English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ S ] / Senior

Senior traducir inglés

6,797 traducción paralela
Son senemdeki son performansım.
This is my final performance of my senior year.
Beatrice Lisesinde dün gece bir trajedi yaşandı. Son sınıf öğrencisi Charlie Grimille feci bir kaza sonucu hayatını kaybetti.
Tragedy struck bhs last night when Senior Charlie Grimille died in what is now being called a freak accident.
Bir internet ortamında bay stajer arandığını düşünüyorum
I think an Internet place is looking for senior interns.
bir iş görüşmesi ile ilgi mail aldım kıdemli stajer programı için.
I received an e-mail about an interview for the senior intern program.
- bir kaç hafta önce hatırladın mı, uzman stajer programı ile ilgili konuşmuştuk
- Remember a few weeks ago, we talked about the senior intern program?
dur, lütfen uzman şehirli stajerler mi işe alıyorsun?
Hold, please. You're hiring senior citizen interns?
W... bu uzman stajerlik yeni bir program henüz bugün başladı.
W... it's the new senior intern program. It just started today.
Sadece iki bingo kartımızın olduğunu farkettim... ama diğer bütün yaşlı morukların hepsinde neredeyse 10 tane var.
So, I've noticed that we only have two bingo cards... but all the other senior citizens have like ten.
Baksana koca göbek beynini çalıştırıyor.
Look.. the senior's junior is the most brain at work.
Alamazlar ama, firmalarındaki ortaklarından ya da temizikçilerinin düşüncelerinden korkan avukatlar mesela.
- Uh-huh. - They can't, like the lawyer, who is afraid of what the firm's senior partners or even his cleaning lady might think.
Ben James King, Wealthrop Yatırım'ın, Yatırım Genel Müdürü.
James King, Senior Fund Manager, Wealthrop Funds.
Bu hikâye, okuldaki son sınıfımla ve hayatımın nasıl mahvedildiği ile alakalıdır.
This is the story of my senior year of high school and how it destroyed my life.
Son sınıfa geçtiğimde birçok bağımsız devletin dilini ve gelenekleri adım gibi öğrenmiştim.
By senior year, I had mastered the languages and customs of its various sovereign states.
Sıkıcı Son Sınıf Yahudi Kızları, 2 - A Grubu.
Boring Jewish Senior Girls, Subgroup 2-A.
Yarın öğlen yemeğini, Sıkıcı Son Sınıf Yahudi Kızları 2
Tomorrow, you're eating lunch with Boring Jewish Senior Girls, Subgroup 2-A.
Son yılın 2.dönemindeyiz. Notların olağanüstü.
It's second semester senior year. Your grades are stellar.
Şu anda son sınıf tezimi onun üzerine yazıyorum.
I'm doing my senior thesis on it right now.
Yüksek Memur Henning.
Senior Constable Henning.
Kıdemli Yurttaşlar Kulübü dikti bu orkideleri.
The senior citizens club organized them.
- Bay Stock'u bu yılki son sınıf balomuza davet etmek istiyoruz.
Mr. Stock, to our annual senior class ball tomorrow night.
Görmeden inanmazsın. Hurda otobüs yolda tekledi mi yoksa?
That senior bus was running late, huh?
Şehre sadece mısırlı bakanlarla laflamaya gelen Filistin yönetiminin kıdemli bir üyesi hakkında baya bir dedikodu vardı.
There was a great deal of chatter about a senior member of the Palestinian Authority who was coming into town for a sit down chitchat with some Egyptian ministers.
Burası 2. sınıf, Noah Sandborn ise okula son sınıf olarak geçiş yaptı., yani...
This is a class for AP juniors, Noah Sandborn is a transfer senior, so...
Çavuş Sergeant, emredin!
Comrade Senior Sergeant, let go!
- Üst düzey turnuvası.
The Senior-Senior Tour.
Londra bunu üst düzey bir gönderme sayacaktir.
London's considered a senior posting.
Son sınıfta mantar fiyaskosundaki uyuşturucu suçlamasından kaçmak için.
In Guatemala dodging the drug rap - From the senior skip day'Shroom Fiasco. - Yeah?
O yetenekli, son sınıf.
She's talented. She's a senior.
Bu benim son senem, bu benim için önemli.
I'm a senior ; this matters to me.
Bütün söylediğim ; bu sene son senen ve mezun olduğunu görürsem mutlu olurum.
All I'm saying is it's your senior year and I would really like to see you graduate.
"Üst düzey emlakçılarımızdan biri emekli olmaya karar verdi."
" One of our senior realtors has chosen to retire.
Kartelin Birleşik Devletler'deki kolu neredeyse.
He's most likely their senior member in the United States.
Jacques Jaujard, üst düzey bir Fransız yetkili Louvre Müzesi'nin ve Fransa'daki tüm ulusal müzelerin müdürü.
Jacques Jaujard, a senior French official, director of the Louvre and all national museums in France.
Benim gördüğüm, Senyor Bob onunla kim işbirliği yapıyorsa gerçekte söylediği kişi değil.
The way I see it, senior Bob, whoever's workin'with her, ain't who they say they is.
Çok da zoraki değil, Senyor Bob.
It ain't so far fetched, senior Bob.
O tabelada ne yazdığını biliyor muydun, Senyor Bob?
You know what that sign said, senior Bob?
Şimdi sana yalancı diyorum, Senyor Bob.
Now I am calling you a liar, senior Bob.
Dört değersiz kurşun ve Senyor Bob'a güle güle.
Four measly bulltes and there goes senior, Bob.
Yazını lise yıllarınla konserler arasında Albuquerque'nün dandik barlarında mı geçirmek istiyorsun?
Do you really want to spend the summer between your junior and senior years of high school playing gigs in dive bars in Albuquerque?
Lise, son sınıf, "İsa Mesih Süperstar".
Senior year, high school, "Jesus Christ Superstar."
İster hademe olsun ister fon yöneticisi. Federal emeklilik programı gereği yaşlı bir insana yapılan yıllık ödeme bu.
This is what the average senior citizen gets, one year from entitlements, whether they were a janitor or they ran a hedge fund.
Kerhane bile olsa ilk gecesinde terk edilen kadın bahtsız olmasıyla kalmaz, yanına da hiç bir adam yaklaşmaz derler... kim min jae
Even here at courtesans'house, the girl who gets deserted on the first night is said to be unlucky and no man comes for her. LEE JE senior ADJUTANT TO KIM MlN-JAE
Battle Creek Polisi'nde kıdemli dedektifim.
I'm a senior detective with the Battle Creek Police.
Yine de kraliyet donanması ve gazeteciliğin harika bir ortaklaşa çalışma örneği olduğunu düşünmüyor musunuz?
Still, a wonderful example of cooperation between the senior service and the fourth estate, don't you think?
Erkan bu girişimin başarılı olacağına dair güvenlerinin tam olduğunu gösterdi.
Senior officers have indicated their complete confidence in the success of this initiative.
Şimdi kıdemli komutanlara emirlerini verelim, Braith.
And now we issue orders to the senior commanders, Braith.
Kıdemli subaylar takviye kuvvetlerin pek de uzakta olmadığı anlamına geliyor.
Senior officers, means those reinforcements aren't far off.
Kıdemli subay.
Senior officer.
Senin de rolün olacak. Sen tecrübeli fotoğrafçı rolünde olacaksın.
You've a role to play here as well your role is of a senior photographer.
Son sınıf bitmek üzereydi ve Margo'yla neredeyse hiç konuşmuyorduk.
As senior year drew to a close, Margo and I barely talked at all.
sizin profilinize kesin uygun olmayabilir, fakat ne olursa olsun yapacağız, tamam mı?
This is the first time we're hiring senior interns, so some of our intern questions may not exactly fit your profile, but we're gonna go for it anyway, okay?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]