Realistic traducir inglés
1,451 traducción paralela
Eğer bende süper gerçekçi bir robot kız yaparsam
If I could build an ultra-realistic girl robot,
Gerçekçi olacaksan, bu olasılığı göz önünde bulundurmalısın.
But to be realistic, you must acknowledge this possibility, yes?
Kulüp Hole Londra 1994
# Realistic
"Gerçekçi Hiççi" İngiliz grunge müzik tacında bir mücevher.
Realistic Nihilistic is a jewel in the crown of British grunge.
Gerçekçi olmasını o istedi.
He wanted it to be realistic.
O, bunun daha zor, daha gerçekçi olmasını istemişti.
He said he wanted it to be harder, more realistic.
Size gerçekçi 3 boyutlu görüntüler yaratmada bazı ileri yöntemler gösterebilirim.
I can show you some advanced methods for creating realistic 3-D images.
Baksana, gerçekçi katliam ve vahşet seviyeleriyle dolu 16 seviye eti kemiği parçalayan 24 farklı silah Artı bol miktarda çıplak sahne. "
Listen to this. "Sixteen levels of ultra-realistic murder and mayhem, " twenty-four flesh-ripping weapons, "plus gratuitous nudity."
Eğer öyleyse gerçekten iyi yapıImış.
For a fake, it looks pretty realistic.
Gerçekçi bir şey dile.
Wish for something realistic.
Çok gerçekçi ve iğrençti.
It was so realistic it was gross.
Prison Break'in gerçekçi dünyasını oluşturmak için yapımcılar filmi Hollywood stüdyosu yerine gerçek bir hapishanede yapmaya karar verdiler. İlinois Joliet, Eyalet Hapishanesi.
To create the realistic and terrifying world of Prison Break, the producers decided to film not on a Hollywood sound stage, but in an actual prison, the State Penitenciary in Joliet, Illinois.
Gerçekçi olmak istiyoruz, rahibe değil.
We want to be realistic, not Amish.
- Sadece gerçekçi olmaya çalışıyorum.
- I'm just trying to be realistic.
Gerçekçi olalım.
But let's be realistic.
Duygusuzluk değil bu, gerçek,
I s not heartless, i s realistic.
Ayrıca en çok kazanan, fakat en az gerçekçi olan.
And he's also the best paid, but let's be realistic.
Sezonun kalan kısmı için hedefiniz nedir?
What are your realistic goals for the rest of the season?
Bir hafta ilerisi için kafandan bir gün seçip, gerçeği yansıtabileceğini mi sanıyorsun?
You think you could pick out a day... a week ahead and give a realistic... You know?
Eserleri sağlam, yani gerçekçi portreler ve sadece 23 yaşında, çok şaşırdım.
The work's strong, I mean, it's realistic portraits... and he's only 23, I was amazed.
Hiç gerçekçi değil, tamamen çılgınlık!
It's not realistic, it's crazy.
- Gerçekçi ol, patron.
- Be realistic, boss.
Çok gerçekçi, çok canlı.
It's so realistic, so lifelike.
Ç.k oldukça gerçekçi yapılmışç
Well molded, quite realistic
Bu gerçekçi değil, Max.
That's not realistic, Max.
Mantıklı bir açıklaması olmalı.
You're not being realistic.
Kesişme, sanat, gerçekçi, gerçekçi olmayan..... gerçek dışı, heyecan, hıristiyanlık..
Crossover, art, realistic, unrealistic.. .. very unrealistic, spice, churan..
Hepimiz ticari meselelerin... çözülmesi açısından burasının doğru yer olduğu konusunda şüpheliyiz.
A lot of us are unsure whether this is actually... a realistic forum for resolving trade issues.
Bu gerçekçi dramayı kıvırmak için, sadece 10,000 $ yeterli olur.
So, just $ 10,000 would be enough to cover this realistic drama.
Hiç gerçekçi değil, tamamen çılgınlık!
It's not realistic, it's crazy!
Aslında gayet gerçekçi oynadın ama ben yine de fark ettim.
The scene was pretty realistic, but I still noticed it.
Çok iyi rol yapıyorsun.
Pretty realistic, huh?
Bende oraya geliyordum ama gerçekçi olalım bu çok delice birşey.
I was driving out there, but this is crazy. We have to be realistic.
Bulmak için en gerçekçi ihtimal, vericilerinin ya da afet sinyalinin hâlâ çalıştığını ummak olacaktır.
So the only realistic chance we have of finding her... is the hope that her transponder or disaster beacon is still functioning.
Bak, sadece gerçekçi davranıyorum.
Look, I'm just being realistic.
Bu fikre çok gülebilirdim eger yönetmen seni bu filmde oynatabileceginden bu kadar emin olmasaydi.
This would be mildly amusing if the producer didn't think he had a realistic shot of getting you.
Peki, yarı gerçekçi olanlara mı bakmak istersiniz?
Well, are you into semi-realistic?
Yoksa gerçekçi olanlara mı?
Realistic?
- Gerçekçi bir rüya olmadığını biliyorum.
- I know it's not a realistic dream.
Gerçekçi olması için 40 dakika daha bekleyelim.
Let's give it another 40 minutes, just to be realistic.
Gerçekçi olsun istiyorsun demek.
Realistic? In that case,
Kendinin gerçekçi bir değerlendirmesi derdim.
I would call that realistic self-assessment.
Genç Kurtadam, pek gerçekçi bir film değil.
I know Teen Wolf is not a realistic movie.
Yani, umarım sürer, ama hiçbir şey sonsuza kadar sürmez, değil mi? Gerçekçiyim.
I mean, I hope it does, but nothing does, so I'm just being realistic.
- Gerçekçi misin?
- Realistic?
Senin, sokak çetelerini kontrol etmeni ummak oldukça gerçekçi bir durum.
About as realistic as expecting a street gang to do your policing.
Sadece gerçekçiyim.
I'm just being realistic.
Gerçekçi ol.
Be realistic.
Gerçekçi miydi?
Was it realistic?
Gerçekçi olalım.
Let's be realistic.
Gerçekçi oluyorum.
I'm being realistic.