirelli could teach them.
Buraya Pirelli kardeşleri diyelim ki saat 11 : 30 civarında getirebilirdim.
I might be able to get Pirelli Brothers out here by shall we say 11 : 30.
Yarın Kanada'dan 4,000 tane Pirelli P225 geliyor.
I got 4,000 Pirelli P225s coming out of Canada tomorrow.
Fred Pirelli...
Fred Pirelli...
Genç hanım, evin özel yemeğini yemek üzeresin ; sahanda yumurta.
Young lady, you are about to have the specialty of the house - eggs Pirelli.
İşte bütün mesele de bu Pirelli.
That's the point of the drop.
Ben Pirelli. 15 dakikalık mesafedeyiz.
This is Pirelli. We're about 15 minutes away.
Saunders ile Pirelli neredeyse bizim kadar yakınlar.
Saunders and Pirelli are almost as close as we are.
Pirelli düşük Profil P-Zeros.
Pirelli Low Profile P-Zeros.
Tabii görünüşe göre Frank Pirelli denen CEO'lardan biri anlaşmaya soğuk bakıyormuş.
Except for one of the CEOs. Frank Pirelli is apparently getting cold feet about it.
Bu da Pirelli'yi oy vermek için zorlayacakları anlamına gelir.
Which means they'll have to force Pirelli to vote for it.
Luxiron'un başkanı Frank Pirelli.
Frank Pirelli runs Luxiron.
Saat 11'de birleşme oylanana kadar ve Kardeşlik kaybedene kadar Pirelli'yi korumalıyız.
So we need to safeguard Pirelli till the merger vote at 11 and the Brotherhood loses.
- Pirelli'yi öldürmelerine izin veremeyiz.
- We can't let them kill Pirelli.
Umalım da tek istedikleri Pirelli'yi öldürmek olsun.
Let's just hope that killing Pirelli isn't all they want.
Ben hallederim Bay Pirelli.
I got it, Mr. Pirelli.
Pirelli'nin cesedi nerede?
Where's Pirelli's body?
Pirelli bodrumda, durumu iyi.
Pirelli's in the basement. He's fine.
Pirelli bodrumda soğukta bekliyor.
Pirelli is still out cold in the basement.
Eğer gerçek Pirelli buraya gelip bizi açığa çıkarırsa öldük demektir.
If the real Pirelli shows up here and exposes us, we're dead.
Pirelli'yi geri getirebileceğimi düşünüyorum.
I think I can get Pirelli back.
Bu çeşit gücü olan bir cadı bizim haberimiz olmadan Pirelli'yi limuzindin almış olabilir.
A witch with that kind of power could have taken Pirelli from the limo without us even knowing it.
Cadıların yanına gidip Pirelli'yi almama izin ver.
Let me go to the witches, get Pirelli, bring him back.
Pirelli nerede?
Where's Pirelli?
- Planımız Pirelli'nin yerini alan iblisi oylamadan önce yok etmek. - Evet, elbette.
- Yeah, of course.
Aman Tanrım, Pirelli.
Oh, my God, Pirelli. Pirelli.
Tamam ama şu an Pirelli'nin yerine geçen iblisi öldürme planımıza sadık kalmalıyız.
Okay, but right now we need to stick to our plan, which is to vanquish the demon impostor.
Bak, plan Pirelli'yi geri almaktı, bunu yaptım.
Look, the plan was to get Pirelli, I did that.
Pirelli onda.
He has him.
Ama oylamadan sonra Pirelli'yi getirsen iyi olur yoksa seni öldürürüm.
But after the vote, you'd better deliver Pirelli or I will kill you.
Ben Pirelli'yi kaçırdığım için bizi durdurmak için her şeyi yapacaklardır.
Now I've kidnapped Pirelli, they'll do anything to stop us.
- Ya Pirelli?
- What about Pirelli?
Birleşme olmadan Leo ile birlikte Pirelli'yi buraya getirseniz iyi olur.
You'd better get Leo to the mausoleum, get Pirelli back here - before the merger.
- Sen getiremez misin?
- Can't you get Pirelli?
Sonra Pirelli'yi almaya gittim ama yoktu.
So I went to kill Pirelli, but he was gone.
Pirelli'yi birleşmeyi iptal etmesi için zamanında götürmemize yardım etti.
I mean he helped us get Pirelli back in time to cancel the merger.
Ford, Mercedes Benz, Swift, Pirelli, Ve yerel şirket borçlarıdır, örneğin : Pérez Companc, Bulgheroni-Bridas,
Ford, Mercedes Benz, Swift, Pirelli, as well as local groups owned by Pérez Companc, Bulgheroni-Bridas,
Dekan Pirelli, Caroline Pope'un yerine derse girer misin diye aradı.
That's when I got the call from dean perelli, about filling in for carolyn pope.
Goodyear mı, Pirelli mi?
Goodyear or Pirelli?
Penguenler izlerken, İtalyan üssünün yakınından geçtim burada Simonetta Pireli adlı birisi bana bir fincan sıcak çikolata yapmıştı.
While I was following them, they led me right past the Italian base where one Simonetta Pirelli whipped me up a mean cup of hot chocolate.
- Pirelli.
- Hey!