Saniye traducir inglés
45,499 traducción paralela
- Büyük faciaya 125 saniye kaldı.
You now have 125 seconds until catastrophic failure.
İki saniye durup gitmiştin.
- You were there for like, 2 seconds.
Beş gezegen var. Bir saniye.
Five planets.
Son 20 saniye.
T-minus Twenty seconds.
Beş saniye içinde eksozfere gireceğiz.
Expect to hit exosphere in five.
Dur bakalım, bekle bir saniye.
Hold on, just wait a minute.
Bir saniye bekle.
Mmm-hmm, hold on one second.
Bir saniye bekler misin?
Let me pull that up. Will you hold on for one second?
60 saniye sonra havalaniyoruz!
60 seconds! In the air!
- Neden 15 saniye dedin?
Why just say "15 seconds"? What of what?
15 saniye falan değildi simdi.
I mean.. uh.. It was not 15 seconds.
Bir saniye, bir saniye.
Hold on, hold on.
Bir saniye, bir saniye.
Wait, wait, wait.
15 saniye!
Fifteen seconds.
4 dakika 54 saniye.
4 minutes, 54 seconds.
10 saniye!
Ten seconds.
20 saniye!
20 seconds.
30 saniye!
30 seconds.
40 saniye!
40 seconds.
Üç saniye sonra seni vuracağım.
Okay, in three seconds, I'm going to shoot you.
O adam iki saniye önce baygıntı.
That guy was unconscious two seconds ago.
Fayans çözülür on saniye içinde.
The tiles will thaw in ten seconds.
Bir saniye.
Yeah, just a second.
Missy, bi saniye sabit dur.
Missy, hold still for one second.
Bir saniye lütfen.
A little Patience, please.
Bana bir saniye ver.
Just give me a second.
- Hayır, sadece dur ve bir saniye düşün.
- No, just stop, and think for a second.
Bir saniye izin ver.
Give me a sec.
- Bir saniye.
- Wait.
Bir saniye. Ben...
Just a moment.
Bekle, bekle, bir saniye, Kittycat.
Wait, wait, hold up a sec, kittycat.
Tamam, bana 30 saniye ver.
Okay, just give me 30 seconds.
Bana bir saniye ver.
Give me a second.
Lanet saniye.
Goddamn second.
... 30 saniye içinde, kodu görene kadar bilmiyordum.
... in 30 seconds, I didn't know until I saw the code.
Bir saniye bekle.
Wait a second.
Sadece bir saniye.
Just one second here.
- 30 saniye sonra ordayım.
- I'll be there in 30 seconds.
Iniş bölgesine 30 saniye kaldı.
30 seconds to the landing zone.
9 saniye.
9 seconds.
Bir saniye izin verin.
Uh, excuse me for one second.
Bir saniye bekleyebilir misin?
Can you just wait one second?
Bir saniye bekle.
Wait a sec. What time is it?
- 60 saniye.
- Sixty seconds.
Bir saniye!
One second!
Tamam, bir saniye, daha sakin bir yer bulacağım.
OK, no, hang on a sec, I'll find somewhere quieter.
Yarışlara devam edecek misin? Tabi ki yarışlara devam edicem heyy bi saniye..., durun biraz... Dalgamı geçiyorsun!
you do want to keep racing are you kidding!
Evet tabi ki Bay Sterling oooo, bir saniye
Sterling oh, hang on now
Sadece her birimizi üçer saniye kayıt ettim.
I just recorded three seconds, one for each of us.
Bir saniye.
Hang on a second.
Bir saniye.
One sec.