Rashid traducir inglés
442 traducción paralela
- Harun Reşit'in gözetimi altında bir saraydan bir prenses çalınmıştı.
Yet - once upon a time - a Princesa was stolen from a Palace... under the very eye of Harun-al-Rashid.
İkimiz de şoförüz, Rashid Mian şoför.
We're both drivers, Rashid Mian is a driver
Rashid'in annesi.
Rashid's mother.
Bu beyler, Rashid'i görmeye gelmişler.
These gentlemen have come to meet Rashid.
Acaba eşiniz, yani Rashid'in babası da burada mı?
Is your husband, Rashid's father, here, too?
Rashid, hiç sizin yapmak istemediğiniz şeyler yapar mı?
Does Rashid ever make you do things that you don't want to do?
Rashid?
Rashid?
Rashid.
Rashid.
Bu da Rashid'in kan hücresi.
A cell from Rashid's blood.
Neden Rashid'i öldürdüler?
Why did they kill Rashid?
Rashid'in ölümü sayesinde, öldürülebileceğinizi anladılar.
And his death has taught them that you can be killed.
Sen gittikten sonra, bakışlarını Rashid'in cesedine diktiler.
After you left, they just stared at Rashid's body.
Raşid'in evine götürülmüş.
She was taken to Rashid's house.
Raşid, git ve orada neler oluyor bir bak.
Rashid, go and see what's there.
Orjinali 1799 yılında, Nil Deltası'ndaki Raşit kasabasının sağlamlaştırılmasında çalışan bir Fransız askeri tarafından bulunmuştu. Arapça öğrenmeye tenezzül etmeyen Avrupalılar,... bu taşa "Rosetta" adını vermişlerdi.
The original had been found in the year 1799 by a French soldier working on the fortifications of the Nile delta town of Rashid which the Europeans, in their persistence not to learn Arabic called "Rosetta."
Ve Wendy'den, Clarence'ten ve Rashid'ten.
And Wendy, Clarence, and Rashid.
Rashid. Rashid, beklesene.
Yo, Rashid, Rashid, hold up.
Sorun yok Raşit.
It's all right, Rashid.
Ben de Rashid.
I'm Rashid.
Rashid Cole.
Rashid Cole.
- Rashid.
-'Rashid.' - Who?
- Kim? Rashid Cole.
'Rashid Cole.
Rashid!
Rashid.
Rashid olmasın?
You mean Rashid?
Bugün onun doğum günü biz de kurtlarımızı dökelim dedik.
It's Rashid's birthday and we decided to whoop it up.
Şimdi Rashid'e kendini iyi hissettirecek bir şey söyle.
Now you say something nice to Rashid to help him feel better.
- Rashid'den haber alamadın, değil mi?
- Have you heard from Rashid? - Not a peep.
Evet, Rashid bebeğim.
Come on, Rashid, baby.
Paul. Rashid. Thomas.
Paul, Rashid, Thomas.
Bunlar da dostlarım, Bay Chong Raşit Abdül ve Haham Meyer.
And these are my associates, Mr. Chong Rashid Abdul and Rabbi Meyer.
Rashidi hatırladın mı?
Remember Rashid?
- Dr. Muhammet Raşid mi?
"Dr. Mohammed rashid"?
Selam Rashid.
Hello, Rashid.
Rashid, lütfen bunu doktora ver.
Rashid, please give this to the doctor.
O az önce kaçtı.
He's just run off. Rashid!
Rashid!
Rashid!
- Rashid!
- Rashid!
Birşeyler... - istemediğin emin misin? Rashid'i ararım.
Are you sure... you don't want some stuff.
- Bu b * ku Rashid mi verdi?
- Did Rashid give you this shit?
- Rashid'i tanıyor musun?
- Do you know Rashid?
" Ona sadece biraz kapora ver, Rashid.
" Just give him a bit of advance, Rashid.
Şurada çalışıyor.
His name is Rashid, he works over there.
Merak etme, sana bahsettiğim arkadaşım Raşit bu. Geminin sahibi hani?
Everything's fine, he's my friend Rashid the owner of the ship, remember?
Son anda eklemiştir.
I guess Rashid put her in the last moment.
Raşit'le konuşmamıza göre bu işle alakamız olmayacaktı.
Talk with Rashid, we had nothing to do with this.
Raşit'le anlaşırım ben.
I'll talk with Rashid.
İçeri girin, Bay Rashid.
Come in, Mr Rashid.
Rashid Dhar ve Imran Nazir.
Rashid Dhar and Imran Nazir.
Rashid mi?
Rashid?
Rashid.
Rashid?
Rashid.
Rashid!