Santos traducir inglés
883 traducción paralela
Bay Santo paket geldi.
Mr Santos, the package has arrived.
- Bu taraftan Bay Santo.
- Right this way, Mr Santos.
- Tanrı aşkına bu nedir?
- And what, por todos los santos, is this?
Köprüye TNT yerleştirilmesinden santos sorumlu.
Put Santos in charge of TNT for the bridge.
Santos, haydi.
Santos, come on.
Size arkadaşımı takdim edeyim, bay Santos.
May I present my friend, Senhor Santos.
Siz de bankanın ortaklarından mısınız bay Santos?
Are you associate with the bank too, Senhor Santos?
Santos motorları çalıştırabilirse bu büyüklükte bir gemiyi çekmemiz iki hafta sürer.
- Get the engines working it could take us two weeks minimum to tow a vessel this size.
Hey, Santos.
Hey, Santos.
Santos, cevap ver!
Santos, answer me!
Belki Santos acele etti ya da contaları iyi kapatmadı.
Maybe Santos rushed the engines, didn't seal up the gaskets right...
Bunu Santos'a anlat, serseri.
- Tell that to Santos, asshole!
Bu saçmalık! Santos buraya gönüllü geldi hepimiz gibi.
Santos came here out of free will just like us.
Santos senin yüzünden öldü!
- Santos is dead because of you!
Benim Santos.
It's me. Santos.
Santos.
Santos!
Santos, tüfekleri al.
Santos, pick up the carbines.
Biz, yani zavallı yalnız annen ve Bay Santos.
We? We means your poor lonely mother and Mr. Santos.
Ben Duke Santos.
I'm Duke Santos.
Haydi Bay Santos.
Come on, Mr. Santos.
Duke Santos bizimle görüşmeye geliyor.
Duke Santos is coming in to see us.
- Duke Santos mu?
- Duke Santos?
- Bay Santos.
- Mr. Santos.
- Bay Santos, adım Strager.
- Mr. Santos, my name is Strager.
Bay Santos tutmayacağı sözü vermez.
Mr. Santos doesn't make a promise he can't keep.
Teşekkürler Bay Santos.
No, thanks, Mr. Santos.
Bay Santos bir soru sorabilir miyim? - Doğru soruysa. Para için yapmıyorsunuz.
Mr. Santos may I ask a question?
- Duke Santos'la anlaştık.
- We made a deal with Duke Santos...
- Duke Santos mu?
- Duke Santos!
Ben Riviera'da Bay Santos'layım.
I'll be at the Riviera with Mr. Santos.
Bay Santos, Şerif Wimmer.
Mr. Santos, Sheriff Wimmer.
Konumumu biliyorsunuz Bay Santos.
I guess you understand my position, Mr. Santos.
Hoşça kalın Bay Santos.
So long, Mr. Santos.
Duke Santos, polis?
Duke Santos, a cop?
- Niye Santos'a söylemedi? Niye parayı alıp onunla bölüşmedi?
- Why doesn't he tell Santos pick it up and split it with him?
- Santos nerede?
- Where's Santos?
Ne yapacağız şimdi?
What do we do now that Santos knows?
Santos payını alacak.
Mr. Santos will get his.
Bay Santos, gerçekten inanılmaz bir şey.
Mr. Santos, I will call it incredible.
İleride, Tres Santos'a kadar gidiyoruz
I'm riding on ahead to Tres Santos.
Böylece, Tres Santos'dan buraya kadar geldik.
So we trailed you from Tres Santos.
Vali Santos, Matmazel Carole.
Governor Santos, Mademoiselle Carole.
Adım Santos.
My name is Santos.
Bob Santos.
Bob Santos.
Paris'te yaşayan genç bir Brezilyalı Alberto Santos-Dumont dahiyane bir fikirle sepete iki silindirli benzinli bir motor takarak büyük bir atılım yaptı.
Alberto Santos-Dumont, a young Brazilian in Paris... achieved a major breakthrough... when he hooked a two-cylinder gasoline motor to the basket.
Santos senin burda olacağını söyledi.
Santos said you'd be here.
- Santos.
Santos.
Santos'tan Murphy'ye.
Santos to Murphy.
Bayanı bekletmeyelim.
Let's not keep a lady waiting. Santos, bring us alongside.
Santos, bizi yanaştır. Greer, vinci hazırla.
Fire up the crane.
Santos benim sorumluluğumdaydı.
Santos was my goddamn responsibility.