Safety traducir inglés
11,288 traducción paralela
Bu cihaz yalnızca bir saat görevi görmüyor aynı zamanda Geçit'e güvenle ulaşmanızı sağlayacak bilgiler içeriyor.
This device acts not only as a timepiece but contains all personal information you will need to navigate Gateway safety and efficiently.
Kendi güvenliğiniz için çok soru sormamak sizin hayrınıza olur.
For your own safety, it's best that you don't ask too many questions.
Ailenin güvenliğini düşün Smith.
Think about your family's safety, Smith. You keep your mouth shut.
Kişilik haklarına karşı toplum güvenliği.
"personal rights versus public safety."
Silah güvenliğini falan, her şeyi öğrenir.
He could learn gun safety, everything.
Senin görevin, soygun esnasında fark edilmeden içeri girmek ve 1121 numaralı kasanın içeriğini ele geçirmek.
Your mission is to get inside, undetected, during the robbery and retrieve the contents of safety deposit box 1121.
1121 numaralı kasaya ulaşmam lazım.
I need to access safety deposit box 1121.
- Kendi güvenliğiniz için.
- For your own safety. - No.
Güvenliğimi geçiştiremem, hele bugün asla.
I don't take my safety lightly, especially not today.
Elbette Margaery'nin güvenliği en büyük önceliğimiz.
And of course Margaery's safety is paramount.
Kral bana kraliçenin güvenliği endişesiyle Yüce Rahip veya İnanç militanlarına karşı herhangi bir hamle yapmamamı emretti.
The king has ordered me to take no action against the High Sparrow or the Faith Militant out of fear for the queen's safety.
Yoksa onun güvenliğinden endişe duyarım. Ruhen ve bedenen.
Or I fear for her safety, body and soul.
Aklını okuyamazken güvenliğini garanti edemem.
Without reading him, I cannot guarantee your safety.
Yaptığım her şeyi Dört Diyar'ın güvenliği için ve seni korumak için yaptım.
Everything I have done, I have done for the safety of the Four Lands... and to protect you.
Sanırım buradaki herkes, sokakların güvenliğinden endişe ediyor.
I think everybody here is concerned about the safety of our streets.
Ve fil güvende kaldı, değil mi?
And bishop found safety, eh?
Bu yüzden lütfen oturup emniyet kemerlerinizi takın.
So, please be seated and fasten your safety belts.
Yolcuların, mürettebatın ve uçağın güvenliği için,
For the safety of the passengers, the crew, and the plane,
Tamam, yolculara bir açıklama yap Onlara bu uçakların güvenliğinin tamamen güvenilir olduğunu söyleyin.
Okay make an announcement to the passengers tell them that the safety of this aircraft is completely reliable.
Lütfen koltuklarınıza geri dönün, Ve emniyet kemerlerinizi bağlayın.
Please return to your seats, and fasten your safety belts.
Herkesin güvenliği için, U.N uçuş kontrolünü eline alacak.
For everyone's safety, the u.N will take control of the flight.
Ve endişelenmen gereken tek şey,
And the only thing you should be worried about, is the safety of your own passengers.
Hava güvenliği benim ana meselem.
Air safety is my main concern.
Çünkü kendi güvenliğiniz, tamam mı?
For you're own safety, okay?
Nereye gideceğime dair sözüm için herkesin güvenliği Ben neredeyim gitmem gerek!
Everyone's safety for the promise that I get to go where I need to go!
Bunu ailemin güvenliği için yapıyorum.
I'm only doing this for the safety of my family.
Evet, onu neden yaptığıma dair nişanlımın güvenliği dışında bir mazeretim yok.
Yes, for that, I have no excuse other than to say I was concerned for the safety of my fiancée.
- Güvenliğiniz için söylemiyorum.
For your own safety.
Kişisel kaygılarınızı o kızın güvenliğinin önüne koydunuz.
You put your own concerns in front of that girl's safety.
Pimento, can güvenliği için ortalıktan kayboldu.
For his safety Pimento has gone off the grid.
Güvenlik açısından sayılar var.
There's safety in numbers.
Binbaşı garanti etti, değil mi?
The Major has guaranteed our safety, hasn't he?
Peki ben insanlarımın güvenliğini nasıl garanti edeceğim?
How do I ensure the safety of my people?
Gübreleri temizlerken hepiniz güvenlik yeleklerine ihtiyaç duyacaksınız.
Each of you will be required to wear a safety vest while you dispose of the manure.
Güvenliğinizden endişeli misiniz?
Are you concerned for your safety?
Güvenlik ağı yok.
No safety net.
Kendi güvenliğin için bu işe karışma.
For your own safety, do not get in the way.
"Ben de o bölgedeydim prensese çok daha güvende olacakları bir yere giderken yolculuklarının bir kısmında eşlik edebilmekten çok mutluyum."
"and as I happened to be in the area, " I was happy to escort the Princess for part of her journey " to a place of greater safety.
Gerçi baba hakkında yeterli bilgi olmadığını göz önüne alırsak bir de silah koleksiyonunun güvenliğini.
Although, I must iterate, in the absence of data on the father and the safety of unattended weapons...
Hayır, güvenlik falan umurumda değil.
Sir, safety... No, I don't care about safety!
Nane şekeri, çengelli iğneler ve acil nakit.
Mints, safety pins and emergency cash.
Şanslı bir çengelli iğnen var.
Lucky you had a safety pin.
Yapmamız gereken onları güvenli bi yere götürmek.
Now we just need to get them to safety.
Parkın güvenlik protokollerini ben kontrol edebilirim Mr. Stubbs.
Oh, I can automate most of the park's safety protocols, Mr. Stubbs.
Güvenliği için senden daha çok güvendiğim kimse yok.
There's no one I trust with her safety more than you.
Bunun güvenliği konusunda endişeliyim ben.
I'm a little concerned about the safety of this. The... Why...
Çünkü benim görevim bu gayretimizin ve senin güvenliğin böylesi pervasız bir plana izin veremem.
Because my charge is to ensure this endeavor's safety and yours and I'll not answer to a plan that reckless.
Lakin iş buradaki insanların güvenliğine gelince baban nihai kararın bana ait olduğunu biliyor.
But when it comes to the safety of the people in this place, your father knows the final decision is mine.
Ama Nassau'nun ve senin güvenliğinin, sağlanmasının en iyi yolu Havana'ya götürülen, altının yanında Bay Rackham'ın da olması olacaktır.
But Nassau's safety and yours is best served if, when the gold is surrendered in Havana... it's accompanied by Mr. Rackham.
Tüm güvenlik protokollerinin uygulandığından emin olun.
Make sure all safety protocols are in place.
Güvenli...
Safety.