Preston traducir inglés
1,464 traducción paralela
Bu kadar şaşırma Preston.
Don't look so surprised, Preston.
Ve sen Preston direnişin kurtarıcısı ve yok edicisi. Onlarla birlikte bana kendini de verdin. Sakin soğukkanlı ve olaysız.
And you, Preston... the supposed savior of the Resistance... are now its destroyer... and, along with them, you've given me yourself... calmly... cooly... entirely without incident.
Dikkatli ol Preston.
Be careful, Preston.
Bir radyo kanalından global bir medya imparatorluğu kuran sevilen girişimci Preston Blake 82 yaşında öldü.
A beloved visionary who turned a single radio station into a global media empire Preston Blake, dead at 82.
Kralın tüm atları ve tüm adamları bile Preston Blake'in dondurmaya dönüşmesini engelleyemezdi.
All the king's horses and all the king's men couldn't save Preston Blake from becoming a human Popsicle.
Bay Deeds, Preston Blake adı sizin için bir şey ifade ediyor mu?
Mr. Deeds, does the name Preston Blake mean anything to you?
Preston Blake annenizin amcasıydı.
Preston Blake was your mother's uncle.
Preston Blake'in yeğeni, 40 milyarlık adam.
Preston Blake's nephew, the $ 40-billion man.
Preston kardeş yükseklerde kartallarla uçuyor.
Now, Brother Preston is soaring with eagles high above.
Preston Blake'i anıyoruz hiç kimsenin sarsamayacağı bir inancı vardı.
Yes, we remember Preston Blake a man with faith no man could shake.
Huzur içinde yat Preston.
Rest in peace, Preston.
Preston Blake'in kardeşinin torunuydum.
I was Preston Blake's great-nephew.
"Ben öldüğümde" Şerefe " desen iyi olur Preston amca.
" But when I die, Uncle Preston, you better say,'Cheers!
Preston Blake'in mirası en yüksek teklifi verene gidecek.
Preston Blake's great legacy gone to the highest bidder.
- Elimde Preston Blake'in günlüğü var.
- I have here the diary of Preston Blake.
Bana Preston diyebilirsin.
You can call me Preston.
Ağacının yapraklarını silmemi ister misin Preston?
Want me to wipe the leaves on your ficus tree, Preston?
Dedektif Preston, Neden bize polisliğin iyi taraflarından bahsetmiyorsunuz?
Well, Detective Preston, why don't you tell us about the lighter side of police work?
- Dedektif Preston!
- Detective Preston!
- Mitch Preston'la tanış.
- Meet Mitch Preston.
"Dedektif Mitch Preston Maxis TV kamerasını parçaladı."
Detective Preston destroys Maxis TV camera.
- Eee bu Mitch Preston'ı alıyormuyuz?
- So we've got this Mitch Preston?
Ortağın Mitch Preston olacak.
Your partner will be Mitch Preston.
Mitch Preston, lütfen!
Mitch Preston, please!
Dedektif Preston, Merhaba.
Detective Preston, hi.
Dedektif Preston, Chase Renzi.
Detective Preston, Chase Renzi.
Evet Dedektif Preston....
So, Detective Preston...
Şimdi Mitch Preston ile çalışıyorum.
Now I'm working with Mitch Preston.
Ben Dedektif Preston, Los Angeles Polisi.
- Yes. I'm Detective Preston, L.A.P.D. I'd like to ask you some questions.
Ben dedektif Mitch Preston- -
This is Detective Mitch Preston...
Demek istediğiniz Mitch Preston?
You mean the Mitch Preston?
Ben dedektif Mitch Preston.
I'm Detective Mitch Preston.
Bu Preston gerçek olmalı.
This Preston character needs to come to life.
Futbolmatiğimi nasıl buldun, Gromit?
How do you like my Preston North End Soccamatic, Gromit?
General Preston herhangi bir sivil karışıklığı önleyebileceğini garanti etti.
General Preston assures me that the military can contain any civilian unrest.
Reddedildi.
PRESTON : Overruled.
- Preston'da McCullough.
- McCullough above Preston.
Prez'e ver, ki o da zaten senin gibi Preston Caddesi'ndeki devlet binalarında dolaşacak.
Give it to Prez, who's going to get off his ass... and walk on over to the state office buildings on Preston Street.
- Preston Caddesi mi?
- Preston Street?
Preston ve Milton'un köşesindeki ışıkları kırmızıda geçti. Miltona doğru ilerliyor.
He jumped the light at Preston and Milton and is south on Milton.
Preston kızım öldüğünde gelmişti.
Preston came to me when my daughter died.
Eğer Preston gelirse... Bunu ona verin... Onunla konuşmamız lazım, tamam mı?
If Preston comes past... give him this... and tell him we need to talk, okay?
Preston üzerinden doğuya.
Eastbound on Preston.
Bu da bahşişin, Preston.
Give you a tip, Preston.
Preston'a yardım edenlerin imzalı ifadeleri yanında... Gençleri destekleyen kurumlar da var.
In addition to the signed statements from Preston's sponsors... at the Police Athletic League...
Sayın Hakim, kanıtlarla da sabit olduğu üzere, polise saldırı yapanın Preston olduğunu kabul ediyoruz.
We will contend that it was Preston who was the victim of a brutal police beating... indications of which are still evident on him, Your Honor.
Preston, gözaltından kaçtığında çok fazla ilaç almıştı bu durumda da Sayın Hakim basit bir şekilde babaannesine geri dönmeye çalışıyordu.
Preston was heavily medicated when he left the Cheltenham facility. In that state, Your Honor... he was simply trying to get back to see his grandmother.
Bir dizi özürlü asker filme alındı. Bunların içinde 19 yaşındaki Private Preston hafızasını kaybetmiş ama sadece "bomba" kelimesine tepki veriyordu.
Soldiers with a range of disorders were filmed, including 19-year-old Private Preston, his memory blank, responsive only to the word "bombs".
Hey gidi Preston, Çöpçülüğünü yaptığım en iyi adam,
Oh, good old Preston. Best man I ever scavenged for.
Nasıl hissettin Preston?
How did it feel, Preston?
Preston Blake, Blake Media Başkanı
Hello, folks at home.