Posted traducir inglés
3,411 traducción paralela
Sana ağlayan selca * göndermiştim.
I posted a selfie of my crying.
Resimlerini her yere asmışlar açıkça sana meydan okuyorlar.
They posted your portrait everywhere and issued a personal challenge to you.
Beni de bilgilendirin.
Keep me posted.
Sen sadece patlayıcıları yerleştireceğin zamanı söyle.
Just keep me posted with an ETA on the explosives.
"Chan Young, Cha Eun Sang ile bir fotoğraf yükledi."
[Chan Young posted a picture. With Cha Eun Sung]
Evet, sen önceliği olan bir posTed'din.
I know. You were a "Priority Male."
Ve Ezra Clark'ın ifadesine göre nöbet yerine yalnızca 5 metre uzaklıktaymış.
And according to Ezra Clark's statement, he was posted here, just 10 yards away.
Evet, beni haberdar et.
Yeah, keep me posted.
Evet, kampüste o haberle ilgili bir şey görmüştüm.
Oh, yeah, I saw something about that posted on campus.
Ve Quantico duyuru panosuna bu gece tüm içkilerin sizden olduğunu yazmış veya yazmamış olabilirim.
Mm-hmm. And I may or may not have posted on the Quantico message boards that all the drinks are on you tonight.
Gülümsüyordu, ama bu şirketi geçen sene bir albüm yayınlayan adam gülümsemesi miydi?
He was smiling, but was it the smile of a man whose company just posted a record year?
Seni destekliyorum.
I'll keep you posted.
- Tony, bizi bilgilendirmeye devam et.
Tony, keep us posted.
Michigan'daki herkese benden selam söyle. Anne de söyle, Pinterest'e koyduğu muzlu pastasını çok beğendim.
Well, tell everybody in Michigan I said hi, and tell your mom that I love the banana cake she posted on Pinterest.
Sizi haberdar edeceğim.
I will keep you posted.
Beni haberdar et.
Keep me posted.
Mary'nin mektupları annesine gönderilmeden önce neden onları bana getirmiyorsun?
Before mary's letters to her mother are posted, Why don't you bring them to me?
Bulduklarımı yayınladığımı söylemek istedim. Gördüm.
I just wanted to let you know that I-I posted my findings.
Ben de makalemi geri çektim.
I saw. And I just posted a retraction of my paper.
Beni haberdar edin.
Keep me posted.
Evin önünde polis yok mu?
Isn't there a cop posted in front of the house?
Lütfen ilan edilen tüm yönetmelikleri uygulayın.
Please follow all posted regulations.
Gerçek bir insanla, internetteki profilleriyle değil.
A real person. No profile posted online.
Daha önceden kimsenin kefaletini ödememiştim.
I've never posted bail before. I'm sorry.
Ve resimleri internete attılar, böylece saldırıyı planlayabilirdi.
And they posted the pictures so he could plan the attack.
Tüm kaynaklarını Merc internet sitesine göndermesi dışında.
Except that he posted all his sources on the Merc website.
Olursa haber verirsin değil mi?
You'll keep me posted?
- Beni haberdar et.
- You keep me posted.
Belediye Başkanı, Brick Mansions'a yapılması planan... saldırıya ilişkin internete sızan video üzerine bugün tutuklandı.
The Mayor of Detroit was arrested today after a compromising video posted online appeared to show him plotting an attack on Brick Mansions residence.
Safların yaklaşık beş kilometre gerisindeki bölük karargâhına atandım.
" I've been posted to company headquarters three miles behind lines.
- Haber vermek için aramıştım.
No, you know what, I'm just keeping you posted.
Birisi twitter'da Annie'nin fotoğrafını yolladı.
Someone just posted a picture of Annie on Twitter.
George Washington Köprüsünde.
Just posted on the George Washington Bridge.
- Bu dün gece lanet evi chat odasına konmuş.
This was posted in a haunt chat room last night. Dude, what?
Bakım görevlisinin numarasının kampüsün her yerinde asılı olduğunu fark etmedin mi?
Don't you realize that the maintenance number posted all over this campus?
Ama Melissa... senle ilgili internete bi sürü bombok şey yükledi.
But Melissa She posted some pretty fucked up things about you on the internet.
Kefaletiniz ödendi.
Bail's been posted.
Pete, UHS beş yeri vuracak hortum haberi yaptı.
Pete. National Weather posted a tornado watch across five states.
Sıcaklık 43 ile 48 derecelerin üstüne çıkınca, sıcaklık raporları ve uyarıları sekiz eyalette bazı bölgelere asıldı.
Again today, heat warnings and advisories are posted in parts of eight states as temperatures soar to the 110s, even toward the 120s.
Facebook'taki hayran sayfama iki ayda altı bin mesaj yollamış.
She's posted like 6000 messages on my Facebook fan page in like 2 months.
RIFT, Martin'in bir videosunu nete yükledi.
RIFT posted a video of Martin online.
Haberim olsun.
All right, keep me posted.
- Dün akşam bir ilan yayınladım.
Okay, so last night I posted an ad.
Morga giden koridorda görev almanı istiyorum, tamam mı?
Okay, I want you posted down the hallway to the morgue, all right?
Kefaletimi kim ödedi?
Who posted my bail?
Üzgünüm! Annem şarkı söyleyerek Sangam Şampiyonasını Tamil kazandı babam Kolkata'ya gönderdiğinde üst üste 2 yıl yayınlanmıştır!
Mom won the Tamil Sangam Singing Championship... two years in a row when Dad was posted in Kolkata!
Kim Jong II öldüğünden beri oralara göz kulak olsun diye yolladığımız bir ajanımız var ama 10 gündür ondan bir haber alamadık.
We had an agent posted there, keeping watch since Kim Jong II's death, but we haven't heard from him for 10 days.
Ancak onların online video sitelerinde yayınlanan diğer cinayetlerle olası bir bağlantı içinde olduğu sanılıyor.
However they are looking into possible connections with other murders posted to online video sites.
Onunla ilgili hiçbir yerde paylaşılmayan bazı gönderilerim var.
Some of my stuff is some of the first posted of her.
Sen şimdi bana aşağılığın tekinin orada durup bütün olanı biteni çektiğini ve yayınladığını mı söylüyorsun?
You're telling me some asshole actually stood there filming the whole thing and then posted it?
Biri bloguna yazmış Jo-Ann'in Londra'da oynamas sebebinin Chris olduğuna dair.
Someone posted in her blog that it was the real reason that Jo-Ann had accepted to do a play in London.