English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ P ] / Prospero

Prospero traducir inglés

206 traducción paralela
Sihirbaz Başarılı!
Prospero the Magician!
"... Kont Prospero B. Normal bir Napoli centilmeni sayılmazdı. "
".... the Count Prospero B. could not be considered a normal Neapolitan gentleman. "
Prens Prospero'ya yol açın!
Make way for Prince Prospero!
Prens Prospero'yu etkilediğini sanıyor olabilirsin ama benden fazla yardım bekleme.
You may think that... you've impressed the Prince Prospero, but you can count on little help from me.
Ve Prens Prospero da.
I will die and so will Prince Prospero.
Yani, bu şatoda, Prens Prospero'nun koruması altında olduğunuz için kendinizi şanslı sayabilirsiniz.
So you can count yourselves fortunate... that you are here in this castle... under the protection of Prince Prospero.
Prens Prospero.
Prince Prospero.
Prens Prospero'nun şatosuna girmek isteyen kimdir?
Who seeks entrance to Prince Prospero's castle?
Prospero'nun davetli misafirleri.
Prospero's invited guests.
Prens Prospero, size yalvarıyorum, bize barınak sağlayın.
Prince Prospero, I beg you, allow us haven.
Prospero'nun köpeklerinden biri gibi?
Like one of Prospero's pet dogs?
Beni öldürürsen, eğlencesini mahvettiğin için Prospero da seni öldürecektir.
Kill me and Prospero will see you dead... for spoiling his entertainment.
Efendim Prospero zaman zaman bana refakatçiler sağlıyor.
My Master Prospero provides me... with companions from time to time.
Prospero'ya hizmeti bırakmak mı istiyorsun?
You'd like to leave Prospero's service?
Prospero'ya bu yenilikten bahsettin mi?
Have you told Prospero of this novel thing?
Prens Prospero'nun artık ilgi duymadığı oyuncaklardan bir tanesi.
Another toy Prince Prospero never bothers with anymore.
Bunu sana Prospero mu yaptı?
Prospero did that to you?
Yakında masumiyet yok olacak o zaman ölümsüzlüğe kavuşacağım ve Prospero benim olacak.
Soon all the innocence will be gone... and then I will have immortality... and I shall have Prospero.
Prens Prospero, izin verin ben de onunla gideyim.
Prince Prospero, let me go with him.
Prospero.
Prospero.
Prospero'ya karşı hangi silahı kullanabilirim?
What weapon can I use against Prospero?
Şatosundaki Prospero'dan korkuyorum.
I'm afraid of Prospero in his castle.
Prospero?
Prospero?
Prens Prospero'dan merhamet dilemeye geldik.
We beg mercy of the lord Prince Prospero.
Siz de Prospero'nun zindanlarını görmemişsiniz.
You've not seen the dungeons of Prospero.
Prospero'dan, Kızıl Ölüm'den daha çok korkuyor.
That one fears Prospero more than the Red Death.
Gerçekten Prospero, beni tanımadın mı?
Truly, Prospero, you don't know me?
- Evet Prospero.
Yes, Prospero.
- Prospero!
- Prospero!
Hiç sana göre değil Prospero.
A rare thing with you, Prospero.
Senin cehennemin, Prens Prospero ve ölüm anın.
Your hell, Prince Prospero... and the moment of your death.
Şu Prospero karakterini tam olarak anladığımı sanmıyorum.
I am not certain I fully understand this Prospero character.
Prospero kendisini, artık güçlerine ihtiyaç olmayan bir dünyada bulur.
Prospero finds himself in a world where his powers are no longer needed.
Ama Prospero'nun adasında ne işi vardı?
But what is it doing on Prospero's island?
Prospero Programının iklim kalkanı çalışmıyor.
The Prospero Program weather shield is down.
Prospero olayını biliyorum.
I know about the Prospero incident.
Saldırı sırasında güvenlik kameralarından biri bir görüntü tespit etmiş.
Security cameras at the Prospero lab picked up a picture during the attack.
Eğer Prospero'yu yok etmediyseniz, kimin yaptığını bulun.
If you didn't blow up Prospero, find out who did.
Babbington, Prospero Projesinin başıydı.
Babbington, head of Prospero Research.
Diyordum ki birisi sizin Prospero'da çalışan bilimadamlarınızı... gizli bir örgütte topluyor.
I was saying someone's recruiting your Prospero scientists under a cover organization.
Prospero Projesi hakkında... daha fazla şey öğrenmek istiyorum.
I want to know something more about the Prospero Program.
Penrose... Prospero'da, antimaddenin parçalanması... işinin başındaydı.
Penrose head of Antimatter Fission at Prospero.
Adım Prosper, İspanyollara göre Prospero.
My name is Prosper, Prospero to Spaniards.
Hoş geldiniz, don Prospero.
Welcome back, don Prospero.
Affedersiniz, don Prospero.
Excuse me, don Prospero.
Don Prospero!
Don Prospero!
Prospero!
Prospero!
Tatlı Prospero, neden beni terk ettin?
Sweet Prospero, why hast thou forsaken me?
Prospero'gelecek'demektir.
Prospero is the future.
Hey Prospero!
Hey, prospero.
Ben koyayım mı?
( Man ) * Feliz Navidad, Prospero Ano... * May I?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]