English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ P ] / Printers

Printers traducir inglés

206 traducción paralela
Nisshin Matbaası mı?
Nisshin Printers?
Matbaa makineleri bir hata yapmış olmalı.
The printers must have made an error.
Baskıcılara telefon edeyim.
I'll have to phone the printers.
Yaptığın aşırı indirimle diğer matbaacıları zarara uğratıyorsun.
You hurt other printers by dumping.
Ve sen Camille matbaa değiştir.
And you change printers
Yazıcıya benziyorlar.
Looks like printers
Sen matbaadan mısın?
Are you from the printers?
Matbaaya!
To the printers!
Ahşap Jones Yazıcılarının dünyanın en hızlı fotokopisi olmasını istiyorum.
I want Wood Jones Printers to move into the world of high speed copiers.
- Matbaadayım.
- I'm at the printers.
Parti davetiyelerimi yazıcıdan aldım.
I just got my party invitations back from the printers.
Baskıyı ara ve hazır olduğunu söyle.
Call the printers, tell them it's ready.
Matbaaya girdiğinde ipin ucunu biraz kaçırdık.
There was some confusion when it went to the printers.
Matbaa!
Printers!
Ben matbaacıya gidip sonra da yemeklerimizi alacağım.
OK. I'll go to the printers, and then get our food.
Ben Alman Yazıcılar Korosunda söylüyorum.
I sing in the German Printers'Choir.
En son yazıcıları getirttik ama ona da iki yıl oldu.
When we bought the new printers. Almost two years ago.
Geceleri matbaada çalışıyorum.
Nightshift worker in a printers.
Marquis de Sade.
Straight from the printers. Justine.
Paris'e 4 gün uzaklıkta Cumhuriyetçiler, Protestanlar ve isyancılarla dolu bir yere geldik.
4 days ride from Paris, we have a country of republicans, protestants... and printers of seditious pamphlets.
Bu, benim 2 : 30'daki slayt sunumumu ve yeni matbaacılarla 4 : 30'da olan görüşmemizi etkileyecektir.
That will affect my 2 : 30 slide presentation and my 4 : 30 meeting with the new printers.
Matbaacılarla onların ofisinde buluşurum, ardından Bayan Swanson ile olan 5 : 30'daki randevum için Royal Otel'e geçerim.
I can meet the printers at their office, walk to the Royal Hotel afterwards, for my 5 : 30 with Mrs Swanson.
- Mönüler matbaadan gelmedi mi daha?
The menus still haven't arrived from the printers?
Bu davetiyelerin bastırılması gerek.
These invitations need to go to the printers ASAP.
Bu, matbaa makinelerinin Rolls Royce'u gibidir.
This is the Rolls-Royce of printers.
Steve Anderson'ın şirketindeki bütün yazıcıları kontrol et.
Look, check all the printers at Steve Anderson's company.
Bildiğin gidi bütün yazıcıların kendine has imzası vardır.
As I'm sure you know, all printers have their own unique signature.
Matbaacılar, ne yazık ki peşin çalışıyorlar.
The printers would not give them to us on credit.
Baskıdan gelince çok güzel olacak, yani...
It's gonna be really cool when they come back from the printers, so...
Matbaadan alacağın programların fişi.
For the programs at the printers you were picking up?
Grafikçi, baskıcı, rötuşçu, bakır işlemecisi...
Graphicer, printers, type-setters, tool and die makers...
"Bizler gerçeği çoğaltmak için matbaacıyız."
"We're printers, to let the truth be known."
Komünist matbaacılar birliğinde mi? Gençlik gruplarında mı?
Communist Printers-Union, Youth-Group?
Yazıcılar yoktur..
There are no printers.
İnan bana, biz de çoktan yeni yazıcılar aramaya başladık.
Believe me, we're already looking for new printers.
Baskıyı geciktirdiler.
They got held up at the printers.
1990'dan 96'ya kadar Maliye, bilgisayar basımı sahte paraya karşı mikro basım tekniğini kullandı.
For the 1990 to'96 series, treasury introduced micro-printing as a counter measure against computer printers and copiers.
Önce çerçeveciye, sonra matbaaya, sonra da bankaya gitmem gerek.
UH-UH. I GOT TO GO TO THE FRAMERS, THEN TO THE PRINTERS, THEN TO THE BANK.
Fotoğraflar baskıdan çıkınca Gringo'ya parasını ödeyeceğim.
I'II pay the Gringo for the photos once you leave them at the printers.
Laboratuvar bulmalıyım, kopyaları hazırlamalı, baskıyla konuşmalıyım.
I have to find a laboratory, make the copies, talk to the printers...
Püskürtmeliymiş. Walter'ın evinde bulunan yazıcıların hepsi iğneli.
Uh, off an ink jet, and so far all of Walter's acculmulated printers are dot matrix.
Yazıcılarınızı aldıktan hemen sonra öyle yapacağım.
That's what I'm going to do, right after I take your printers.
Ofiste 7 tane yazıcı var Freddy, Neden seninki?
Seven other printers in the office, Freddy, so why yours?
Suç işlendikten sonra nerede satıldıklarını araştırmak yerine matbaaları suçlulara satmaktan vazgeçseniz daha kolay olmaz mı?
I mean, wouldn't it be easier just to quit selling offset printers to the bad guys, instead of tracking them down after the fact? I mean... - wouldn't it?
Matbaacıya gidip broşürleri almam lazım çünkü bugün postalama günü.
Can't. I have to get to the printers and pick up the brochures... because today is mailing day.
Fotokopi ve yazıcılar yan odada, sonra- -
You'll find all the copiers and printers in the next room over and then uh -
Gözden geçirip geri yollarım.
I'll look them over, but tell her to tell the printers to...
Polonya'daki yazıcılarla ilgili.
About the printers in Poland.
Kuzeydoğudaki ticari matbaalar daha yeni, yeni kullanmaya başladı.
Commercial printers in the Northeast are just starting to use it.
Lânet matbaacılar!
Those damned printers!
Eyaletteki en büyük İncil basımcısı.
[Electronic Twittering] It's the largest Bible printers in the state.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]